SDG içindeki Arap aşiret milisleri ile ilişkilerin YPG tarafından yeniden ele alındığını ifade eden kaynaklar, YPG’nin Deyrizor ve Rakka vilayetlerinden potansiyel savaşçı Arap gençlerini DEAŞ şüphesi ile tutuklayarak aşiretleri sıkıştırdığı vurgulandı.

Kaynaklar, Şam rejimi ile Moskova sayesinde müzakereler açıp kapatan YPG’nin İran karşısındaki tavrının örgütü büyük ölçüde İran etkisi altında bulunan Irak’tan yönlendiren Kandil nedeniyle belirsiz bir çizgide tuttuğunu, aynı belirsizliğin Türkiye’ye karşı konumlanırken Şam ile şekillenen ilişkide de kendisini gösterdiğini söyledi. Fırat’ın doğusunda bulunan YPG/PKK içindeki kaynaklar Kandil ile Haseke arasındaki bir tartışma süreci yaşandığını ve YPG’nin bölünebileceğini iddia ediyor.

Terör örgütü PKK’nın İran ile ilişkisini bozmak istemediği için YPG’nin konumlanışına müdahale ettiğini iddia eden kaynaklar, Suriyeli örgüt yöneticileri ile Kandil arasında hem İran, hem Rusya desteğindeki Şam yönetimi hem de Türkiye ile aynı anda mücadele konusunda anlaşmazlık olduğunu belirtti.

ABD, SDG'ye Fırat’ın doğusunda tekrar birlikte çalışma çağrısı yaptı

ABD, Fırat'ın doğusundaki nüfuzunu yeniden tesis etme çabalarının bir parçası olarak daha önce birlikte çalıştığı yüzlerce SDG üyesini bölgedeki faaliyetleri devam ettirmeye davet etti.

Türkiye ise ABD’nin bu tavrını, bu unsurları Fırat'ın doğusundaki Türkiye-Suriye sınır bölgelerinden uzak tutmak ve Soçi Anlaşması uyarınca düzenlenen Türk-Rus ortak askeri devriyelerini kolaylaştırmak amaçlı olduğunu belirtti.

Yüzlerce SDG unsuru ABD’nin bu çağrısına karşılık vererek, başta lojistik açıdan olmak üzere ABD güçleriyle yeniden çalışmak için Deyrizor ve Haseke'deki ABD askeri üslerine gittiklerini belirttiler.

Türk ve Rus Birlikleri Ortak Devriyelere Devam Ediyor

Öte yandan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nden (SOHR) yapılan açıklamada, Rus birliklerinin Haseke’nin kuzey kırsalındaki Derbesiye - Rasulayn - Ebu Rasin yollarının kesiştiği Um Aşbe köyünde Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile ortak bir askeri nokta kurmaya hazırlandığı ifade edildi.

Suriye resmi haber ajansı SANA ise, geçtiğimiz Çarşamba günü, TSK’nın Haseke’nin kuzey kırsalındaki Rasulayn ilçesinin güneyinde bulunan Davudiye köyünde büyük bir askeri nokta kurmak için hazırlıklar yaptığını ve söz konusu noktaya askeri araçlar gönderdiğini bildirdi. Bununla birlikte Türkiye ve Rusya imzaladıkları anlaşma uyarınca, sonuncusu geçtiğimiz Cuma günü Haseke kırsalındaki petrol kuyularının yakınlarında olmak üzere bir dizi devriye gerçekleştirdiler.

Değerlendirme:

Tüm dünyayı kasıp kavuran Covid-19 salgını her ne kadar yıllardır sürmekte olan Suriye iç savaşında görece bir durulmaya sebep olduysa da çatışmaların tamamen kesilmediğini söylemek gerekmektedir. Bölge üzerinde etkin rol oynayan Türkiye, Rusya, İran ve ABD ise kendi sınırları içerisinde salgından etkilenen ülkeler arasında bulunmaktadır. Bu ülkeler her ne kadar sınırları içerisinde Covid-19 ile mücadele ediyor olsalar da bölgede yürüttükleri faaliyetleri hız kestirmeden devam etmektedirler. Salgın nedeniyle bölgedeki çatışmaların hafiflemiş olması da bu ülkelerin sahadaki etkinliklerini artırmaya yönelik çabalarını ilerletme konusunda tetikleyici olabilir.
Türkiye ve Rusya var olan faaliyetlerini aynı düzende devam ettirmektedir. Özellikle ortak devriyeler mümkün mertebe kesinti olmadan devam etmektedir. Fakat ABD’nin bölgedeki etkinliğini artırma çabası bu açıdan bir örnek teşkil edebilir.

Kaynak: aawsat.com