Günlük Savunma Ve Strateji Bülteni - 25 Ekim 2019

25 Ekim 2019

 TÜRKİYE'NİN SAVUNMA-GÜVENLİK-DIŞ POLİTİKASINI İLGİLENDİREN GELİŞMELER

 

ORTADOĞU-AFRİKA

(ÖZEL HABER) SDG elebaşısının Soçi anlaşması hakkındaki çekinceleri… SDG elebaşısı Mazlum Abdi dün (Perşembe) düzenlediği basın toplantısında, SDG'nin Türkiye ile herhangi bir anlaşması bulunmadığını tersine ateşkesin bulunduğunu, buna rağmen Ankara tarafından desteklenen grupların saldırılarını sürdürdüklerini belirtti. Aynı bağlamda ABD yaptırımlarının Türkiye'yi ateşkese zorlamada rolü olduğunu sözlerine ekledi. Ateşkesin garantörü olan ülkelerden sorumluluklarını üstlenmelerini ve Ankara'yı Suriye'nin kuzeyindeki bölgelere düzenlediği saldırılarını durdurma konusunda zorlamalarını talep etti. SDG'nin Fırat'ın doğusunda ABD ile ilişkisinin sürdüğüne işaret ederek Rusya’ya kesin cevabı verdiklerini, taleplerini, Soçi anlaşmasında çekinceleri olan noktaları ilettiklerini ve sözkonusu bazı maddeler hakkında çekinceleri bulunduğunu belirtti. Ayrıca Abdi açıklaması sırasında Menbiç, Kobani ve Derbasiye'de sahada ortak devriyeler bulunduğuna dikkat çekti. Ancak halkları ile bağlantılı konuların tartışmanın odağı olacağına dikkat çekti. Trump’ın ABD güçlerinin uzun süre kalacağını vurguladığını ve gelecek adımları tartışacaklarına işaret etti. Güçlerinin Suriye ordusu kapsamında özelliği olması koşuluyla  Suriye'de siyasi çözüm tarafında durduğunu vurguladı. IKBY ile Fişhabur/Semelka sınır kapısının durumunda herhangi bir değişiklik olmadığına dikkat çekti. Abdi açıklamalarını, tek bir gücün Suriye için bir çözüm bulamayacağını, ABD varlığının siyasi çözüm bulunmasında etkili olacağını, Suriye'nin kuzeyi ve doğusunda durumun istikrara kavuşmasına sonra ABD'ye ziyaret olacağını belirterek sözlerini sonlandırdı.

Soçi Mutabakatı - SDG: Suriye ordusuna katılmak için görüşmeye hazırız… Rus RIA Haber Ajansı'na konuşan SDG yetkilisi, Perşembe günü sınırın 32 kilometre güneyine çekildiğini de belirtti. Rus Interfax Haber Ajansı'na göre Vershinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in 22 Ekim'de Soçi'de vardığı mutabakatta yer alan "YPG'nin sınırın 30 kilometre güneye çekilmesi" maddesinin yerine getirilmeye başladığını duyurdu. Rus RIA Haber Ajansı da, Rusya Savunma Bakanlığı'ndan bir kaynağa dayandırdığı haberinde, Rusya'nın bir hafta içinde Suriye'ye polis görevi görecek 276 askerini ve 33 ünite askeri techizat göndereceğini duyurdu.

Bağdat'ta 'büyük protesto'ya saatler kala: Göstericiler Yeşil Bölge'nin önüne geldi… Yeşil Bölge'ye çıkan Cumhuriyet Köprüsü'nü aşan göstericiler, güvenlik güçlerinin bulunmasına rağmen bölge kapıları önünde toplandı. Göstericiler, hükümet karşıtı slogan attı. Göstericilerle güvenlik güçleri arasında çatışma yaşanmadığı belirtildi.

SANA: ‘Türkiye Destekli Güçler Suriye Askerlerine Saldırdı’… Suriye resmi haber ajansı SANA, Türk askerleri ve Türkiye’nin desteklediği savaşçıların Suriye’nin kuzeydoğusunda Suriye hükümet askerlerine saldırdığını öne sürdü. SANA haberinde, olayda Tel Tamr kenti yakınlarındaki Suriye ordusuna ait mevzilerin hedef alındığını, saldırıya karşılık veren Suriye askerleri arasında ölü ve yaralılar olduğunu iddia etti. Olayın Türkiye’nin kontrolundaki bölgenin hemen sınırındaki Kozliya köyünde yaşandığı belirtildi ancak daha fazla ayrıntı verilmedi.

SDG'den 'Ateşkes İhlali' Türkiye'den 'YPG Saldırısı' Açıklaması… Türkiye'nin ABD ve Rusya ile vardığı mutabakatlarla Suriye’nin kuzeydoğusunda durdurduğu operasyonun ardından Suriye Demokratik Güçleri (SDG), “ateşkes ihlali” iddiasında bulundu. Mili Savunma Bakanlığı da Resulayn’da YPG saldırısında beş askeri personelin yaralandığını açıkladı. Ancak SDG yazılı açıklamada Türk tarafının “ateşkes alanının dışında kalan" üç köye saldırdığını ve 'binlerce sivilin kaçmak zorunda kaldığını' savundu. Açıklamada, “Güçlerimizin ateşkes kararına bağlılığına ve ateşkes bölgesinin tamamından çekilmesine rağmen, Türk devleti ve müttefiki olan terörist unsurlar ateşkesi ihlal etmeyi sürdürüyor” ifadeleri yer aldı. SDG, yeniden başlayan çatışmaların durdurulması için de ABD’yi müdahaleye çağırdı.

