Bu sayfayı yazdır

Değişmeyen Ermenistan’da Sona Doğru

Yazan  26 Şubat 2013

 

Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra Güney Kafkasya’da bağımsızlığını elde eden ülkelerden biri de Ermenistan’dır. Türkiye Ermenistan’ın bağımsızlığını tanıyan ülkeler arasındadır, ancak iki ülke arasındaki ilişkiler sürekli anlaşmazlıklarla devam etmiştir.[1] Ermenistan benimsediği politikalarla bölgede barış ve istikrarın önündeki bir engel olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye’ye yönelik sözde soykırım iddiaları ve Azerbaycan’ın topraklarını işgal etmesi nedeniyle Ermenistan, Türkiye ve Azerbaycan tarafından izole edilmiştir. Attığı her adımın Türkiye ve Azerbaycan’ı ilgilendiriyor olması, bu ülkedeki gelişmelerin yakından takip edilmesini ve değerlendirilmesini kaçınılmaz kılmıştır.

Ermenistan’da gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve ortaya çıkan sonuçlar Güney Kafkasya’da belirsizliğin hakim olduğu, statükonun devam edeceğini göstermiştir. Seçimlerde mevcut Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın yeniden aday olması ve seçimlerden zaferle çıkması, Moskova’nın zaferi olarak yorumlanabilir. Bu bağlamda Ermenistan’ın, en önemli müttefiki Rusya’nın himayesindeki dış politika çizgisini sürdüreceğini söylemek mümkündür. Türkiye ve Azerbaycan’ı yakından ilgilendiren Ermenistan Cumhurbaşkanlığı seçimleri, Ermenistan-Türkiye ve Ermenistan-Azerbaycan ilişkilerinde herhangi bir değişime yol açmayacaktır. Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası ortaya çıkan tablo iç politika açısından zorunlu bir tercih olarak yorumlanmakla birlikte halkın muhalif lider Raffi Hovannisyan’a verdiği destek, Sarkisyan yönetiminden duyulan rahatsızlığı ortaya koyması açısından önemlidir. Bu çalışma, Ermenistan’daki 18 Şubat 2013’te gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı seçimleri çerçevesinde şekillenmiştir.

Seçimler Yaklaşırken

Ermenistan’da gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Ermenistan’ın genel bir tablosunu ortaya koymak gerekmektedir. Ermenistan iç politikasında ciddi bir demokrasi tartışması yaşanmaktadır. Bu tartışmayı gölgede bırakacak bir diğer önemli mesele –hatta Ermenistan’ın en önemli meselesi-, sürekli göç veren ülkenin ekonomik ve sosyal sorunlarıdır. “Ermenistan’da işsizlik yüzde 16 civarında ve halkın yüzde 30'undan fazlası yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır.”[2] Suriye’de meydana gelen olaylar paralelinde Suriye’den kaçan Ermenilerin Ermenistan’a ve Ermenilerin işgal ettikleri Karabağ’a yerleştirilmesi gayretleri ise mevcut sorunları giderek artıracak potansiyele sahiptir. Dış politika açısından bakıldığında yalnızca Moskova merkezli bir duruş sergileyen Erivan yönetiminin; Rusya’nın, Batılı dostlarının ve Ermeni diasporası yardımlarıyla ayakta kaldığı bilinen bir gerçektir. Ermenistan’ın Azerbaycan toprağı olan Karabağ’daki işgalinin devam ettirdiği sürece komşuları Türkiye ve Azerbaycan ile ilişkilerini başlatamayacağı ve yardımlarla yaşamak zorunda olduğu da bilinen bir diğer gerçektir.

Dünya kamuoyunun ve ermeni halkının ilgisinden yoksun seçim sürecinde bazı önemli sayılabilecek gelişmeler yaşanmıştır. Bu bağlamda iç politikayı ilgilendiren açlık grevi ve Cumhurbaşkanı adayı Paruir Hayrikyan’a yapılan saldırıya yer verilmiştir. Dış politik bağlamda ise Batı’nın ve Rusya’nın beklentilerini ifade etmek Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin anlaşılmasına yardımcı olacaktır.

