< < Putin Enerji Hatları Kontrolü İçin Suriye’de


Putin Enerji Hatları Kontrolü İçin Suriye’de

Yazan  20 Ekim 2015

Rusya resmi otoriteleri tarafından 30 Eylül tarihinde Rus askerlerinin ve uçaklarının Suriye’de oldukları ve yeni askeri üs inşa ettikleri duyurulduktan sonra ortaya bazı sorular çıktı; Rusya neden Suriye’de? Rusya kimleri vuruyor? Rusya, Suriye’de ne kadar kalacak? Orta Doğu’daki tüm dengeleri alt üst eden Suriye’deki Rus askeri varlığının tek açıklaması Esad’ın korunması veya Suriye’de aşırıcılar arasında çatışan Rus vatandaşlarının Rusya’ya yayılmasının önlenmesi olamaz. Her ne kadar bunlar da Rusya açısından geçerli sebepler olsa da, esas sebep Suriye’nin enerji hatlarının çıkış noktasında yer alması ve normalleşen İran ve IŞİD işgali altında olan Irak ile birlikte Rusya’nın geleceğe yönelik bir enerji ittifakı kurmasıdır.

Kırım’ın ilhakının ardından uluslararası yaptırımlar ve düşük petrol fiyatları nedeni ile ekonomisi olumsuz etkilenen Rusya’nın geleceğe çıkış yolu yine enerji olacaktır. Bu nedenle de Rusya’nın öncelikle petrol fiyatlarının artmasına ihtiyacı bulunmaktadır. Bilindiği üzere petrol fiyatlarının 50 doların altına düşmesinin en büyük sebebi Suudi Arabistan’ın kasti olarak sattığı petrolün fiyatını düşürmesidir. Her ne kadar hikayenin tamamı böyle olmasa da şimdilik burada bu kadarına değinilecektir. Son olarak Suudi Arabistan’ın, Rusya’nın kadim petrol pazarlarından birisi olan Polonya pazarına ucuz petrol satarak giriş yapması Rusya tarafının tepkisini çekti. Bizzat Rosneft CEO’su Igor Sechin, Suudilerin Polonya pazarına girmelerinden dolayı itirazlarını belirtti. Ancak resmin öbür tarafına bakıldığında ise Ruslar da Suudilerin Çin pazarını ele geçirmek üzereler. İlk defa 2015 Mayıs ayında Ruslar Çin’e Suudilerden daha fazla petrol sattılar ve Suudilerin karşısında büyük bir rakip olarak ortaya çıktılar.[1] Buna ilave olarak Rusya ve Çin enerji işbirliği anlaşmaları giderek devam ediyor. Dolayısıyla Ruslar Suudilerden, Suudiler de Ruslardan rahatsız.   

2013 yılı Aralık Rus Soyuzneftegaz şirketi 25 yıl boyunca Suriye’nin offshore kıyılarında keşif, arama, geliştirme ve üretim anlaşmasını imzaladı Arap Baharından önce de Suriye’de bulunan ama çalışmalarına ara vermek zorunda kalan Soyuzneftegaz şirketinin 25 yıllık bir arama izni elde etmesi Rusya’nın bölgeden kolay kolay çekilmeyi planlamadığı anlamına gelmektedir. Anlaşma sırasında açıklamada bulunan Suriye Petrol Bakanı anlaşma ile ilgili bilgiler verdikten sonra bir başka meselenin de altını çizdi: İsyancı grupların ülkenin doğusundaki petrol alt yapısına zarar vermeleri ve Türkiye’ye kaçak petrol satarak kendilerine gelir ettikleri konuları.[2] Ancak Rus askerlerinin Suriye’ye çıkmasının ve hava harekatlarına başlamalarının ardından Soyuzneftegaz Suriye’deki çalışmalarını güvenliksiz ortam nedeniyle durdurduğunu açıkladı. Soyuzneftegaz sadece Suriye’nin kıyılarında olan çalışmalarını durdurmakla kalmayıp, daha önce de Suriye’deki lisans sahibi oldukları Blok 12 ve Blok 26’da çalışmalarını durdurmak zorunda kalmıştı.[3] Blok 26 ise hemen Türkiye sınırının altında Kamışlı’nın doğusunda bulunmaktadır.

 

Harita 1: Suriye’de Blok 26 ve Rezervleri

 

Kaynak: http://www.gulfsands.com/s/Syria.asp

 

Harita 2:Blok 26’ın Kürt güçleri altında olduğunu gösteren harita

Kaynak: http://iswresearch.blogspot.com/search/label/Syria

 

Peki bu ne anlama gelmektedir? Rusya’nın kolay kolay Soyuzneftegaz’ın sahip olduğu kaynakları başkasına bedelsiz bırakma ihtimali oldukça düşük. Öyleyse Putin’in “şu anda IŞİD’le sadece Suriye ordusu ve Kürt güçleri çarpışıyor” sözü Rusya’nın Kürtlerle ittifak kurduğu anlamına gelmez. Henüz sıra Kürtlerin elinde bulunan Blok 26’ya gelmedi ama gelecek.

