Günlük Savunma Ve Strateji Bülteni - 20 Kasım 2019

20 Kasım 2019

TÜRKİYE'NİN SAVUNMA-GÜVENLİK-DIŞ POLİTİKASINI İLGİLENDİREN GELİŞMELER

 

ORTADOĞU-AFRİKA

'İran'da benzin protestosu liderleri idamla yargılanacak… İran lideri Hamaney'e yakınlığıyla bilinen ülkenin en köklü gazetelerinden 'Keyhan'da yayımlanan yazıda, yargı yetkililerin protestolarda şiddet eylemlerine liderlik eden kişileri idam cezasının beklediği yönündeki görüşü yer aldı. Yazıda, ülke çapında onlarca bankanın ve benzin istasyonunun ateşe verilmesi gibi eylemlere katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan kişilerin sorguları sırasında, düzenledikleri şiddet içerikli eylemler karşılığında para aldıklarını itiraf ettikleri öne sürüldü. Gazetenin yazısında, "Yargı yetkilileri, ülkedeki kaosun liderleri için idam cezasının kesin olduğu değerlendirmesinde bulunuyor. Bu hususta kaosçuların işlediği suç "isyan"dır ve cezası hukuki ve şer'i kanuna göre idamdır" ifadesi kullanıldı.

İran Cumhurbaşkanı Ruhani: Nükleer anlaşmanın çökmesi dünyanın zararına olacaktır… Bağımsız ülkelerin ABD'nin aldığı kararlara karşı çıkmasını isteyen Ruhani, "Nükleer anlaşmanın çökmesi dünyanın zararına olacaktır. Bu yüzden herkes dünyanın çıkarlarını korumaya odaklanmalıdır. ABD yaptırımları er ya da geç sona erecektir, bunu daha fazla sürdüremezler" dedi.

Hamaney: 'Askeri ve siyasi açıdan düşmanı püskürttük'… İran'da yaşananların halk tarafından yapılmadığını ve bunun bir güvenlik meselesi olduğunu savunan Hamaney, "Dostlar ve düşmanlar bilsin ki son günlerdeki güvenlik olaylarında askeri ve siyasi açıdan düşmanı püskürttük. Düşmanı birçok alanda yendiğimiz gibi ekonomik alanda da yeneceğiz" diye konuştu.

İran'da Protestolar Şiddetleniyor Ölü Sayısı Artıyor… Habere göre 3 güvenlik görevlisi göstericiler tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Ölenlerden birinin İran Devrim Muhafızları komutanlarından biri olduğu belirtildi.Öte yandan şu ana kadar devam eden gösterilere polis ve Devrim Muhafızları’nın müdahalesi sonucu en az 12 protestocunun da hayatını kaybettiği ifade ediliyor. Ancak hayatını kaybeden protestocu sayısının resmi açıklamaların çok üzerinde olabileceğine de dikkat çekiliyor. Amerika’nın Sesi Farsça Servisi’nin doğrulattığı bilgilere ve fotoğraflara göre en az 7 protestocunun güvenlik güçleri tarafından öldürülmüş oldukları görülüyor.

Af Örgütü: İran’da 106 gösterici öldürüldü… Uluslararası Af Örgütü, İran’da benzin zamlarını protesto eden en az 106 göstericinin öldürüldüğünü duyurdu. Örgütün Twitter hesabından Salı günü yapılan açıklamada polisin 21 kentte göstericilerin üzerine ateş açarak onlarca kişinin ölümüne neden olduğu ifade edildi. Açıklamada, İran güvenlik güçlerinin göstericilere uyguladığı şiddetin çok sayıda video kaydı ve tanık ifadeleriyle kanıtlandığı belirtildi.

Irak İçişleri Bakanlığı: Teyakkuz durumu sona erdi… Irak İçişleri Bakanlığı, ülkede devam eden gösteriler nedeniyle yaklaşık bir aydır uygulanan 'yüksek teyakkuz durumuna' son verildiğini duyurdu. Bakanlık tarafından yapılan yazılı açıklamada, Bakan Yasin Tahir el-Yasir'in talimatıyla, 24 Ekim'den bu yana uygulamaya konulan yüksek teyakkuz durumunun bitirildiği ifade edildi. Açıklamada, kararın, güvenlik konusunda ilerleme kaydedilmesi sonucu alındığı aktarıldı.

