Sonunda söyleyeceğimiz baştan söyleyelim. Türk medyasında yazılıp çizildiği gibi, uzman yorumcuların ballandıra ballandıra anlattığının aksine Soçi’de ne başarı var ne de kısa vadede çözüm umudu.
Genel Durum
Fırat Nehrinin batısında terör örgütlerinin ve muhalif grupların kontrolü altında kalan son bölge olan İdlib’de konuşlu silahlı gruplar arasında 2019 yılının ilk günlerinden itibaren şiddetli çatışmalar yaşandı. İdlib’de yaşanan çatışmalar sonucunda;
Trump’ın Golan Açıklaması, Yeni Bir Gerilimin İşaret Fişeği
ABD Başkanı Donald J.Trump, 1967 yılından beri İsrail’in işgali altında bulunan Suriye’nin Golan Tepeleri ile ilgili olarak; “...Golan Tepeleri üzerindeki İsrail egemenliğinin tam olarak tanınmasının zamanı geldi” açıklamasıyla, Ortadoğu’da yeni bir gerilimin işaret fişeğini ateşlemiştir.
Trump 19 Aralık 2018’de IŞİD yendik, Suriye’den askerlerimizi çekiyorum dedi. Sızdırılan haberlerde saatlerden günlerden bahsediliyordu. Biz de daha o ilk saatlerde “bu bir yalan, psikolojik operasyon, çekilme yok olsa olsa bir sonraki safhaya yönelik yeniden konuşlanma yapacaklar” dedik.
Tel-Rıfat’dan Saldırıların Yoğunlaşması Dikkat Çekici
Türkiye’de işler iyi gitmiyor.
İdlib bölgesi Fırat Nehri batısında kalan en problemli ve karmaşık sahalardan birisi olma özelliğini koruyor. Bölgede çok sayıda silahlı grubun mevcut olması, İdlib’deki gözlem noktalarımızın yarattığı hassasiyet, HTŞ’nin sene başından itibaren beklenenin aksine alan genişletmesi, Suriye Rejiminin bölgede sürdürdüğü topçu atışları ve hava harekâtları, muhalif grupların rejime ait üs bölgeleri ve Rus askeri üslerine saldırı düzenlemesi, bölgede yaşayan sivillerin kuzeye yani Türkiye sınırına doğru hareketlenmesi gibi hususlar İdlib sorunsalının uzun bir süre daha devam edeceğine işaret ediyor.
Son haftalarda özellikle 12 Temmuz’da ilk parti S400’lerin Türkiye’ye teslimatından sonra S400’ler gündemden düşerken Suriye kuzeyinde güvenli bölge konusu gündemde zirve yaptı.
Sorunun, krizin, kavramların, tehditlerin tanımında mutabık olamadığımız ABD ile Suriye kuzeyinde güvenli bölge tesisinde birlikte çalışmak için mutabık kaldık, ortak harekat merkezi kuruyoruz. Müthiş!
Prof.Dr. Alaeddin Yalçınkaya - 29 Haziran 2022
Güç odaklarının bir kısmı dünyayı yangın yerine çevirmeye çalışırken diğer bir kısmının günü kurtarma, koltuğunu koruma, servetini güvenli köşelere aktarma telaşları karşısında Türk dünyasındaki sevindirici gelişmeleri paylaşmaya sıra gelmemektedir.
Barış Yüksel - 23 Haziran 2022
Tarihsel açıdan bakıldığında iklim değişiklikleri dünyamızın birçok coğrafyasında toplu göçler gibi nedenlere bağlı olarak insan, bitki ve hayvan popülasyonunu önemli ölçüde değiştirmiştir.
Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu - 23 Haziran 2022
Türkiye derinleşen, derinleştikçe köklenen bir ekonomik krizin tam ortasında. Ekonomik kriz, toplumsal dengeleri bozuyor ve barışı tehdit ediyor. Ya siyasi sonuçları?
Batın Durmaz - 22 Haziran 2022
Çin Devlet Başkanı XiJinping, 7 Eylül 2013’te Kazakistan’da Nazarbayev Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada “İpek Yolu Ekonomik Kuşağı”nıninşa edilmesini teklif etmiştir[1]. Ekim 2013’te ise Endonezya’da Deniz İpek Yolu hakkında açıklamalarda bulunmuştur[2].