Rusya, Suriye üzerinde adeta bir Şii ittifakı kuruyor ve bunu enerji hatlarına bağlamayı umuyor.[4] IŞİD, hem Suriye hem de Irak toprakları üzerinde kontrol sağladığı için ittifaka Irak da katıldı. Rusya’nın direkt Bağdat ile iletişimde olması ve askeri bir ittifak kurması, ileride Rusların Kürtler ile bir koridor anlaşması yapma olasılığını azaltır ama imkansız kılmaz. O nedenle Kürtlerin Suriye’nin kuzeyindeki yapılanması henüz amacından sapmış gözükmüyor. Rusya’nın ise nihai amacı, İran ve Irak’tan gelecek petrol ve boru hatlarının çıkış noktası olan Suriye’de hakimiyetini kurarak hem Suudi Arabistan ve Katar’ın Avrupa pazarına ulaşmasını engellemek hem de İran ile Avrupa pazarında rekabet yerine işbirliği sağlamak. Bu durumdan en çok etkilenecek ülkelerin başında da Türkiye gelmekte. İran-Irak-Suriye eğer istikrarlı bir ortam sağlayabilirlerse, İran’ın zaten Bağdat’a ulaşmış olan doğal gaz boru hattı, Suriye’nin Tartus limanına ulaştırılabilir. Boru hattının Suriye bölümünü inşa edecek ve hatta ortak olacak şirketin bir Rus şirketi olması da bu durumda şaşırtıcı olmaz.

 

Rusya için Suriye’nin enerji jeopolitiğini ele geçirmek neden önemli?

Uluslararası yaptırımlar sonucu 2015 yılında -3.2 küçülme beklenen Rus ekonomisi, enerji ihracatına olan bağımlılığı nedeni ile düşük petrol fiyatlarından ciddi anlamda zarar görmektedir. Öncelikle petrol fiyatlarının Rus ekonomisinin menfaati için yükselmesi gerekmektedir.

 

Tablo: Rusya mevcut ve olası petrol ve doğal gaz gelirleri 2013-2016

Milyar dolar

2013

2014

2015*

2016*

Petrol

283

269.8

160.6

173.8

Doğal gaz

67.2

55.2

42.9

47.7

Toplam

350.2

325

203.5

221.5

Kaynak: IMF Article IV Consultation Press Release and Staff Report, Ağustos 2015

*Tahmini

 

30 Eylül’de kesinleşen Suriye’deki askeri operasyonları neticesinde petrol fiyatlarında küçük de olsa bir hareketlenme oldu. Fiyatlar 50 dolara yaklaştı ancak Suudi Arabistan’ın ve ABD’nin müdahalesinin ardından tekrar 46 dolar seviyesine indi. Rus ekonomisinin önümüzdeki sene eksi vermemesi için IMF raporuna göre petrol fiyatlarının 2015 yılında ortalama 60 doların altına düşmemesi gerekiyor. Bu nedenle de Rusya denemeler yaparak petrol fiyatlarının nasıl bir ortamda artabileceğine dair yumuşak denemeler yapıyor. Ancak Rusya’nın Suriye operasyonun petrol fiyatlarını çok fazla etkilememesi ve Rusya’nın müttefiki olan İran ve Irak’ın da bu durumdan muzdarip olması nedeniyle her geçen gün petrol fiyatlarının artabilmesi için bir başka krizin çıkma olasılığı artıyor. Örneğin, Suudi Arabistan’da kritik bir petrol bölgesinde patlama, Hürmüz boğazında bir anlaşmazlık ya da Süveyş kanalında bir kaza gibi.

 

Şekil: Petrol Fiyatları 21 Eylül-19 Ekim 2015

Kaynak: Nasdaq, 19 Eki 2015,  http://www.nasdaq.com/markets/crude-oil.aspx?timeframe=1m

 

Rusya’nın IŞİD hedeflerini vurup vurmadığı tartışma konusu iken Rusya’nın Katar ve Suudi Arabistan destekli grupları onaylanmaktadır. Bunun da sebebi Rusya’nın bu iki ülkenin Suriye’deki uzantılarını temizlemek istemesidir. IŞİD ise önemli petrol sahalarını ve enerji tesislerini elinde tuttuğundan, Rusya için IŞİD, daha dikkatli halledilmesi gereken bir konudur.[5]