Lübnan Cumhurbaşkanı'ndan göstericilere davet… Lübnan'da protestolar ederken Cumhurbaşkanı Avn, göstericilerin temsilcileriyle buluşabileceğini belirterek, yolsuzluğa karışanların hesap vereceğini belirtti. Göstericiler ise Avn'ın açıklamalarını yeterli bulmuyor.

Stoltenberg: Suriye’nin kuzeyindeki durum iyileşiyorNATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Suriye’nin kuzeyindeki durumun iyileştiğini belirtti ve "Durum halen kırılganlığını koruyor, ama en azından bir ilerleme görüyoruz" ifadelerini kullandı. Stoltenberg, “Son günlerde şiddet ve çatışmalarda önemli bir azalma görmüş olmamız beni umutlandırıyor. Bu temelde, Suriye’deki krize sürdürülebilir bir politik çözüm bulmak için çalışmalıyız. Durum halen kırılganlığını koruyor, ama en azından bir ilerleme görüyoruz” dedi.

 AVRUPA – AB

AP, Türkiye’ye ‘hedefli yaptırım’ istiyor… Strasbourg’daki genel kurul toplantılarında alınan kararda, "Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusuna tek taraflı askeri müdahalesi şiddetle kınandı", müdahalenin, "uluslararası hukuku ihlal ettiği, bölgede istikrar ve güveni zedelediği, sivillerin yerlerinden olmasına yol açtığı ve IŞİD’in yeniden doğuşuna katkı sağlayabileceği" görüşlerine yer verildi. Ankara’ya "askeri harekata derhal ve tamamen son verme" çağrısında bulunulurken, "Suriye Demokratik Güçleri'nin IŞİD’le mücadeleye katkısına" vurguda bulunuldu. AP kararında, operasyon nedeniyle AB devletlerinden Türkiye’ye yönelik "hedefli yaptırım" kararı almaları istendi. Yaptırımların "sivil toplum, ülkedeki ekonomik krizden olumsuz etkilenmiş kesimler, Suriyeli sığınmacılar veya öğrencilerin Erasmus+ gibi Avrupa değişim programlarına katılımını hedef almaması gerektiği" not edildi. Kararda AB’den, "Suriye’nin kuzeydoğusundaki tırmanışı önlemek amacıyla caydırıcı faktör olarak Türk tarım ürünlerine yönelik tercihli rejimin askıya alınması ve son çare olarak da Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki Gümrük Birliği’nin askıya alınması seçeneğinin değerlendirilmesi" istendi.

AB, İngiltere'yle ilgili Brexit kararını Cuma günü açıklayacak… Brüksel'de toplanan Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin büyükelçileri, İngiltere'nin Brexit'in ertelenmesi talebiyle ilgili kararın ertelendiğini açıkladı. Diplomatlar Brexit'in ertelenip ertelenmeyeceği ve ertelenmesi halinde bu kararın hangi koşullarla alınacağının Cuma günü açıklanacağını duyurdu.

İngiltere Başbakanı Johnson'dan erken seçim ısrarı… İngiliz basınına açıklamalarda bulunan Johnson, ülkeyi 12 Aralık'ta erken seçime götürmek için pazartesi parlamentonun alt kanadı Avam Kamarası'na önerge sunacağını bildirdi.  İngiliz yasalarına göre, erken seçim önergesinin milletvekillerinin üçte ikisinin desteğini alması gerekiyor. 

Maas: Türkiye’de sığınmacıları ve ateşkesi görüşeceğim… Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Cumartesi günü Türkiye’ye gidiyorum. Ateşkes korunmalı ve siviller koruma almalı. Türkiye, sığınmacılar konusunda uluslararası hukuka uymak zorunda. Politik süreci torpillemek yerine ona destek vermeli” diye yazdı.

Almanya Suriye Planını NATO’ya Sundu… Almanya Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer, NATO’ya Suriye’nin kuzeyinde bir güvenli bölge kurulması konusundaki önerisini sundu. Önerinin Türkiye ve ABD’den destek gördüğü belirtiliyor. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ise öneriyi memnuniyetle kaşılamakla birlikte, BM’nin de böyle bir sürece dahil olmasının gerekebileceği uyarısında bulundu.

