21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Editörü

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Editörü

İran’daki güvenlik ve dış politika konularında karar vericilerin kimler olduğu ve kararların nasıl alındığı merak konusudur.
10 ve 13 Kasım 2009’da TBMM’de yapılan iki oturumda AKP Hükümetinin Kürt Açılımı programı içeriği üzerinde çok durulmadan da olsa sert tartışmalarla ele alınmıştır.
İran’ın ekonomik ve siyasi hayatında petrolün önemini vurgulamaya gerek yoktur. İran ekonomisi uzun zaman petrole dayalı bir ekonomiyken, son zamanlarda özellikle de doğal gaz ekonomide önemli yer tutmaya başlamıştır.
İran seçimleri ve arkasındaki gelişmelere yönelik yorumlara bakıldığında birbirine zıt ve çelişkili analizler görmekteyiz. Temel eksikliği bütüncül bir bakış açısının ortaya çıkarılamaması oluşturulmaktadır.
Bu yazının konusu, Kürt Açılımı kapsamında yapılacak hukuki ve politik değişiklikler değil, açılımının hükümet tarafından ileri sürülen temel gerekçesinin/lerinin değerlendirilmesi olacaktır.
Türkiye’nin gündemini son altı aydır meşgul eden açılım meselesi, aslında adı henüz konulamamış bu sorunun nasıl çözüleceği veya çözülüp çözülemeyeceği şeklinde uzun soluklu bir tartışmaya kapı açarken, her kafadan bir ses çıkmakta ancak
Son bir aydır kafaları kurcalayan sorun; Türk-Ermeni sınır kapısının açılıp açılmayacağı konusuydu. Ak Parti hükümeti, gerek ABD ve gerekse Ermenistan’la kapalı kapılar ardında yaptığı ve kamuoyundan gizleyerek yürüttüğü müzakereler sonucunda,
2005 seçimlerinde büyük baskılar altında kalan Irak Türkmen Cephesi ve Türkmen partileri arzu edilen başarıyı elde edemeyince Ankara partilere yaptığı ayrı ayrı ekonomik yardımı durdurmuş ve bir tek ITC’ye yardım yapmaya başlamıştır.
ITC Başkanı Dr. Sadettin Ergeç’in ITC Başkanlığı görevinden alınmasının arkasındaki asıl proje, ITC içindeki İslami eğilimli ve AKP bağlantılı Türkmen Adalet Partisi’ni ve bu partinin lideri Enver Bayraktar’ı ön plana çıkarmaktır.

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

  II.Mahmut, Vakay-ı Hayriye adıyla, Aksaray-Et Meydanı’ndaki yeniçeri kışlaları top ateşine tutularak 6.000'den fazla yeniçeri öldürülmüş ve isyana katılan yobaz takımı tutuklanmıştır. Askeri kuvveti çok zayıflayan Osmanlı’nın Donanması 1827’de Navarin’de sonra Sinop Limanında yakılınca Osmanlını...

Error: No articles to display