a)    Açlık Grevi

Seçimler öncesinde yaşanan ilginç gelişmelerin başında Cumhurbaşkanı adayı Andreas Ghukasyan’ın açlık grevi öne çıkmıştır. Cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday olan Ghukasyan, süresiz açlık grevine girdiğini ilan etmiştir.[3] Siyaset bilimci Ghukasyan’ın, Ermenistan Merkezi Seçim Komisyonu Başkanı Tigran Mukuchyan'a seçimlerdeki adaletsizliği dile getirdiği bir mektup gönderdiğini bildirilmiştir. Mektupta, Ermenistan'daki seçim sisteminin yeterince açık ve adil olmadığını iddia eden Ghukasyan, ancak Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın adaylıktan çekilmesi halinde greve son vereceğini söylemiştir. İktidardaki partinin görevini kötüye kullandığını vurgulayan Ghukasyan, ülkede haksız bir mücadelenin sürdürüldüğüne de dikkat çekmiştir. Benzer bir protesto Mart 2011'de bir başka muhalif siyasetçi Raffi Hovannisyan tarafından ve yine hükümet politikalarını eleştirmek için gerçekleştirilmiştir.

b)    Suikast Olayı

Seçimler yaklaşırken yaşanan diğer önemli bir gelişme Cumhurbaşkanı adayı  Milli İrade Birliği Partisi Başkanı  Paruir Hayrikyan’a yapılan suikast girişimidir. Hayrikyan’ın silahlı saldırı sonucu yaralanması seçimlerin ertelenmesini gündeme getirmiştir. Ermenistan anayasasının 52. Maddesi gereğince, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde adaylardan herhangi birinin aşılamaz bir engelle karşılaşması durumunda, seçimlerin iki hafta erteleneceği belirtilmiştir.[4] Hayrikyan avukatı aracılığıyla seçimlerin ertelenmesini talebinde bulunmuş, ancak daha sonra bu talebini geri çekmiştir.[5]

c)    AB ve ABD’nin Beklentileri

Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri’nin, Ermenistan cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili açıklamalarında dikkat çeken husus, seçimlerin demokratik bir ortamda yapılması gerektiği meselesidir. Ermenistan’a Ekim ayında Gürcistan'da yapılan genel seçimler örnek gösterilmiştir ve Ermenistan'da da böyle bir demokratik seçimin yapılmasını bekledikleri vurgulanmıştır.[6]

d)   Rusya’nın Tutumu

Ermenistan'da gerçekleşen ve gerçekleştirilecek olan cumhurbaşkanlığı seçimleri ve genel seçimlere etki edebilecek yegâne devlet Rusya'dır. Ermenistan ekonomik, siyasi ve askeri açıdan Moskova’nın nüfuzu altındadır ve Moskova istemediği müddetçe bu durumun sona ermesi mümkün gözükmemektedir. Sarkisyan, Rusya ile ilişkilerine zarar vermek istememektedir. Daha açık bir ifade ile Sarkisyan Moskova’nın politikalarına ters düşmeyen bir adaydır ve Rusya’nın tüm taleplerine olumlu cevap vermesi gerektiğinin farkındadır. Böyle bir ortamda, Sarkisyan’ın karşısındaki bir isimin Ermenistan’daki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanacağını beklemek Rus çıkarlarına ters düşeceği gibi mümkün de gözükmemektedir.[7]

Sarkisyan’ın Değişmeyen Söylemleri

Sarkisyan’ın Türkiye ve Azerbaycan’a yönelik tahrik eden ve nefret içeren söylemlerinin yalnızca seçim süreçlerinin bir ürünü olduğunu düşünmek yanlıştır. Sarkisyan her ne kadar bu açıklamaları ile ermeni halkının desteğini sağlamayı amaçlasa da tarihi düşmanlığı benimseyerek Ermenistan’ı yok olmaya götürmektedir.

Sarkisyan’ın geleneksel söylemleri arasında yer alan Türkiye ve Azerbaycan’a yönelik saldırgan tutumu ve tahrik eden açıklamaları seçim maratonu süresince de en önemli silahı olmuştur. Sarkisyan, Türk Dış Politikası’nı başarısız bulduğunu vurgulayarak, Türkiye'nin komşuları ile 'sıfır sorun' politikasında başarılı olamadığını, tüm sorunları komşularının aleyhine olacak şekilde çözmek istediğini ifade etmiştir.[8]

