Mustafa Arslan- OBAMA DA HAİNMİŞ!...
×

Uyarı

JUser: :_load: Unable to load user with ID: 116

 Bu sayfayı yazdır

Mustafa Arslan- OBAMA DA HAİNMİŞ!...

Yazan  19 Haziran 2009

Ağlasam mı, gülsem mi?

Öfkelensem mi, gülüp geçsem mi?

Hayatında birisi, birileri görev vermezse kendi irâdesiyle hiç bir şey yapmamış-uygulamamış, uygulayamamış birisi; on iki yıldır Ortadoğu'nun en dirâyetli, Haçlı'nın 40 yıl emperyal hayallerini- dengelerini bozmuş bir partinin ve teşkilâtların genel başkanı!

Ona yakın olduktan sonra, onun dediklerini körü körüne kabullenip alkışladıktan sonra ve aslâ Başbuğ'u hatırlatan sloganlar falan atmadıktan, atılmadıktan sonra, kim olursa olsun MHP'de yeri var! Amaaa, ola ki ona ters davranılırsa, hele bir de Genel Başkanlığa aday olmaya kalkışılırsa, Başbuğ'un aile dostlarından-arkadaşlarından birinin oğlu bile olsa anında "karanlık odakların adamı" olur, anında ABD'nin hem de yeni seçilmiş Hüseyin Barak'ının adamı olur!...

Bu nasıl îzandır? Bu nasıl hırs, bu nasıl yenilmez-dizginlenmez bir nefstir?

Koray Aydın'ın ilk basın toplantısından sonra; "Ben bu yoğurda üflerim." demiştim! Kafamda yerine oturtamadığım bazı taşlar, cevaplayamadığım bazı sorular oluşmuştu! Ne zaman ki Balgat Serasının Çiçekleri, Koray Aydın'a saldırmaya başladılar, farklı düşünmeğe başladım. Hele bir de, Gazetemiz'in adlarından önce fikrî kimlikleri hatırlanılan, ülkücülükleri tescilli yazarları Koray Aydın'ı destekleyen ve Balgat Seracısını tenkîd eden yazılar yazdıktan sonraki saldırganlıkları, iyice düşündürdü beni.

İl-ilçe kongrelerindeki arbedeler, Genel Muhasip'in tartaklanmaları, Genel Merkezcilerin son kongre tiyatrosunda D.B.'yi Genel Başkan seçen delegelere takındıkları tutum, Anadolu teşkilatlarının ziyâdesiyle incindiğinin ve baş kaldırısının işaretleri!

Seracının genel başkanlığını değil, ülkenin istikbâli için partisinin iktidârını özleyen ve D.B. ile bunun mümkün olmadığını düşünerek yönetim değişikliği isteyen delegelerden, imza verdikleri için zorla istifa dilekçeleri alıp sonra da evrakta sahtecilikten şikâyet edeceklerini söyleyerek diğer delegelere yapılan üstü örtülü tehditleri, bardağı taşıran damla oldu!

MHP barajda boğulup Meclis dışındayken, Türkiye'ye yeni atanan ABD Büyük Elçisi'nin iktidarı, muhalefeti, mecliste grubu olan partileri atlayarak ilk ziyâreti Bahçeli'ye yapıp; "Sayın Genel Başkan, sizinle çok uzun süreli birlikteliğimiz olacak." şeklindeki rica-tâlimata rağmen D.B.'nin bir yerlerin adamı; hele "ABD ile her kesten daha fazla uyumlu oluruz." seçim vaadine rağmen ABD'nin adamı olabileceği kimsenin aklına gelmemiş ve Balgat Serasının Çiçekleri hiç bu tâlimatı sorgulamamış, sadece muhalif olan her kese hâin demişlerdi!

Şimdi de Obama'ların Hüseyin'i Türkiye'ye gelip kerhen parti başkalarıyla beş dakikalık "Hala hatırın kalmasın!" kabilinden bir görüşmeyle, kaç yıldır siyâset yaptığını sorup Meclis'te avuçları patlatan alkışlarla çekip gittikten sonra; Koray Aydın'ın Olağanüstü Kongre istemesi, O'nun Obama ile irtibatlı olduğu anlamına geliyormuş!...

Dinleyenleri şaşırtan, okuyanları güldürten, gerçekten kendisini birşey zannedenleri çıldırtan bir mantık! Ve bu kabiliyetin, bu karakterin sahibi biri, on iki senedir Alparslan Türkeş'in makamında oturuyor! Taraftarı, muhalifi; Türkiye'nin en kalifiye siyâsetçileri olduğuna inandığım Ülkücüler de, on iki yıldır bu ferâsetin sahibinden siyâseten çâre bekliyor!

Koray Aydın'ın arkasında Barak Obama varmış! Barak Obama Türkiye'ye, D.B.'yi indirip yerine Koray Aydın'ı seçtirmek için gelmiş! Diğer programlarının tamamı, dolgu işlermiş! Demek ki işbirlikçi müslümanların tek umudu, Obama da hainmiş! Vay anası!...

Allah aşkına, bunlar şaka mı?

Olay; dram mı, trajedi mi, komedi mi?

Galiba; "Yolun sonu görünüyor" türküsünü mırıldanarak, kimseler görüp hâlimize gülmesinler diye bıyık altı gülümseyerek, olayın sonunu bekleyeceğiz...

Demek ki hâris insan şaşırınca böyle davranıyormuş! Şahsî hırsı tanımayan ülkücüler, bu hârisi tanıyamamakta pek haksız değiller!...

"TÜRK'ÜM. BU AD, HER ÛNVANDAN ÜSTÜNDÜR."

Selâm, sevgi, dua...