Suriye’nin Moskova Büyükelçisi: Ankara, Suriye’nin kuzeyinde Türkleştirme politikasını yürütüyor… Rus parlamentosunun üst kanadı Federasyon Konseyi Devlet Egemenliğini Koruma Komisyonu’nun toplantısında konuşan Haddad, Türkiye, işgal ettiği topraklar üzerinde bayrağı göndere çekmekle yetinmedi. Türk hükümet kurumlarını açtı, Türkleştirme politikasını yürütüyor, eğitim programını değiştirdi. Sanki tüm dünyaya, ‘Dünyayı vahim savaşlardan kurtarmak için geliştirilen uluslararası hukuku görmezden gelerek başka bir bağımsız ülkenin topraklarının bir kısmını kolayca elinden alınabildiği orta çağa döndük’ diyorifadelerini kullandı.

Lübnan'da parlamento oturumları süresiz ertelendi…Lübnan’da hükümete tepki olarak başlayan gösteriler 34'üncü gününde devam ediyor. Protestocular, bugün başkent Beyrut’ta bulunan parlamento binasında oturum düzenlenmesini engellemek amacıyla binaya giden tüm yolları kapatırken, güvenlik güçleri parlamento önünde toplanan protestocuları dağıtmak için silah kullandı. Parlamento, yeterli çoğunluk sağlanamadığı için oturumun süresiz olarak ertelendiğini açıkladı. Protestocular kararı dans ederek kutladı.

Netanyahu'dan Gantz'a çağrı… Mevcut Başbakan ve Likud partisi lideri Benyamin Netanyahu, baş rakibi ve Mavi-Beyaz İttifakı lideri Benny Gantz ve Evimiz İsrail partisi lideri Avigdor Lieberman'a siyasi krizin çözülmesi yönünde ilk çağrıyı yaparak 'birlik hükümeti' kurulması teklifinde bulunduğunu bildirdi. Netanyahu, video mesajında "İsrail'i güvende tutacak ve Ürdün Vadisi'ni ilhak edecek geniş bir birlik hükümeti kurmak için Gantz ve Lieberman'a çağrıda bulundum" ifadelerini kullandı.

İsrail'den İran'a: Dikkat edin, biz Suudi Arabistan değiliz… İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz, Golan'a Suriye'den 4 füze atışı yapılmasına ilişkin açıklamada bulunarak saldırıdan İran'ı sorumlu tuttu. Katz, açıklamasında "İsrail devleti, kendi politikasına göre hareket etmeye devam edecek. Bu politika, İran'ın bölgede varlığını tesis etmesini engellemek için var" ifadelerini kullandı. İsrail'in İran'a karşı bir yıpratma savaşına sürüklenmeyeceğini ifade eden Katz, "Dikkat edin, biz Suudi Arabistan değiliz" diye ekledi.

İsrail'den Suriye'ye hava saldırısı… İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail ordusuna ait savaş uçaklarının, Suriye ordusu ve 'ülkedeki konuşlu İran Devrim Muhafızları'na bağlı Kudüs Gücü'nün onlarca askeri hedefini vurduğunu belirtti. Adraee, savaş uçaklarının kara-hava füze rampaları, askeri komutanlıklar, askeri üsler ve silah depolarını vurduğuna vurgu yaparak, söz konusu hava saldırılarının dün Suriye'den İsrail bölgelerine atılan roketlere karşılık olarak yapıldığını kaydetti.

Afganistan'da ABD helikopteri düştü: 2 Amerikan askeri öldü… Afganistan'da NATO bünyesinde görev yapan ABD birliklerine ait bir helikopterin düşmesi sonucu 2 Amerikan askeri hayatını kaybetti. Kazanın sebebinin soruşturulduğu ancak ön araştırmalara göre kazanın düşman ateşinden kaynaklanmadığı kaydedildi. Kazanın nerede yaşandığı ve ölenlerin kimlikleri henüz paylaşılmadı.