Ermenistan Cumhurbaşkanı Türkiye’yi hedef alan açıklamalarında öne çıkan bir diğer konu ise sözde soykırım meselesidir. Ermeni lider,  “Eğer Türkler cesaret sahibi olup en kısa zamanda Ermeni soykırımını kabul ederse Ermeni halkı da bugün Türk halkına karşı anlayış gösterecektir” ifadelerini kullanmıştır. Konuşmalarına sözde soykırım tartışmaları üzerinden devam eden Sarkisyan, "2015 bizim için bir ‘işaret’ ve bu işarete ulaşacağız. Ermenistan’ın ve dünyadaki Ermeni organizasyonlarının yüzüncü yılla beraber daha aktif hale geleceğine inanıyorum. Sözlerime bakarak hedefimizin bu olduğu sanılmasın, asıl hedefimiz Türklerin soykırımı kabul etmesidir ve ben bunun gerçekleşeceğine inanıyorum. Ancak ne kadar çabuk olursa o kadar iyi, çünkü soykırımı reddettikçe soykırım suçunu işlemeye de devam ediyorsunuz" sözleriyle içindeki Türk düşmanlığını bir kez daha ortaya koymuştur.[9]

Azerbaycan’a yönelik benimsediği tavırların da aynı doğrultuda devam ettiği gözlemlenen Sarkisyan’ın seçim sürecinde dilinden düşürmediği konu, Ermenistan’ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarında bulunan Hocalı Havaalanı meselesidir. Sarkisyan, Karabağ’ın ermeni toprağı olduğunu ve Hocalı havaalanı konusunda karar merkezinin sadece Ermenistan olacağını iddia etmiştir. Havaalanı'nın hizmete hazır hale geldiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı, “Mutlaka faaliyete başlayacak. Sadece ufak teknik aksaklıklar söz konusu. Yakında uçaklar yolcu taşımaya başlayacak. İlk yolcularından biri de ben olacağım” demiştir ve Azerbaycan’ın vururuz açıklamalarını anlamsız tehditler olarak nitelendirmiştir.[10]

Formalite Seçimlerin Sonuçları

18 Şubat 2013’te gerçekleştirilen Ermenistan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kayıtlı seçmen sayısı 2,5 milyon olarak gösterilmiştir ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde toplam 7 aday yarışmıştır. Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan’ın da aday olduğu seçimlerde, Sarkisyan karşında güçlü bir rakibin bulunmaması ve Ermeni halkının seçimlere ilgisiz oluşu seçimler öncesinde yapılan anketleri yanıltmamıştır. Seçim öncesi anketlerde Sarkisyan'ın %60 oranında oy alması beklenmiştir ve Sarkisyan seçimlerde %58.64 oranıyla birinci çıkmıştır. En yakın takipçisi Miras Partisi lideri Rafi Hovanisyan'ın seçim öncesi anketlerde %25 oranında oy alacağı tahmin edilmiştir, Hovanisyan seçimlerde %36.74 oy oranıyla tahminlerin üstüne çıkmış ve Sarkisyan’dan sonra en çok oy alan aday olmuştur. Diğer adaylardan Hrant Bagratyan %2.15, seçim sürecinde silahlı saldırıya uğrayan ve seçimlerin ertelenmesi için başvuruda bulunan, daha sonra başvurusunu geri çeken Paruir Hayrikyan %1.23, açlık greviyle gündeme gelen Andreas Ghukasyan %0.57, Arman Melikyan %0.24, Vardan Sedrakyan %0.42 oranında oy almıştır.[11]

Seçim Sonuçlarına Tepkiler

Ermenistan'da cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından protestolar dikkat çekmiştir. Sarkisyan'ın seçimdeki rakibi Eski Dışişleri Bakanı ve Miras Partisi Genel Başkanı Raffi Hovhannisyan’ı destekleyen yaklaşık 5 bin kişi, Erivan'daki Hürriyet Meydanı'nda toplanmıştır.[12] Seçime hile karıştırıldığını ve sonucun geçersiz kılınmasını isteyen kalabalık Sarkisyan aleyhine sloganlar atmıştır. Kalabalığa seslenen muhalif lider Hovhannisyan, "Halkımıza zaferini iade etmeliyiz" diyerek seçimin gerçek galibinin kendisi olduğunu ifade etmiştir.[13]

Seçim sonuçlarına dair parti merkezinde çalışma arkadaşlarıyla bir araya gelen Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ise, Ermenistan halkının daha güvenli olan yolu seçtiğini belirtmiştir. Öte yandan Ermenistan'da seçim sonuçlarına dair tartışmalar devam ederken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Sarkisyan'ı arayarak tebrik ettiği belirtilmiştir. Putin'in görüşmede Sarkisyan'a, Rus-Ermeni ilişkilerinin gelişerek devam edeceğinden emin olduğunu söylediği bildirilmiştir.[14]