BM Türkiye’nin ABD ve Rusya’yla Yaptığı Anlaşmalardan Memnun… Üst düzey bir Birleşmiş Milletler yetkilisi, Türkiye’nin kuzeydoğu Suriye’ye düzenlediği askeri harekat sonrasında bölgede yaşanan belirsizlik ve dalgalanmalara rağmen ülkedeki krizi azaltma çabalarını övdü. Ortadoğu, Asya ve Pasifik’teki siyasi işler ve barış koruma operasyonlarından sorumlu BM Genel Sekreter Yardımcısı Khaled Khiari, Güvenlik Konseyi toplantısında yaptığı konuşmada, Suriye konusunda son haftalarda ülkenin geleceğine dönük cesaret verici diplomatik gelişmeler kaydedildiğini belirtti. Khiari, “Türkiye ile Rusya, 22 Ekim’de yaptıkları açıklamada Türkiye’de bulunan Suriyeli mültecilerin güvenli bölgeye dönmesi için ortak çaba harcayacaklarını bildirdi. Ayrıca Türk Cumhurbaşkanı bu operasyonun asıl amacının Suriyeli mültecilerin geri dönmesi olduğunu, 2 milyon mültecinin oluşturulacak güvenli bölgeye yerleştirileceğini belirtti. Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusuna 9 Ekim’de başlattığı askeri operasyon sonrasında yaşanan insani durumla ilişkili endişelerimiz sürüyor. Birçok bölgede siviller yerlerinden edildi. Bazı siviller Suriye ordusundan çekiniyor. Suriye’de sivillerin uluslararası hukuk çerçevesinde güvende olduğunu söyleyemeyiz. Güvenlik Konseyi sivillerin korunması konusunda elinden gelen her türlü çabayı göstermek zorunda. Türkiye’nin ve diğer komşu ülkelerin Suriyeli mültecilerin ülkelerinde yaşadıkları şiddet yüzünden kaçtıkları bu ülkelerin cömert davranışını biliyoruz. Uluslararası toplumu mültecilere sahip çıkan Suriye’nin komşu ülkelerine destek vermeye davet ediyoruz” dedi.

Kramp-Karrenbauer: Türk-Rus planı barış getirmeyecek… Perşembe günü Brüksel'deki NATO savunma bakanları toplantısı esnasında açıklamalarda bulunan Alman Bakan, Rusya ile Türkiye'nin, Suriye'nin kuzeydoğusu için üzerinde mutabakata vardığı planın kalıcı bir çözüm sunmadığını savundu. Kramp-Karrenbauer, "Soçi mutabakatının barışı sağlamadığı ve siyasi bir çözüm için kalıcı bir taban oluşturmadığı" konusunda İngiliz ve Fransız mevkidaşlarıyla hemfikir olduğunu kaydetti.

DOĞU AKDENİZ-KIBRIS

KKTC Lideri Akıncı "Enerji olayını bir gerginlik vesilesi olmaktan çıkarıp, işbirliği alanı haline dönüştürelim"…

DW Türkçe: Doğu Akdeniz’deki gerilim: Örneğin en son Türkiye’nin bölgede savaş gemilerinin bölgede gelip gitmesi, İtalyan Eni şirketinin ‘belki sondaj yapmayabiliriz’ açıklamasına, geri durmalarına neden oldu. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki politikası, orada ısınan sular, bunları çözüme ya da olası yaptırımlara teşvik eder bir rol mu oynuyor? Yoksa suların orta ve uzun vadede daha da ısınmasının bir sebebi olabilir mi?

Mustafa Akıncı: Şimdi Doğu Akdeniz politikası hepimizin onayladığı ve savunduğu bir politikadır. Çünkü  ben bunu defalarca altını çizerek vurguladım. Yine sorunuz üzerine burada da açıklayayım: Doğu Akdeniz enerji denklemenin Türkiye’yi ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni dışlaması mümkün değil. Hep bir eksik yanı kalacaktır bu işin ve sonuca da ulaşamayacaktır. İşte ‘Eni’ örneğini verdiniz; üçüncü parselde kazı için gitti ve bunu yapamadı. Sonra yedinci parseldeki kazısından vazgeçti. Ve bunun gibi daha başka unsurlar... Ancak bizim masada önerimiz var. 2011’de sunduğumuz ve 13 Temmuz’da benim yeniden ve daha genişleterek sunduğumuz bir öneri var. Biz bu işi ortaklaşa yapalım diyoruz. Bir komite kuralım diyoruz Rum tarafına, aklın yolu budur diyoruz. Doğu Akdeniz’deki enerji olayını bir gerginlik vesilesi olmaktan çıkarıp, bir işbirliği alanı haline dönüştürelim diyoruz. Çünkü bu konuda izlenebilecek üç yol var: Ya Kıbrıs sorunun başarılı bir şekilde sonuçlanmasını bekleyeceksiniz; iki taraf da bir nevi moratoryum yapacak. Eğer bunu yapamıyorsak, işbirliği yapacağız. İşte bizim önerimizi değerlendireceğiz. Bir komite kuracağız ve o komitede kayanakların nasıl bölüşüleceğini kararlaştıracağız. Bundan sonraki süreçleri birlikte planlayacağız. Ya da her ikisi de olamıyorsa herkes ayrı ayrı yapacak: Yani şu anda olan. Tercih edilen bugünkü durum değil. Tercih ettiğimiz; önerimiz ışığında -eğer varsa onların da alternatif makul önerileri, onları da değerlendirerek- diplomatik bir çıkış yolu bulmaktır. Yani bu konuyla ilgili olarak, akıl yolu, mantık yolu da budur.

DW Türkçe: Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis ile müzakere sürmüyor ama görüşüyorsunuz çok güncel görüşmeleriniz de oluyor. Böylesi bir diplomatik çıkış yoluna dair tünelin ucunda ışık görüyor musunuz?

