Suriye Özür Dilemezse…

Yazan  25 Haziran 2012

"… Suriye Ordusu'nun kava sahasını 1 kilometre ihlal ettiği iddiası ile ki, bu ihlal ancak 2-3 saniye sürmüş olabilir, Türk eğitim uçağına uyarmadan, karşı uçak kaldırmadan saldırmasıTürkiye'nin kabul edebileceği bir husus değildir. Özür ve tazminat ile bu konunun kapatılması Türkiye'nin caydırıcılığına son verecektir."

 

" … Türkiye Suriye'nin bu saldırısına savaş açarak mı cevap vermelidir. Tabii ki,hayır.Öte yandan sınırlı bir hava operasyonu ile Suriye'nin Türk uçağını düşüren bataryaların vurulması ve imha edilmesi içinden geçtiğimiz süreçte Suriye'nin savaş ilanı ile cevap vereceği biradım olmayacaktır. Suriye rejimi Türk saldırısını büyütmeden kapatacaktır. Suriye'ye destek veren Rusya ve İran'da konunun büyümesinden bir çıkar sahibi olmayacaklardır."

 

"AKP Hükümeti şimdi çok önemli bir karar vermek zorundadır. Ankara, Şam'ın bu adımına savaş çıkarmayacak ancak Şam'ı yaptığına pişman edecek ve Türkiye'nin caydırıcılığını tekrar tesis edecek bir cevap geliştirmek zorundadır. Bundan sonra Şam'ın özür dilemesi ve tazminat ödemesi Ankara için yeterli olmamalıdır."

 

"Bu notada yapılması gereken silahsız bir eğitim uçağını düşürmesinin bedelinin uçağımızı düşüren hava bataryalarının Türk Hava Kuvvetleri tarafından bombalanması ve imha edilmesidir. Bu adım dışında hiçbir şey Türkiye'nin bölgede caydırıcılığını tesis edemez."

Yukarıdaki sözler 21. Yüzyıl Türkiye EnstitüsüBaşkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ'ın 23 Haziran 2012'de 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü internet sitesinde yer alan "Suriye İle Savaşa Karşı Olmak ve Suriye'den Hesap Sormak"[1] ve "Bundan Sonra Suriye Meselesi"[2] adlı iki yazısından alınmıştır.

Özdağ'ın bu yazılarının ardından ulusal basında askeri kaynaklara dayandırılan haberlerde Suriye'nin özür dilememesi ve tazminat ödememesi halinde Türkiye'nin uluslar arası hukuktan doğan "karşılıklılık" hakkı çerçevesinde Türk jetinin düşüren hava savunma bataryalarının imhasının gündeme alınabileceği[3] ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere Özdağ'ın öngörüleri Genelkurmay tarafından da incelenmekte ve masada tutulmaktadır.

Özdağ, bu olayın özür ve tazminat ile kapatılmasının Türkiye'nin caydırıcılığını aşındıracağına inanmaktadır. Suriye'ye karşı yapılacak sınırlı bir hava operasyonu için NATO desteğine ihtiyaç duyulmadığı ve böyle bir operasyona Suriye'nin savaş ilanı ile cevap vereceğini ifade etmektedir.

Suriye'nin bundan sonra Türkiye ile yaşanan krizi tırmandırması Suriye için rasyonel bir tavır olmayacaktır. Zaten hem içerden hem dışarıdan baskıyı üzerinde hisseden Esad yönetimi Türkiye ile yaşanan krizi tırmandırmak istemeyecektir. Ancak dışarıya kırılgan bir görüntü vermek istemeyen Esad özür ve tazminat konusunda isteksiz bir tavır izleyebilir. Zaten henüz Suriye yönetimi bir özür dilememiş; yalnızca üzüntülerini dile getirmiştir. Ayrıca Türkiye'yi krizi yükseltmeye çalışmak ve gerçek olmayan açıklamalar yapmakla suçlamaktan da geri kalmamıştır. Türkiye'nin hangi adımları izleyeceği; Prof. Dr. Ümit Özdağ'ın önerdiği gibi bir karşılık mı vereceği yoksa nota vermek, tedbir kararları açıklamak, bölgesel ve uluslararası örgütler kapsamında çözüm arayışları gibi tedbirlerle sınırlı kalacağı önümüzdeki süreç gösterecektir. Ancak Mavi Marmara, Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile yaşanan sondaj krizi ve Suriye'nin bu son saldırısıDoğu Akdeniz bölgesindeki zafiyete işaret etmektedir ve Türkiye bu konuda da tedbirler almalıdır.

 


 

[1] Prof. Dr. Ümit Özdağ, " Suriye İle Savaşa Karşı Olmak ve Suriye'den Hesap Sormak", 23 Haziran 2012, http://www.21yyte.org/tr/yazi6649-Suriye_Ile_Savasa_Karsi_Olmak_ve_Suriyeden_Hesap_Sormak.html

[2] Prof. Dr. Ümit Özdağ, "Bundan Sonra Suriye Meselesi", 23 Haziran 2012, http://www.21yyte.org/tr/yazi6648-BUNDAN_SONRA_SURIYE_MESELESI.html

[3] "Hava Savuma Bataryaları Vurulabilecek" Milliyet Gazetesi, 25 Haziran 2012

 

Sibel Kalemdaroğlu

sibelkalemdaroglu@gmail.com

Uzmanlık Alanları

Ortadoğu, Ortadoğu siyasi tarihi, Körfez ülkeleri

Biyografi

Sibel Kalemdaroğlu 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü’nde Ortadoğu ve Afrika Araştırmaları Merkezi’nde Araştırmacı olarak görev yapmaktadır.

İlköğretimin Arı Koleji, orta ve lise eğitimini TED Ankara Koleji’nde tamamladıktan sonra 1998 senesinde Bilkent Üniversitesi’ndeki lisans eğitimine başlamıştır. Uluslararası İlişkiler alanında lisans diplomasını 2003 senesinde aldıktan sonra Marka ve Patent vekili olarak çalışan Kalemdaroğlu 2010 yılından bu yana düşünce kuruluşlarında çalışmaktadır. 2012 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden yüksek lisans diplomasını aldıktan sonra yine aynı sene içinde Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde doktora çalışmalarına başlamıştır.

2011 Haziran ayından bu yana 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü’ndeki görevine başlamıştır. Kalemdaroğlu’nun bazı makaleleri 21. Yüzyıl internet sitesi ve Dergisi’nde yer almaktadır.

Yabancı Diller

İngilizce KPDS : 90

Almanca (Başlangıc seviyesi)

İtalyanca (Başlangıç seviyesi)

Arapça (Başlangıç Seviyesi)

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

  II.Mahmut, Vakay-ı Hayriye adıyla, Aksaray-Et Meydanı’ndaki yeniçeri kışlaları top ateşine tutularak 6.000'den fazla yeniçeri öldürülmüş ve isyana katılan yobaz takımı tutuklanmıştır. Askeri kuvveti çok zayıflayan Osmanlı’nın Donanması 1827’de Navarin’de sonra Sinop Limanında yakılınca Osmanlını...

Error: No articles to display