AVRUPA – AB

AB 2020 Bütçesinde Türkiye'ye Yapılacak Yardımda Kesintiye Gitti… Avrupa Birliği, 2020 yılı bütçesinde Türkiye’ye yapılan mali destekte 85 milyon Euro kesintiye gitme kararı verdi. Birliğin 2020 bütçesi üzerine yapılan görüşmeler sonuçlandı ve toplam 153 milyar 600 milyon Euroluk bütçe üzerinde uzlaşma sağlandı. 2019 yılına göre yüzde 3,4’lük bir artış sağlanan bütçede hedefin, büyüme rekabet, iklim değişikliğiyle mücadele, güvenlik ve göç gibi konular olduğu belirtildi. Bu yılki bütçede iklim değişikliğine ayırılan pay yüzde 21 oldu.

Almanya Küresel Askeri Gücünü Arttırmak İstiyor… Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer, ülkede diplomatik, askeri, ekonomik, ticari, güvenlik ve kalkınma çalışmalarını koordine edecek bir "milli güvenlik konseyi" kurulmasını talep etti, ayrıca Alman ordusunun uluslararası askeri görevlere daha aktif katılması yönündeki talebiyle ülkede yoğun tartışma başlattı. Almanya’nın stratejik çıkarlarını gerektiğinde NATO’dan bağımsız koruması gerekebileceğini ifade eden bakan, yaptığı açıklamalarda özellikle Doğu Asya ve Hint Pasifik bölgesine Alman askerlerinin gönderilebileceğini ima etti. Ancak Alman ordusunun envanteriyle ilgili son sayılar, silahlı kuvvetlerdeki eksikliklerin boyutunu ortaya koyuyor ve Kramp-Karrenbauer’in hedefinin gerçekleştirilmesinin çok zor olacağını gösteriyor.

Almanya: İsrail'in Filistin topraklarındaki inşası uluslararası hukuka aykırı… Almanya Dışişleri Bakanlığı, "(İsrail'in) Yerleşim birimleri inşası Alman hükümeti açısından uluslararası hukuka aykırı, barış süreci olanağını etkiliyor ve müzakerelere dayalı iki devletli çözümü zorlaştırıyor" açıklamasında bulundu.

'Beyin ölümü' tartışması: NATO Genel Sekreteri, Macron’dan açıklama isteyecek… Emmanuel Macron'un 'beyin ölümü' çıkışıyla NATO içinde başlayan tartışma sürüyor. İttifak ülkelerin dışişleri bakanlarının yaptığı toplantının ardından açıklamalarda bulunan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, birliğin altını oyma çabalarına karşı uyardı. Gazetecilere açıklama yapan Stoltenberg, “Önümüzdeki hafta Paris’e gideceğim ve bu konuları Macron ile tartışmayı istiyorum. Bence herhangi bir farklılığa işaret etmenin en iyi yolu oturup onları konuşmak, mesajları ve motivasyonları tamamen anlamaktır. Benim mesajım şu; NATO uyum sağlıyor, NATO çevik, NATO yanıt veriyor” dedi.

Türkiye'den sınır dışı edilen IŞİD'li kadınlar Hollanda'da gözaltına alındı… Hollanda Savcılığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Suriye'den Türkiye'ye geçen ve sınır dışı edilen iki IŞİD'li kadın militanın salı akşamı Amsterdam Schiphol Havalimanı'nda gözaltına alındığı belirtildi.  Açıklamada, 3 ve 4 yaşlarında çocuğu bulunan 25 yaşındaki IŞİD'li kadının ekim sonunda Hollanda'nın Ankara Büyükelçiliğine başvurduğu, diğer kadının ise ocak 2018'de Türkiye'de gözaltına alındığı bilgisi paylaşıldı.

BM Raporu: ABD 103 bin çocuğu göçmenlik nedeniyle gözaltında tutuyor… Birleşmiş Milletler (BM), Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) 100 binden fazla çocuğun göçmenlik nedeniyle gözaltında tutulduğunu ve bunun uluslararası hukuka aykırı olduğunu açıkladı. Manfred Novak'ın BM için hazırladığı Özgürlükten Mahrum Bırakılmış Çocuklar üzerine yapılan küresel çalışmada yer alan bu rakam, ABD sınırına yanlarında bir yetişkin olmaksızın gelen çocuklardan oluşuyor.