Mustafa Akıncı: Şu an için Rum tarafı bunu maalesef kendi egemenlik alanı olarak görüyor. Ve bunu müzakerelerin dışında mütalaa etmeye devam ediyor. Bu son derece yanlıştır. Ama bizim bu önerimizin zemin bulmaya başladığını da söylemek isterim. Bazı Avrupa ülkeleri sayıları çok olmasa da, bu önerinin kolay kolay öldürülemeyeceğini ve bunun öldürülmemesi de gerektiğini; Rumların bunu daha ciddi bir şekilde dikkate almaları almaları gerektiğini bize söylemeye başladılar.

DW Türkçe: Bu ülkeler arasında Almanya da var mı?

Mustafa Akıncı: Almanya’nın arabuluculuk teklifi olduğunu biliyoruz. İsviçre’nin bu yönde adımlar attığını biliyoruz. Ancak BM Genel Sekreteri’ne ve AB Komisyon Başkanı Junker’e de ben  bu önerileri gönderdiğimde yazılı cevap verdiler ve bu cevaplarında bu öneriyi olmusuzlayan, dışlayan hiç bir unsur yoktu. Belki bulundukları konum itibarıyla Kıbrıs Türk önerisine açık destek vermediler ama cümlelerinin arasında bunun pozitif bir girişim olduğunu imasını biz gördük. Bu konuda akıl yolunda ilerlenmesini istemeyi sürdüreceğiz.

DW Türkçe: Bu konuda hava da yumuşuyor o halde söylediğinizden yola çıkarak... Sizin de ismini belirttiğiniz; AB Komisyon Başkanı Junker görevi 1 Kasım’da Almanya’nın Eski Savunma Bakanı Ursula von der Leyen’e devrediyor.  Ve Juncker son açıklamasında “en büyük hayal kırıklıklarında birinin görev süresi boyunca Kıbrıs sorununun çözümüne katkı sağlayamış olmaktı” dedi. Peki von der Leyen döneminde böyle bir çözümü olası görüyor musunuz?

Mustafa Akıncı: Kıbrıs sorunu çözecek olan AB Komisyonu ya da AB’nin kendisi değil. AB en büyük hatayı, bölünmüş bir adayı arasına üye olarak almakla yaptı. Üstelik bunu 2004 yılında biz çok büyük oranda referandumda ‘evet’ oyu kulandığımız halde ve Rumlar da bir çözümü yüzde 75 oranında reddettikleri halde yaptı. Dünya’da örneği yoktur: Bir Kıbrıs Türk tarafı; bir taraf çözüme, AB üyeliğine ‘evet’ diyecek yüzde 65 oranında ama bir başka toplumun yüzde 75 ‘hayır’ oyuyla dışarıda kalacak. Ve o ’hayır’ diyen de bütün Ada adınaymışcasına AB üyesi yapılacak. Ama Sayın Leyen’in yapması gereken; Kıbrıs Türk toplumuyla ve onun temsilcileriyle sağlıklı bir diyalog kurmaktır. Çünkü biz de hedef olarak AB’yi görüyoruz. O değerleri içselleştirmiş olan bir toplumuz. Demokrasiye, insan haklarına, hukuka saygılı bir toplumuz. Çağdaş medeni Avrupa’yla bir hayat yaşamak; o normlarda yaşamak bizim de hakkımız.  Sadece Rumların yardımlar alarak o seviyeye gelemeleri -tek taraflı olarak- yanlış. Dolayısıyla bizleri tanımasalar da AB ile yürütülen bir takım ilişkiler vardır. Bunların geliştirilerek devam etmesi gerekiyor. Rum tarafına da yanlışlarını daha net bir dille söylemeleri gerekiyor. Mesela biraz önce konuştuğumuz konu: Doğalgaz konusunda daha tutarlı davranmaları gerekiyor. Yoksa ‘Kıbrıs Rum tarafı benim üyemdir’ deyip, sadece o üyelik dayanışması altında Kıbrıs Türk tarafını dışlamaları doğru değil. Bakınız iki yıldır; Crans Montana’dan bu yana bir Avrupa Birliği ADHOC Komitemiz vardı, bizim kurumlarımızın standartlarını yükseltmek adına yapılan çalışmalar vardı. Uzmanlar geliyordu AB’den. Rumların engellemesiyle bütün o çalışmaları durdurdular. Bunlar son derece yanlış davranışlardır AB’nin yaptığı.

DW Türkçe: 45 yıldır kapalı olan Maraş'ın açılması konusunda sizin çok yüksek sesle yaptığınız bir açıklamanız yok. Ancak Rumların Doğu Akdeniz'deki sondaj faaliyetlerine verilmeye çalışılan bir yanıt mı? Onun yanıtı olarak mı, kapalı Maraş'ın açılması söz konusu, hükümet bu konuda kararlı mı?