Batılı kaynaklara göre IŞİD, halen elinde tuttuğu petrol sahalarından günde yaklaşık 40 bin varil petrol üretmekte ve yıllık yaklaşık 500 milyon dolar gelir sağlamaktadır. IŞİD halen Suriye’nin elektriğini sağlayan tesisleri çalıştırmaktadır. Hatta tesislerin çalıştırılabilmesi için Suriye tarafından tesislere ödeme yapıldığı iddia edilmekte ve tesislerde eski çalışanlar zorla çalıştırılmaktadır.[6] Dolayısıyla Rusya, IŞİD’e karşı hava operasyonlarında dikkatli olmak zorundadır. IŞİD’ın elindeki elektrik tesislerinin çalışmaması halinde Rus askeri üssünün de elektriksiz kalma ihtimali bulunmaktadır. O nedenle Rusya, IŞİD’i tesislere mümkün olduğu kadar az zarar vererek bertaraf etmek zorundadır.

 

Harita 3: IŞİD’in Elindeki Enerji Tesisleri

Kaynak: Julian Robinson, “The Real Power Struggle in Syria: How Assad and ISIS Work TOgether to Provide Energy to the Country...With Terrified Staff Forced to Work in Islamist-Held Electricity Plants”, Daily Mail, 16 Ekim 2015, http://www.dailymail.co.uk/news/article-3275598/The-REAL-power-struggle-Syria-Assad-ISIS-work-provide-energy-country-terrified-staff-forced-work-Islamist-held-electricity-plants.html

 

Sonuç olarak Rusya’nın Suriye’de olmasının en önemli sebebi enerji meselesidir. Rusya bir yandan petrol fiyatlarının tekrardan yükselmesini sağlayacak ihtimalleri zorlarken, bunun en büyük sebebi olan Suudi Arabistan’ın da bütün planlarını bozmaktadır. Diğer yandan İran’a karşı uygulanan yaptırımların kaldırılması neticesinde, yakın zamanda İran enerji kaynakları Batı’ya doğru akmak için bir yol aramaya başlayacak. Bunun için ise iki yol bulunmaktadır: Birincisi Türkiye üzerinden ve ikincisi ise Irak ve Suriye üzerinden. Rusya şimdi dünyanın en büyük enerji kaynaklarına sahip ülkeler ile askeri bir işbirliği yaparak Suriye jeopolitiğini kontrol etme planları yapıyor. Böylelikle Orta Doğu ve Doğu Akdeniz’in yeni oyun kurucusu da her geçen gün Rusya oluyor ve üstelik bunu uluslararası yaptırımlar altında ve -3 küçülen ekonomisi ile yapıyor.

Not: Bu sırada ise muhtarlarla toplantılar devam ediyor.   

 


[1]Leonid Beshidsky, “Saudi Arabia’a Oil War With Russia”, Bloomberg View, 16 Ekim 2015, http://www.bloombergview.com/articles/2015-10-16/saudi-arabia-s-oil-war-with-russia

[2]Borzou Daraghi ve Henry Foy, “Russia Tightens Links to Bashar Al-Assad With Syria Energy Deal”, Financial Times, 26 Aralık 2013, http://www.ft.com/intl/cms/s/0/9e8040e0-6e3f-11e3-8dff-00144feabdc0.html#axzz3p2NGcB31

[3]Natalia Shurmina ve Anastasia Lyrchikova, “Russia’s Soyuzneftegaz Drops Plans For Offshore Oil and Gas Exploration in Syria”, Reuters, 29 Eylül 2015, http://www.reuters.com/article/2015/09/30/us-russia-syria-oil-idUSKCN0RU02V20150930

[4]Stephen Blank, “The Reak Reason Putin is Sending Troops to Syria”, Newsweek, 27 Eylül 2015, http://www.newsweek.com/real-reason-putin-sending-troops-syria-376682

[5]Alexander Temerko, “Putin’s Strikes are a Long-term Play for Higher Oil Prices”, The Guardian, 10 Ekim 2015, http://www.theguardian.com/world/2015/oct/10/putin-russia-syria-oil-prices

[6]RT, “Energy Makes Strange Bedfellows in Syria”, RT, 19 Ekim 2015, https://www.rt.com/business/319046-syria-islamic-state-is-energy/

Dr. Tuğçe Varol

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
Amerika Araştırmaları Merkezi Başkanı

 

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

2. Mahmut, Balkan isyanları, Rus baskısı ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa’yla uğraşırken yeniçeriler, her fırsatta ayaklanmaktaydı. 15-18 Kasım 1808’de Babıali’yi basan yeniçerilerle mücadele eden Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa mahzendeki barutları ateşleyerek içeri giren 600 yeniçeriyle beraber kendini h...

Error: No articles to display