RUSYA

Rus senatörden TSK’nın Suriye’de harekata yeniden başlama olasılığıyla ilgili açıklama: Türkiye ikna edilmeli… Rus Senatör Vladimir Cabarov, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde operasyona başlama olasılığının müzakerelere konu olmasını, müzakerelerde Ankara’nın Kürt grupların güvenli bölgeden çekileceğine dair ikna edilmesi gerektiğini ifade etti.

Rusya: Çavuşoğlu’nun Suriye’deki sözlerimizi tutmadığımız açıklamasını şaşkınlıkla karşıladık… Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, “Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Rusya’nın sözlerini tutmadığı ve Suriye’nin kuzeyinde yeni bir askeri operasyona başlayabilecekleri tehdidini şaşkınlıkla karşıladık. Askeri eylemlerin başlaması yönünde çağrı içeren bu açıklamalar yalnızca Suriye’nin kuzeyindeki durumun gerginleşmesine yol açar. Rusya ve Türkiye liderlerinin imzaladığı ortak mutabakatta öngörülen istikrara değil” ifadelerini kullandı.

Rus Dışişleri: ABD’nin kararı Filistin-İsrail ilişkilerinde gerginliğe yol açıyor… Bakanlıktan yapılan açıklamada, ABD’nin İsrail'in Batı Şeria'da inşa ettiği ‘Yahudi yerleşimlerinin yasadışı olmadıkları’ yönündeki kararının Filistin-İsrail ilişkilerinde gerginliğe yol açacağı belirtildi. Açıklamada, “Washington’un bu kararını, Filistin-İsrail ilişkilerindeki gerginliği daha da ağırlaştıracak olan Ortadoğu çözümünün uluslararası yasal altyapısını kırmaya yönelik bir başka adımı olarak değerlendiriyoruz” ifadelerine yer verildi.

ASYA – PASİFİK

Hong Kong Polytechnic Üniversitesi'ndeki 400 protestocu gözaltına alındı… Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi'nde göstericilerin işgalini sürdürdüğü Polytechnic Üniversitesi'nden çıkan 600 protestocudan 400'ü gözaltına alındı. 

RFA: Doğu Türkistanlı kadınlar, Çinli erkek görevlilerle yatağını paylaşmaya zorlanıyor… Eşleri toplama kampına ya da cezaevine gönderilen Doğu Türkistanlı kadınların, evlerini kontrole gelen Çinli 'görevli' erkeklerle düzenli olarak aynı yatağı paylaşmaya zorlandıkları ileri sürüldü. RFA Uygur servisinin haberine göre, Çin yönetiminin 'kültürel değişim' ve 'kardeş aile' uygulaması kapsamında Çin Komünist Partisi üyesi görevliler, Uygurların ve diğer Müslüman azınlıkların evlerini denetlemeye gidiyor.
 Eşleri toplama kampına ya da cezaevine gönderilen Doğu Türkistanlı kadınların, evlerini kontrole gelen Çinli 'görevli' erkeklerle düzenli olarak aynı yatağı paylaşmaya zorlandıkları ileri sürüldü. RFA Uygur servisinin haberine göre, Çin yönetiminin 'kültürel değişim' ve 'kardeş aile' uygulaması kapsamında Çin Komünist Partisi üyesi görevliler, Uygurların ve diğer Müslüman azınlıkların evlerini denetlemeye gidiyor. Çoğunluğu Han Çinli erkeklerden oluşan, sayıları 1 milyonu aşan 'görevliler' düzenli olarak aileleri ziyaret ederek ayda en az 8 gün bu evlerde sabahlıyor. İnsan hakları örgütleri, ailelerin ziyaretlere rıza gösterip göstermediğine bakılmadığını belirtiyor. ÇKP Sincan Uygur Özerk Bölgesi Komitesi’nin resmi yayın organı "Sincan Günlüğü" gazetesinin haberine göre, geçen yılın 11 ayında toplam 1 milyon 120 bin resmi görevli bölgedeki her etnik kökenden 1 milyon 690 bin ailenin evlerinde kaldı. Söz konusu görevlilerin kaldıkları evlerdeki ailelerle "yemeklerini paylaştıkları, bayramları birlikte kutladıkları, çocukların ev ödevlerine yardım ettikleri, dostlukları geliştirdikleri, 'Ulusal Birlik ve Aile' duygusunu teşvik ettikleri, aileleri başkent Urumçi'ye eğlenmeye götürdükleri" belirtildi.