Mustafa Akıncı: Biz de tabii Başkanlık sistemi yok biliyorsunuz. Ne Türkiye'deki gibi ne de güneydeki gibi bir sitem yok biliyorsunuz. Bizde doğrudan halk seçiyor cumhurbaşkanını ama hükümet meclis içinden çıkıyor, başbakan ve yürütme organı var. Maraş kararı hükümetin aldığı bir karar. Bizimle biraz da kopukluk içinde alınmış karar olduğunu da saklamaya da gerek yok. Maraş konusu hükümetin açıklamalarına göre sadece envanter için gündeme getirildi: Sayacağız binalaro. Gerçi bizde bir envanter var. Ama güncellenecek, ona da bir itirazım olmadı önceden haberim olmadığı halde. Ancak bundan sonraki adımlar son derece önemli. Bunun uluslararası hukuk içinde ve BM ile çatışarak olmaması gerektiğinin altını çizdim ben ilk günden beri. Bunun da bu şekilde ve elbirliği ile devam etmesi gerekir. Elbette bunun içinde hem hükümet hem muhalefet, cumhurbaşkanlığı ve Türkiye yetkilleri biraraya gelip bunlar ciddi ciddi konuşulması lazım. Aksi takdirde bizden çok Türkiye'nin başı ağrır bu konularda ve AİHM'de özellikle. Dikkatli olmakta fayda var.

ABD-GÜNEY AMERİKA

Senatörlerden Mazlum Kobani İçin ABD Vizesi Talebi… Cumhuriyetçi ve Demokrat bir grup senatör ABD Dışişleri Bakanlığı'na bir mektup yazarak Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Komutanı Mazlum Kobani'ye ABD'yi ziyaret etmek istemesi halinde hızlı bir şekilde vize verilmesi talebinde bulundu.

Esper: ‘Türkiye’nin Harekatı Haksızdı’… Brüksel’de yapılacak NATO savunma bakanları toplantısında, ABD Savunma Bakanı Mark Esper’ın gündeminde Türkiye’nin Suriye harekatı ve IŞİD’le mücadele olması bekleniyor. Esper, bu toplantı öncesinde Brüksel’de düşünce kuruluşu German Marshall Fund’da bir konuşma yaptı. Esper, “Türkiye bizi zor durumda bıraktı” dedi ve “Bence harekat haksızdı” ifadelerini kullandı. NATO üyesi Türkiye’nin Batının ekseninden hızla Rusya’nın eksenine kaydığını söyleyen Esper bunun talihsiz olduğu açıklamasını yaptı.

Trump: ‘Belki Kürtler’in Petrol Bölgesine Dönme Zamanı Gelmiştir’… ABD Başkanı, Twitter’dan paylaştığı mesajda Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Komutanı Mazlum Kobani ile görüşmesine atıfta bulunarak “Kütler’in yaptıklarını takdir ediyorum. Belki artık petrol bölgesine doğru ilerlemelerinin zamanı gelmiştir” dedi

ABD’li Senatör: ‘Pentagon Suriye Petrolü İçin Plan Hazırlıyor’… Başkan Trump son dönemdeki açıklamalarında Suriye’deki petrol sahalarının korunacağı mesajını vermişti. Beyaz Saray’da brifing alan Senatör Graham Pentagon’un Suriye petrolünün IŞİD’in ya da İran’ın eline geçmesini önleyecek bir plan hazırladığını söyledi. ABD basınına göre Pentagon bölgeye tank ya da zırhlı araç konuşlandırabilir. Graham, “Genelkurmay, işe yarayabileceğini, IŞİD’in geri gelmesini, petrolün IŞİD’in ya da İran’ın eline geçmesini önleme imkanını bize verebileceğini düşündüğüm bir plan toparlıyor” 

Morales: Bolivya darbe tehdidi altında… Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales, ülkesinde darbe girişimi olduğunu iddia ettikten sonra demokrasiyi savunmak için olağanüstü hal ilan ettiğini duyurdu.

Bolivya'da Devlet Başkanı Morales seçimi kazandıklarını duyurdu… Morales, başkent La Paz'da düzenlenen basın toplantısında, 20 Ekim Pazar günü düzenlenen ve muhalifleri sokağa döken genel seçimlerde, Yüksek Seçim Mahkemesinin (TSE) oyların yüzde 98'den fazlasını saydığını söyledi. Devlet Başkanı Morales, "Muhalifler yüzde 36,7 oranında oya sahip, bizim oyumuz yüzde 46,83. Dolayısıyla biz seçimi ilk turda kazandık" dedi.

Şili’de zam protestoları bilançosu: 18 ölü, 150'den fazla yaralı… Şili'de ulaşım ücretlerine yapılan zam nedeniyle ülke geneline yayılan protesto hareketlerinde yaşanan olaylarda ilk belirlemelere göre 18 kişi yaşamını yitirirken, 150'den fazla kişi yaralandı.

RUSYA

Rusya Sırbistan’a S-400 gönderdi… Rusya, geleneksel müttefiki Sırbistan'a, ortak bir askeri tatbikatta kullanılmak üzere S-400 hava savunma sistemi gönderdi. Moskova böylece S-400'lerini bir tatbikat için ilk kez yurt dışına göndermiş oldu. Konuya ilişkin bir açıklamada bulunan Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuçiç de, S-400'leri tatbikat esnasında bizzat izleyeceğini söyledi.

