Ve bunun adına da vergide bağış sistemi adını verirsiniz. İsterseniz konuyu biraz daha açalım: Bir gelir vergisi veya kurumlar vergisi mükellefi isterse vergisini devlete vermeyip, bünyesinde gıda bankacılığı bulunan derneklere, hem de isterse %100'ünü verebilir. Peki, kimdir bu dernekler? Veya hangi derneklerdir bunlar?
Bilirsiniz ki Emniyet müdürlükleri bünyesinde dernekler masası vardır …İçişleri Bakanlığından onaylanan dernekler; kurulduktan sonra Emniyet Müdürlükleri tarafından denetlenir…Bazı derneklere bünyelerinde "Gıda Bankacılığı" kurma izni verildi İçişleri Bakanlığı tarafından…Bunlar hangileri ?
DENİZ FENERİ DERNEĞİ
KİMSE YOK MU YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ
KEPEZ DENİZYILDIZI SOSYAL VE YARDIMLAŞMA DERNEĞİ…(Bu son dernek 17 Nisan 2005'te Emine Erdoğan tarafından açıldı…)
Dernekler ,vergi mükelleflerine giderler :Çoğu ,ödeyebilmekte zorlandıkları vergilerini devlet yerine bu derneklere vermiş gibi görünerek ;hem zekatlarını ödemiş ,öteki dünyayı da garanti altına almanın da mutluluğu içine girerler…Şimdi denir ki : Eee ne var bunda ?Esnaf yasa gereği ,devlete vereceği vergiyi derneklerin gıda bankasına ,erzak olarak ödemiyor mu ?
Farz edelim bir esnafın devlete 100 000 TL vergi borcu var…Bu yetkili derneklerden birisine gider ve 100 000 TL. bağış yapmış görünerek makbuzunu alır ve sonra dernek bu bağışın karşılığında o esnafa ; kömür,erzak,temizlik faturaları keser…Bu faturaları maliyeye ibraz eden esnaf vergisini ödemiş addedilir…Diyelim ki dernek 50 00TL. değerindeki eşyalara 100 000TL.'lik fatura kesmiş olsun…Vatandaşa verilen 100 000 TL.'lik bağış makbuzu karşılığında mükelleften 50 000 TL. alınmış olacak ve 50 000 TL. mükellefe kalmış olacak…Ödediği 50 000TL. ise sadaka ve zekat niteliği taşıyor denildiğinden dolayı da esnaf ;öteki dünyasını da kurtarmış olacak ve hem de ödemesi gerekenin yarısını ödeyerek …
Ramazan çadırlarında milyonlara nasıl yemek dağıtıldığının; kömür, erzak ,temizlik malzemeleri dağıtımının hangi kaynaklardan aktarıldığı ortaya çıktı mı ? Bu erzaklar illerde valiliklere gönderiliyor ve valilik eliyle de dağıtımı yaptırılıyor…Denetleme de zaten bu yetkileri , bu derneklere veren iktidarda…Şimdi bir çok valinin "iktidarın il başkanı boşluğunu neden doldurduğunu " ve iktidarı başının "ben valilerimi muhalefete yedirmem" sözünü niye sarf ettiği anlaşıldı mı ?
Peki yerel bazda bu mübah(!) talanlar nasıl oluyor dersiniz ? Diyelim belediyeye ait bir arsa veya arsa niteliğine düşmüş bir yer satışa çıkarılacak :Önce o il belediyesi "sivil toplum örgütleri"nden fiyat alıyor …Diyelim ki STÖ ; bu yere o günün şartlarıyla 25-30 milyar TL. değer biçiyor…Sonra bu yer ,45 milyar TL. ye satılınca herkes ,mükemmel bir satış organizasyonu yapıldığı için yerel yöneticilere övgüler düzmeye başlıyor…Aradan bir müddet geçtikten sonra imar durumunda hafif bir oynama ile çevresinde yeni bir değişim projesi ortaya konuyor…Ve bu değersiz arsa birden 4-5 kat değerlenmiş ve en az 2 sefer de el değiştirmiş oluyor …Peki bu rant kimlere gitti veya kimlerle paylaşılıyor ? O yağ'ın bolluğunun nereden geldiği şimdi anlaşılıyor mu?
Miting meydanlarında "bazı şeylerin halkla paylaşılamıyor" olmasının altındaki gerçekleri bir nebze olsun anlatabildikse ne mutlu…
Bir soğan soyulurken yaşarıyor gözler
Memleket soyulurken , seyrediyor öküzler…
29 Mart 2009 ;çok iyi düşünülerek geçirilmesi gereken bir süreç…"KIRK KATIR VE KIRK SATIR"dan uzak durabilmeyi başarabilme umudunu taşıyarak…