DOĞU AKDENİZ – KIBRIS

Kıbrıs, Batı ile Türkiye arasında bir jeopolitik kavga alanı’… Türkiye ve Kuzey Kıbrıs’ın Doğu Akdeniz'de uluslararası hukuktan doğan haklarını masaya yatırmayı amaçlayan ‘Değişen Dünya Düzeni: Doğu Akdeniz'de Mavi Savaşlar Uluslararası Konferansı’nda konuşan dış politika uzmanı Barış Hasan, Doğu Akdeniz’in Batı ile Türkiye arasında bir jeopolitik kavga alanı olduğuna işaret etti. Girne’de Kıbrıs Bahçeşehir Üniversitesi ev sahipliğindeki panelde konuşan
Hasan, “1980’lerde Yunanistan’ın oluşturduğu stratejiler bugün hala güçlü bir şekilde geçerliliğini koruyor. 1980’lerde temeli atılan doktrinde Türkiye ortak ‘düşman’ olarak belirlendi. Yunanistan için doğudan gelen tehdit Türkiye, Kıbrıs Rumları için ise adayı ‘işgal etmiş’ bir Türkiye ortak düşman olarak belirlendi. Neohelenizm, uluslararası anlamda meşrulaştırıldı. Şimdi biz Doğu Akdeniz’de uluslararası anlamda meşrulaştırılmış bir neohelenizmle karşı karşıyayız. Doğu Akdeniz’de Yunanistan ve Batı’nın stratejilerini bu anlamda okumalıyız. Biz esasında bugün Kıbrıs’ta toplumlararası görüşmeler yapılırken aslında altına neohelenizm ile temeli atılmış bir Batı stratejisi ile karşı karşıyayız. Burada sadece toplumlararası müzakereler yapılmıyor, bence daha yukarıdan Batı ile Türkiye arasında jeopolitik yönelik bir kavga yürütülmesi söz konusu” ifadelerini kullandı.

Enosis fikrinin 1930’lu yıllara dayandığını aktaran Hasan “1930’lar ile 1960’lar arasında Enosis planının gerçekleşmemesinden dolayı, ülkü ile jeopolitik gerçeklik arasındaki uçurum Kıbrıs’a gelenler ile Yunanistan’daki yönetici elit arasında bir gerilimi ortaya çıkardı. Siyasal alanda Enosis’in gerçek olmayacağını anladıkları zaman Makarios adaya döndü. Döndüğünde artık bu işi isyan ile çözmeye çalışıyor. Yani biz Enosis’in mücadelesini 50’lilerde paramiliterleşmeye başladığını görüyoruz. Daha önce altyapısı oluşturulmuş EOKA’yı kurdular, silahlı mücadeleye başladılar. EOKA’nın mücadelesini İngiliz emperyalizmine karşı başlatıldığı yanılgısı var. EOKA’nın çıkış noktası, emperyalizmle soslandırılmış ama adanın helenleştirilmesine yönelik bir mücadeledir” dedi.

1959’da Zürih ve Londra Anlaşmaları ile Kıbrıs Cumhuriyeti ortaya çıktığını hatırlatan Hasan “Kıbrıs Cumhuriyeti aslında Enosis’e meydan okumadır. Enosis’in önüne üç önemli engel çıktı. 1960’a kadar Kıbrıs Türklerinin varlığını hiçbir şekilde kabul etmediler. Kıbrıs Türklerini ev sahibi olarak görmediler. Türkiye’nin Kıbrıs’a siyasal anlamda müdahil olabileceğini ön göremediler. Kıbrıs Cumhuriyeti ile, Kıbrıs Türkleri siyasal bir varlık olarak ortaya çıktı. Türkiye ise garantör bir devlet olarak ortaya çıktı. Cumhuriyetin varlığı Enosis’i engelleyen bir unsur olarak ortaya çıktı” diye devam etti.