Putin'den Afrika atağı… Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Soçi'de düzenlenen iki günlük Rusya-Afrika zirvesinde 40'ı aşkın ülkeden devlet ve hükümet başkanlarını ağırlıyor. Karşılıklı ticaret hacminin iki katına çıkarılması hedefleniyor. Düzenlenen ilk Rusya-Afrika zirvesinde konuşan Putin, Afrika ülkelerine milyarlarca dolarlık yatırım taahhüdünde bulundu, ticareti beş yıl içinde ikiye katlamayı hedeflediklerini kaydetti. Zirve sırasında çok sayıda ikili ticari anlaşmaya da imza atıldı.

Rus askeri polisi Kobani’de hâkim bir tepede konumlandı… Rus askeri polisinin Kobani’de Türkiye sınırından iki kilometre uzaktaki hâkim bir tepede konumlandığını belirten Suriye’deki Rus güçlerinin bir yetkilisi olan İgor Seritskiy, “Üs, sınır karakolunda bulunuyor ve buradan ülke de kentin civarı da iyi görünüyor” dedi.

Rusya: Kürt güçler, Suriye-Türkiye sınırından çekilmeye başladı… Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Verişinin, Soçi'de varılan mutabakat kapsamında Kürt güçlerin, Suriye-Türkiye sınırının Suriye tarafından çekilmeye başladıklarını söyledi. Verişinin "Soçi'de varılmış olan mutabakatın yerine getirilmekte olduğunu memnuniyetle söyleyebiliriz" dedi.

Peskov: Rusya ve Türkiye anlaşma değil mutabakat muhtırası imzaladı… Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya ve Türkiye'nin salı günü bir anlaşma değil mutabakat muhtırası imzaladığını vurguladı. Peskov, ABD askerlerinin Suriye'deki varlığının gayrimeşru olduğunu da belirtti.

Rusya’dan gerekçe göstermeksizin kapatılan mühimmat ihalesi için Ermenistan’a nota… Ermenistan Savunma Bakanlığı’nın Rus silah şirketi ORSIS’ın katıldığı milyonlarca dolarlık askeri mühimmat sevkiyatına yönelik ihaleyi, hiçbir makul gerekçe gösterilmeksizin iptal etmesi nedeniyle, Rusya Dışişleri Bakanlığı mevcut durumla ilgili gerekenin yapılması için Ermenistan’a nota gönderdi. Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın notasında, “Mevcut durumu değerlendirmenizi ve bu durumu çözmek için yapılması gerekenlerle ilgili talimatları vermenizi talep ediyorum” ifadelerini kullandı.

Rus uzman: Türkiye ile, ABD’nin kullanmaktan geri kalmadığı dille konuşulmamalı… Rusya ve Türkiye’nin Suriye ile ilgili temaslarını ‘tehlikeli ortaklık’ olarak niteleyen Demokrat Senatör Richard Blumenthal’in bu yöndeki açıklamalarını yorumlayan Rus uzman Fitin, bu tür söylemlerin ABD’nin Ortadoğu’daki politikasının başarısızlığı nedeniyle gün yüzüne çıktığını belirtti.

Rusya: Rus askeri polisi Suriye'nin kuzeyinde yeni bir bölgede devriye yaptı… Rus askeri polisinin Suriye-Türkiye sınırındaki yeni bir güzergah üzerinde devriye faaliyetleri gerçekleştirdiğini belirten bakanlık, "Kamışlı'dan Abud yerleşimine kadar olan devriye güzergahının uzunluğu 60 kilometrenin üzerinde" ifadesini kullandı. Bakanlık, Rus askeri polisinin halkın güvenliğinin sağlanmasına ve kamu düzeninin korunmasına yardım ettiğini ve belirlenen bölgelerde devriye yaptığını belirterek, "Askeri polis, YPG unsurları ile silahlarının sınırın 30 kilometre dışına çıkarılması için de destek sunuyor" diye ekledi.

Rus senatör: ABD Suriye’de ‘oyuna’ dönmeye çalışıyor, fakat başarılı olamıyor… Rus parlamentosunun üst kanadı Federasyon Konseyi’nde Dışişleri Komitesi üyesi Oleg Morozov  “ABD tehditler ve sert mesajlarla oyuna dönmeye çalışıyor. Fakat bunun birileri tarafından ciddiye alınmışa benzemiyor” diye konuştu.

Rus Dışişleri: Lavrov ve Çavuşoğlu Suriye mutabakatının uygulama safhasını görüştü… Rusya Dışişleri Bakanlığının sitesinde yayınlanan açıklamada, “Bakanlar, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 22 Ekim’de Soçi’de imzaladıkları Suriye mutabakatının uygulanmasının gidişatını görüştü” ifadelerine yer verildi.

Peskov: Rusya ile Türkiye’nin Suriye mutabakatı, Avrupa ülkelerinin çıkarlarıyla örtüşüyor… Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, “Bu mutabakat aslında Avrupalıların da çıkarına, zira sınır terörist unsurların sızmasından korunmuş, Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliği sağlanmış oluyor. Aynı zamanda daha sonra Avrupa’ya yönelecek olan sığınmacıların bunu yapmasına izin vermiyoruz. Bu nedenle Avrupa tamamıyla tatmin olabilir ve olmalı” diye konuştu.

