< < Türkiye’nin Bittiği İl: Hakkari


Türkiye’nin Bittiği İl: Hakkari

Yazan  02 Kasım 2011
Hakkari, Türkiye’nin en güneydoğu ucundaki kenttir. Herhalde dünyanın en dağlık bölgelerinden birisidir.

Hakkari, merkez ilçe olan Çölemerik, Çukurca, Şemdinli ve Yüksekova ilçelerinden oluşmuştur. Eğer Hakkari'ye gitmeden en ince detayına kadar Hakkari'yi tanımak istiyor iseniz Adnan Menderes Kaya'nın "Hakkari:Tarihi Konuşan Bir Kent" adlı kitabını okumalısınız. (Berikan Yayınevi, Ankara 2010-0312,232,62,18)

Bu 408 sayfalık çalışmada Hakkari ile ilgili her şeyi evet her şeyi, coğrafyayı, tarihi, kültürü, aşiretleri, çiçekleri, tarihi eserleri, yemekleri her şeyi bulursunuz. Hakkari'yi tanımak isteyen Hakkarililerin ve başta Hakkari Valisi olmak üzere bütün yöneticiler için ideal bir el kitabıdır Kaya'nın kitabı. Ancak Hakkari'nin ne kadar vahşi bir güzelliğe sahip olduğunu ancak Hakkari'ye gidince anlarsınız. Irak sınırına sıfır noktasına yakın,Çukurca'nın aslında hiçte çukur sayılamayacağını, Çukurca sokaklarında yürürken anlarsınız.

Hakkari ne yazık ki çok zor bir süreçten geçmektedir. 2 sene öncede başlayarak bir çok televizyon konuşmamda terör örgütü PKK'nın Hakkari'de yeni bir strateji uygulamaya koyduğunun altını çizdim. PKK'nın yeni stratejisi Hakkari'yi Türkiye Cumhuriyetinden kurtarılmış bölge haline getirmekti. Terör örgütü, bu hedefe ulaşmak için çok planlı bir strateji izlemekteydi.

Hakkari'nin hemen Irak sınırında olması PKK'nın Hakkari'ye yönelik olarak her türlü baskıyı uygulamasını kolaylaştırmaktaydı ve halen de öyledir. Türk Ordusu'nun Kuzey Irak'taki PKK kamplarına yönelik baskın düzenleyememesi, PKK'nın Hakkari'ye yönelik baskılarını da kolaylaştırmaktaydı.

AKP Hükümetini Hakkari için özel önlemler geliştirmesi geliştirmesi gerektiğinin altını çizdim. Ancak Kürt Açılımı süreci ile başı dönen Hükümet Hakkari konusunda özel önlemler geliştirmeyi ihmal etti. Hatta, Oslo Görüşmeleri tutanaklarının da ortaya koyduğu gibi Hükümet Türk Ordusu'nun planlı operasyonlarını durdurmuştu. Oysa PKK'nın planlı operasyonları Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi Hakkari'de de devam etmekteydi.

Bu şartlar altında PKK, önce Hakkari kırsalında da girişim üstünlüğünü tamamen ele geçirdi. Sonra ilçelerden başlayarakyerleşim yerlerinde güvenlik güçlerine yönelik suikastlere başladı. Yüksekova'da yol ortasında infaz edilen askerler, Hakkari'de mağazada infaz edilen polisler. Bir süre önce PKK'lıların bir polisi sokak ortasında döve döve linç etmeleri olayı da Hakkari'de yaşanmıştı. Polisin yanındaki arkadaşları linç edilen arkadaşını kurtarmak için silah dahi kullanmamışlardır. Çünkü güvenlik güçlerinin üzerinde büyük bir baskı vardır. Ayrıca, Hükümetin terör örgütü ile müzakere sürdürdüğü bir ortamda ne polis ne de asker cesaret göstermek, yaşamını tehlikeye atmak ister. Son iki senede Hakkari ile sınırları içinde gerçekleşen PKK saldırılarında siviller ile birlikte 83 şehit 60 yaralı vermiştir Türkiye. Bu da kısa bir internet taraması sonucunda elde edilen rakamdır. Gerçek rakam muhtemelen bunun üzerindedir.

PKK'nın bu politikasının amacı, güvenlik güçlerini kışla ve karakollarına itme ve orada kuşatmayı hedeflemekteydi.Hakkari kırsalında yapılan eylemler sonrasında olay yerine giden askerleri konvoylara yönelik mayınlı saldırılar ile de asker ve polis şehir merkezlerinde hareketsiz kalmaya yönlendirilmek istenmiştir.

PKK'nın bu stratejisinin ne yazık ki başarılı olduğu anlaşılmaktadır. Güvenlik güçleri büyük ölçüde karakollara ve kışlalara çekilmeye zorlanmıştır. Artık polisler bakkala veya manava gitmek yerine bakkallardan telefon ile sipariş vermektedirler. PKK, bunu da engellemek amacı ile esnafa baskı uygulamaktadır. Artık bu durumun sona erdirilmesi gerekmektedir. Eğer Hakkari, hala Türkiye Cumhuriyeti'nin bir parçası ise bunun gereği yapılmalıdır.

Cengiz Han dünya tarihinin en büyük devletini en kısa zamanda inşa etmişti. Cengiz yasaları öyle kesin bir şekilde uygulanırdı ki, "Cengiz ülkesinde bakire bir kız başında altın bir taç ile ülkenin bir başından öbür başına en ufak bir tacize uğramadan gider" denilirdi. Varto depreminden sonra bölgeye ziyarete giden bir CKMP/MHP heyetine yaşlı bir Vartolu, "Atatürk hayatta iken burada kurt ile kuzu yan yana yaşardı" demişti. Bu iki ifadenin de özünde "devlet var" düşüncesi dile getirilmektedir. Hakkari'ye devlet ne zaman gelecek ya da hiç gelecek mi?

Prof. Dr. Ümit Özdağ

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
Yönetim Kurulu Başkanı

 

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

  II.Mahmut, Vakay-ı Hayriye adıyla, Aksaray-Et Meydanı’ndaki yeniçeri kışlaları top ateşine tutularak 6.000'den fazla yeniçeri öldürülmüş ve isyana katılan yobaz takımı tutuklanmıştır. Askeri kuvveti çok zayıflayan Osmanlı’nın Donanması 1827’de Navarin’de sonra Sinop Limanında yakılınca Osmanlını...

Error: No articles to display