1974’te Türkiye’nin müdahalesinin getirdiği sonuçların tarihsel olarak bölünmenin bir tescili olduğuna değinen Hasan “Bu, coğrafi olarak ayrı iki siyasal bandın oluşturulmasıdır. Rumlar, 1974’ten sonra Kıbrıs Cumhuriyeti’ni hatırladılar. O güne kadar çok umurlarında olmadı. Kıbrıs Cumhuriyeti’ne olan ‘sevdalarını’ şöyle yanlış bir şekilde kurguladılar. ‘Türk işgalinden kurtulmak saiki’ üzerine inşa etmeye başladılar Kıbrıs’taki helenizmi. Bu, helenizmi Türk işgalinden kurtulma üzerine kurarsanız doğal olarak buradaki Kıbrıs Türk varlığını dışlamak zorunda kalırsınız, sorununu yarattı. Doğal olarak Kıbrıs Türklerini o ‘Türk işgalinin’ bir unsuru olarak konumlandırırsınız. Kaçınılmaz bir şekilde dışladılar. Bütün olanlara rağmen Türkiye süreci iyi yönetti ve süreç sonunda bağımsız bir Türk devletinin ortaya çıkmasını tetikledi” diye ekledi.

TÜRKİYE

İçişleri Bakanlığı: 8 günde 15 yabancı terörist savaşçı ülkelerine gönderildi… İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "Biz kimsenin DEAŞ oteli değiliz. DEAŞ'lıları ülkelerine göndereceğiz" açıklamalarının ardından yabancı terörist savaşçıların (YTS) ülkelerine sınır dışı edilme işlemleri başladı. Bu kapsamda 11-19 Kasım tarihleri arasında 10 Alman, bir Danimarkalı, bir İngiliz, bir ABD'li ve 2 Hollandalı Türkiye'den sınır dışı edildi. Suriye'de yakalanan YTS'lerin uyruk tespit çalışmaları tamamlanırken, detaylı mülakatları yüzde 90 sonuçlandırılarak, ilgili ülkelerle temas kuruldu. AA'nın aktardığı habere göre, Türkiye'ye yasa dışı yollarla giren veya yasal giriş yapıp zamanla yasa dışı hale gelen yabancıların sınır dışı işlemleri tamamlanıncaya kadar idari makamların kararıyla zorunlu olarak tutuldukları geri gönderme merkezlerinde halen 36 uyruk, bir vatansız ile 2 de uyruk tespit çalışmaları süren 944 yabancı terörist savaşçı bulunuyor.

Bartın’da kaybolan astsubayın cenazesine ulaşıldı… Bartın'da dalış eğitimi sırasında denizde kaybolan astsubayın cansız bedeni bulundu.

Pençe-3 Harekatı Devam Ediyor…  Irak’ın kuzeyinde devam eden Pençe-3 Harekatı kapsamında Haftanin bölgesindeki hava destekli operasyonda 10 PKK’lı terörist etkisiz hale getirildi.

Greenpeace’den İstanbul Uyarısı… Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Onur Akgül: “İstanbul'da yaşadığımız bu güneşli günler hiç doğal değil. Kasım ayının bu anormal sıcağı, insan faaliyetiyle derinleşen iklim değişikliğinden kaynaklanıyor.“

PKK Tel Abyad’da Sivilleri Vurdu… MSB: "Terör örgütü PKK/YPG Tel Abyad'ın Curn köyüne attığı havanlarla okulu vurdu. 3 masum sivil öldü, çocuklarla birlikte 8 sivil yaralandı.”