Rusya: Türkiye ile varılan mutabakat Suriye'nin istikrarı için kilit öneme sahip… BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye'deki insani durumun görüşüldüğü oturumda konuşan Rusya'nın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya, Türkiye ve Rusya arasında Suriye'nin kuzey doğusu için  varılan mutabakat konusunda değerlendirmede bulundu. Suriye'nin kuzey doğusundaki sorunların dün ortaya çıkmadığını ve bölgedeki istikrarsızlığının (ABD'nin) yasadışı işgal ve "Arap nüfusunu Kürtlerle yapılan demografik deneyle değiştirme girişiminin sonucu" olduğunu ifade eden Nebenzya, "Rus-Türk mutabakatı Suriye'nin istikrara kavuşması açısından kilit öneme sahip" dedi. 

Rus vekil Novikov: ABD’nin dış politikasındaki tutarsızlık konumunu güçlendirmiyor… Rus parlamentosunun alt kanadı Devlet Duması’nın Dışişleri Komitesi Başkan Yardımcısı Dmitriy Novikov, ABD’nin dış politikasındaki tutarsızlık ve uyumsuzluk derecesinin artmasının Washington’un dünya arenasındaki konumunu güçlendirmediğini söyledi.

Rusya: Mısır’a charter seferleri yakında yeniden başlayabilir… Rusya-Afrika Zirvesi sonrasında basın toplantısında konuşan Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov, "Her şey normal gidiyor. Yakın zamanda her şey iyi olacak" ifadelerini kullandı. Bogdanov, Mısır’daki havalimanlarına yeni teftişlerin düzenlenmesi olasılığıyla ilgili soruya, "İnsanlar çalışıyor" dedi.

Rus siyasetçi Nikolay Starikov, 'ABD, Türkiye'ye uyguladığı yaptırımları kaldırmakla sadece taktik değiştiriyor'... Rus siyasetçi Nikolay Starikov,  “Türkiye, askeri harekete son verip Rusya ile Suriye-Türkiye sınırında oluşturulacak otuz kilometrelik bölgeye askeri polisin yerleştirmesi konusunda anlaştı. Bu durumda Türkiye’ye baskı yapılmasına devam edilmesi anlamsızdır. ABD'nin sadece taktik değiştirdiğini düşünüyorum. Bugün, Washington’da Kürt güçlerinin tamamının bu bölgeden çekilmeyeceğine inanıldığı şeklinde sesler gelmeye başladı. Başka bir deyişle, Türkiye’ye baskı uygulamayı bırakan ABD, şimdi o bölgeden çekilmemeleri için Kürtlere baskı yapmaya başlayacak ve hatta Türk tarafına provokasyon amaçlı saldırılar düzenleterek Rus ve Türk liderlerin başlattığı çözüm sürecini zan altında bırakmaya çalışacak." dedi.

TÜRKİYE

TBMM'den AP'nin kararına tepki… TBMM Genel Kurulunda, AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül ve İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu'nun imzasıyla AP'nin kararına ilişkin ortak bildiri yayımlandı. Meclis Başkanvekili Celal Adan'ın okuduğu bildiride, "Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda hazır bulunan siyasi parti grupları olarak ülkemizde Suriye'nin kuzeyindeki terör odaklarına karşı icra edilen Barış Pınarı Harekatı hakkında bugün Avrupa Parlamentosu'nda kabul edilen kararı yüce milletimiz adına TBMM olarak bütünüyle reddediyoruz, kınıyoruz" denildi.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'ndan Alman mevkidaşı Maas'a yanıt… Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Twitter'dan yaptığı paylaşımında, "Sevgili Heiko Maas, Türkiye'yi ziyaret edeceğine seviniyorum. Kapımız sana her zaman açık. Ama parmağını sallayarak değil. Türkiye'ye ders vermeye kalkan, gerekli cevabı alacağını bilmelidir" ifadelerine yer verdi. 

Erdoğan yapacağı ABD ziyaretine ilişkin konuştu: Mektubu da yanımızda getirip Trump'a göstereceğiz… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT canlı yayınında gazetecilerin sorularını yanıtladı. ABD Başkanı Donald Trump'ın yazdığı mektuba tepki gösteren Erdoğan, Kasım ayında yapacağı ABD ziyaretine ilişkin, "Mektubu da yanımızda getirip kendisine göstereceğiz" dedi.

İbrahim Kalın, 12 adet olarak duyurulan gözlem noktaları ile ilgili konuştu: Gözlem noktaları olmayacak… Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın,Türkiye’nin Rusya ile vardığı mutabakat ve sonraki süreç hakkında değerlendirmelerde bulundu.  Kalın, iki ülke arasında varılan mutabakat gereği YPG’nin Suriye’nin kuzeydoğusunda 30 kilometre dışarı çekilmesi sonrası gözlem noktaları kurmaya gerek olmayacağını söyledi. Kalın ayrıca değerlendirmelerinde  "Suriye'de hedeflerimizi önceden açıklamıştık. Barış Pınarı Harekâtı ile en başta koyduğumuz hedeflere ulaştık" ifadelerini kullandı.

