Beka, kelime anlamı itibarı ile ‘var olmak’, ‘yaşamını devam ettirebilmek’ anlamında kullanılan bir kabiliyettir. Bir ülkenin bekasına yönelik bir tehdit denildiğinde genellikle topraklarının tamamının veya bir kısmına yönelik tehlikenin varlığı ve egemenlik sorunları anlaşılır.
Dış politikada hayra alamet olmayan adeta fırtına öncesi bir sessizlik var.
Bunun bir nedeni Türkiye’nin içe gömülmesi, 31 Mart’taki yerel seçimlere odaklanması. Önceki günkü yazımızda da söylediğimiz gibi iktidar sanal beka sorunu gibi, terör ittifakı gibi söylemlerle genel seçim havasında süreci götürse de dış politikadaki sorunların yakınından uzağından geçmeyen hamasi söylemleri seçim meydanlarında sıklıkla kullanıyor.
Kurulduğu 1978 yılından bugüne PKK terör örgütü; yerel, bölgesel ve küresel gelişmelere paralel olarak sürekli bir değişim – dönüşüm içerisinde olmuş, bu değişim-dönüşüme paralel olarak hem söylem hem eylem tarzını hem de yapısal özelliklerini değiştirmiştir.
ABD Başkanı oğul George Bush 2003 yılındaki Irak işgalini değerlendirirken şöyle demişti: Irak konumu ve enerji kaynaklarıyla küresel güç mücadelesinin merkezindedir.
Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belliydi.
1927 yılında çıkarılan 1111 sayılı Askerlik Yasası Cumhuriyetimizin güvenliğinin temel kolonlarından birisidir.
Arap Baharı 2011'den itibaren Kuzey Afrika ve Ortadoğu'yu kışa çevirdi, ülkeleri yaktı yıktı. Liderler ve yönetimler değişti. IŞİD terör örgütünün de ortaya çıkmasıyla birlikte bu yıkım felakete dönüştü.
YPG,“İnsani Suç” İşlediğini Kabul Etmiş
2011’de Suriye’de başlayan ve AKP Hükümetleri tarafından Beşar Esad rejimini devirerek Müslüman Kardeşleri iktidara getirmek için kışkırtılan Suriye iç savaşından Suriye’den sonra en zararlı çıkan ülke Türkiye olmuştur.
Prof.Dr. Alaeddin Yalçınkaya - 18-05-2022
Rusya-Ukrayna Savaşı üzerinden derin stratejiler, büyük gıda krizi endişelerini gündeme getirmiştir. Hemen her kesimin kenarından köşesinden tehlikeye temas etmesi olumlu bir gelişmedir.
21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü - 17 Mayıs 2022
Araştırmacı Yazar Duhan Alptürk İNCE
Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu - 16 Mayıs 2022
Jan Sibelius,en meşhur Fin bestecilerinden. Onun 1902 de tamamladığı ikinci senfonisi Finlandiya’nın kültürel uyanışına ivme vermiş, baskıcı Çarlık rejimine karşı isyanın yankısı olmuş ve yüreklerdeki bağımsızlık ateşini körüklemiştir.
Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu - 13 Mayıs 2022
Küresel ekonomide son bir yıldır enflasyon riskinde önemli bir yükseliş ortaya çıktı. Bunda salgın dolayısı ile hammadde, ara mal, sermaye teçhizatı ve nihayet tüketim mallarının sevkiyat, dağıtım ve tedarik süreçlerindeki…
Prof.Dr. Alaeddin Yalçınkaya - 09 Mayıs 2022
Rusya-Ukrayna çatışmasına odaklanmışken Çin'de tuhaf gelişmeler yaşanmaktadır. Cinping dönemiyle hızlanan, pandemi sürecinde olgunlaştırılan hazırlıkların hangi hedefe yöneldiği ciddi tahlil konusudur:Hızla silahlanma, enerji ve gıda stoklamaları, yeniden kapanma, yasaklar... Bir adım…