ABD

Beyaz Saray uzmanı: Ukrayna bana savunma bakanlığı görevini teklif etti… Alexander Vindman, Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi’nin eski Sekreteri Aleksandr Danilyuk’un kendisine birkaç kez savunma bakanlığı görevini üstlenmesini teklif ettiğini belirtti. Ukrayna’da doğan ABD vatandaşı Vindman, ABD ordusunda yarbay olarak görev yapıyor ve aynı zamanda Beyaz Saray’ın 'Ukrayna' uzmanı. Vindman’ın Kongre’deki oturum sırasında yaptığı açıklamaya göre, 'Rusça, Ukraynaca ve biraz İngilizce' biliyor. Kongre’de, Trump’ın azil soruşturmasıyla ilgili yapılan oturumda konuşan Vindman, Danilyuk’un ona üçü Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in yemin töreni sırasında olmak üzere 'birkaç kez' Ukrayna Savunma Bakanlığı görevini üstlenmesini teklif ettiğini söyledi. Bu teklifleri 'komik' bulduğunu ve tasvip etmediğini dile getiren Vindman, “Her defasında reddettim” dedi. “Bu büyük bir onur ama ben Amerikalıyım. Buraya bebekken geldim” diyen Vindman, “Hemen bu teklifleri geri çevirdim ve hiç düşünmedim. Genel olarak tüm bu durum komik” diye ekledi. Vindman, daha önce Trump ve Zelenskiy arasında temmuz ayında gerçekleşen görüşmenin 'yersiz' olarak gördüğünü söylemişti. 

Beyaz Saray'dan Afganistan'a rehine teşekkürü… Beyaz Saray Sözcülüğünden yapılan açıklamada, "ABD, Taliban'ın rehin tuttuğu profesörler Kevin King ve Timothy Weeks'in salıverilmesini olumlu karşılıyor" ifadesine yer verildi. King ve Weeks'in bugün salıverildiğine ve ABD hükümetinden tıbbi bakım ile diğer destekleri aldığına işaret edilen açıklamada, "Rehin tutuldukları dönemde önemli zorluklara göğüs geren her iki kişinin de bir an önce eski sağlıklarına dönmesi ve yakın zamanda sevdikleri ile kavuşmalarını temenni ediyoruz" ifadesi kullanıldı. Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani'nin barış için birçok adım attığı vurgulanan açıklamada, "Afgan hükümetine, rehinelerin salıverilmesini mümkün kılan ortaklığımız için attığı adımlardan dolayı teşekkür ediyoruz" değerlendirmesinde bulunuldu. ABD Başkanı Donald Trump'ın en önemli önceliğinin Amerikan vatandaşlarının emniyeti ve güvenliği olduğunun vurgulandığı açıklamada, şunlar kaydedildi: "Trump yönetimi, esir tutulan Amerikalıların ve müttefik ülkelerimizin vatandaşlarının özgürlüğü için yorulmadan çalışmayı sürdürmektedir. Trump yönetimi, bir taraftan barış için çaba gösterirken diğer taraftan da Afganistan'ın bir daha asla ABD'ye ya da müttefiklerimize terör saldırısı düzenleyememesini sağlamak için çalışmaktadır".

Ani hastane ziyaretiyle kabine toplantısı arasında 3 gün ortadan kaybolan Trump'ın sağlığı, spekülasyon konusu… ABD Başkanı Donald Trump'ın 16 Kasım'da önceden açıklanmamış bir hastane ziyareti gerçekleştirmesinin ardından gözden kaybolması ve ancak üç gün sonra, yani bugün ortaya çıkması spekülasyonlara yol açtı.  ABD Başkanı'nın Resmi Doktoru Sean Conley'in 'rutin check-up' açıklaması, kamuoyunu ikna etmiş gözükmedi. Önceden açıklanmamış bir hastane ziyareti gerçekleştiren ve ardından üç gün ortadan kaybolan ABD Başkanı Donald Trump, sağlığı hakkında başlayan spekülasyonlar nedeniyle medyayı suçladı. Trump, “Bu insanlar gerçekten hasta” dedi.

 

 

 

 

 

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

  II.Mahmut, Vakay-ı Hayriye adıyla, Aksaray-Et Meydanı’ndaki yeniçeri kışlaları top ateşine tutularak 6.000'den fazla yeniçeri öldürülmüş ve isyana katılan yobaz takımı tutuklanmıştır. Askeri kuvveti çok zayıflayan Osmanlı’nın Donanması 1827’de Navarin’de sonra Sinop Limanında yakılınca Osmanlını...

Error: No articles to display