Barış Pınarı Harekatı’nda görevli askerlere saldırı: 5 yaralı… Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Barış Pınarı Harekatı’nda görevli askerlere bir saldırı gerçekleştirildiğini açıkladı. Açıklamada, “Barış Pınarı Harekât alanı Resulayn bölgesinde keşif-gözetleme yapan unsurlarımıza PKK/YPG’li teröristlerce yapılan dron, havan ve hafif silah saldırısında beş personelimiz yaralanmış, meşru müdafaa çerçevesinde gerekli karşılık verilmiştir” denildi.

TBMM Başkanı Şentop: 'Oyunu biz kurarız diğer devletler sadece oynar' dünyası bitti… Şentop, dünyanın değiştiğini, artık bazı ülkelerin sadece haklara ve bazı ülkelerin ise sadece sorumluluk ve yükümlülüklere sahip olduğu bir dünya bulunmadığını ve bunun farkına varılması gerektiğini söyledi. Her devletin hakları ve yükümlülükleri bulunduğunu ifade eden Şentop, "Oyunu biz kurarız, diğer devletler sadece oynar dünyası bitti. Eğer hala o dünyada iseniz, oyun dışı kalmışsınız demektir. Dünya üzerinde, kendi kararını kendisi veren, sadece kendi halkının çıkarlarına göre hareket eden devletlerin sayısı hızla artıyor. Dünyayı hepimiz için yaşanır kılabilmek, ancak bütün insanlar için yaşanabilir bir dünya yapmaktan geçiyor" diye konuştu.

Erdoğan'dan Avrupa'ya: 'Kapıları açarız' dediğim zaman tutuşuyorlar, vakti saati gelince bu kapılar açılır… Suriyeli mülteciler üzerinden Avrupa Birliği'ne seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "'Kapıları açarız' dediğimde tutuşuyorlar. Vakti saati gelince bu kapılar açılır" dedi. Erdoğan, Barış Pınarı Harekatı kapsamında TSK kontrolüne geçen alanın 4220 kilometrekareye ulaştığını açıkladı, "Teröristler karşımıza çıkarsa tepelemek hakkımız" ifadesini kullandı.

Af Örgütü: Türkiye sığınmacıları zorla savaş bölgesine gönderdi… Uluslararası Af Örgütü'nde mülteci ve göçmen hakları uzmanı olarak görev yapan Anna Shea, "Türkiye'nin Suriyeli sığınmacıların savaşın ortasına kendi rızalarıyla döndükleri iddiası tehlikeli ve gerçeği yansıtmıyor. Bizim araştırmalarımız, bu iddiaların aksine, insanların geri dönmeleri için kandırıldığını ve  zorlandığını ortaya koydu" diye konuştu. Shea, "Türkiye geçtiğimiz sekiz yılda 3,6 milyon Suriyeli kadın, erkek ve çocuğu kabul etmiş olduğu için takdiri hak ediyor. Ancak bu cömertliği insanları, ulusal ve uluslararası hukuka aykırı biçimde, aktif savaş bölgesine sınır dışı etmek için mazeret olarak kullanmamalı" ifadelerini kullandı.

Erdoğan: Uluslararası bir mücadelenin içindeyiz, yedi düvel saldırıyor… Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde açıklamalarda bulunan Erdoğan, "Uluslararası bir mücadelenin içindeyiz. Yedi düvel adeta saldırıyor. Biz de yedi düvele karşı dimdik ayakta duruyoruz" ifadelerini kullandı. Erdoğan, "İkinci Dünya Savaşı'nda 50 milyon kişinin ölümünden sorumlu olanların bize insanlık dersi vermeye kalkmalarını acı bir tebessümle karşılıyoruz. Türkiye'nin insani yaklaşımını zaaf olarak değerlendirenlere kadife eldivenimizdeki demir yumruğumuzu göstermekten asla geri durmayacağız" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Mazlum Kobani açıklaması… Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) lideri Mazlum Kobani için "Mazlum denilen kod adlı kırmızı bültenle aranan terörist. Amerika'nın bu adamı bize teslim etmesi lazım" dedi.

Ankara'da ByLock operasyonu: 39 gözaltı… Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan açıklamada, FETÖ'nün sivil yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında ByLock kullanıcısı 53 kişi hakkında gözaltı kararı alındığı bildirildi. Karar doğrultusunda, Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin 39 şüpheliyi gözaltına aldığı, diğerlerinin yakalanmasına yönelik çalışmaların sürdüğü belirtildi.

Türkiye: IŞİD savaşçılarını vatandaşlıktan çıkarıp ortada bırakarak terörle mücadele edilmez… Türkiye'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, BM Güvenlik Konseyi'nde "DEAŞ (IŞİD) savaşçılarını vatandaşlıktan çıkarıp ortada bırakarak terörle mücadele edilmez, bu ancak sorumluluktan kaçmak olur" dedi. 



 

 

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

  II.Mahmut, Vakay-ı Hayriye adıyla, Aksaray-Et Meydanı’ndaki yeniçeri kışlaları top ateşine tutularak 6.000'den fazla yeniçeri öldürülmüş ve isyana katılan yobaz takımı tutuklanmıştır. Askeri kuvveti çok zayıflayan Osmanlı’nın Donanması 1827’de Navarin’de sonra Sinop Limanında yakılınca Osmanlını...

Error: No articles to display