AB ve AGİT’in Seçim Değerlendirmesi

AGİT gözlemci misyonu, Ermenistan’da dün yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adil rekabet ilkesine tam uyulmadığını açıklamıştır. Seçimlerde; AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi, AGİT Parlamenterler Asamblesi, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi ve BDT Parlamenterler Meclisi başta olmak üzere 26 yerli ve 12 uluslararası kuruluştan yaklaşık 7 bin gözlemcinin bulunduğu bildirilmiştir.[15]

Avrupa Birliği ise Ermenistan`ı, AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Bürosu'nun tavsiyelerine dayanarak ülkedeki seçim yasalarında değişiklikler yapmaya davet etmiştir.[16]

Türkiye ve Azerbaycan’ın Seçimlere Dair İlk Açıklamaları

Seçim sonuçlarının ardından Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Sarkisyan’ı kutlamak için bir tebrik mektubu gönderdiği belirtilmiştir. Bu kutlama mesajının Azerbaycan’da büyük bir tepkiyle karşılanması ve Azerbaycan kamuoyunda Abdullah Gül’e yönelik eleştirilerin artması üzerine, Türkiye Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı bir açıklama yapmak zorunda kalmıştır. Dış İşleri Bakanlığı “Sayın Cumhurbaşkanımızın Serj Sarkisyan'a yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesi dolayısıyla gönderdiği tebrik mektubu devlet tahammüllerimiz doğrultusunda gerçekleştirildi. Nitekim, daha önce de başka ülkelerde seçimlerin sonuçları belli olduktan sonra tebrik mektupları gönderilmiştir” ifadelerine yer verilmiştir. Açıklamanın devamında konunun uluslararası nezaket çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekilmiştir.[17]

Azerbaycan Cumhurbaşkanına Bağlı Stratejik Araştırmalar Merkezi (SAM) Başkanı Ferhad Memmedov, Ermenistan’daki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini değerlendirirken, sonuçların önceden belli olduğunu ve Sarkisyan’ın Ermeni halkına karşı bir zafer kazandığını belirtmiştir. Memmedov, Ermenistan’ı bekleyen süreçte ortamın daha da gerginleşeceğini ve Sarkisyan’ın ülkeye egemen olmak için polis ve ordunun gücüne ihtiyaç duyacağının altını çizmiştir.[18]

Sonuç 

Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Ermenistan’ı bekleyen sürece dair olumlu değerlendirmeler yapmak zordur. Seçim sonuçları göstermiştir ki Ermenistan’da halk Sarkisyan yönetiminden hoşnut değildir. Sarkisyan’ın yeniden seçilmesi alternatif bir adayın olmamasına ve Rusya’nın bölgedeki nüfuzuna bağlanabilir. Bu bağlamda ermeni halkı, güçlü bir aday olmamasına rağmen Raffi Hovannisyan’ı desteklemiş ve Hovannisyan %37 civarında bir oy almıştır. Muhalif liderin aldığı bu oyların Sarkisyan’a tepki olduğu ifade edilebilir. Sarkisyan ile devam edecek olan önümüzdeki 5 yılsonunda Ermenistan yönetimine talip olacak kişi ve gurupların bir enkazı devralacağını söylemek mümkündür. Ermenistan’da her geçen gün kötüye giden ekonomik ve sosyal şartlar ve giderek azalan nüfus Sarkisyan yönetiminin Ermenistan’ın sonunu hazırladığını göstermektedir.

Sarkisyan’ın izleyeceği dış politikada bir değişim beklemek de hata olacaktır. Yeni döneminde Sarkisyan Moskova merkezli politikalarına devam edecektir. Ermenistan, Rusya’nın müsaade ettiği ölçülerde diğer devletlerle ilişkilerini geliştirme eğiliminde olacaktır. Erivan’ın temel misyonu ise, Türkiye ve Azerbaycan karşıtlığıyla oluşturduğu ermeni kimliği etrafında Ermenistan’ı ayakta tutma mücadelesini sürdürmek olacaktır. Sarkisyan’ın yeni döneminde Türkiye’ye yönelik soykırım suçlamaları hız kazanacaktır. Bu bağlamda Türkiye’nin asılsız ermeni iddiaları karşısında tezlerini güçlendirmesi ve Türk aydınlarının her platformda bu tezleri savunması kaçınılmazdır. “Mesele sadece bir tarihi yalanla mücadele etmek değil, Anadolu üzerindeki hukukumuzu ve varlığımızı savunmak” olarak algılanmalıdır.[19]

Neticede askeri gücünü Rusya’dan alan Sarkisyan yönetiminin yeni dönemde Karabağ’daki işgali devam ettireceği de aşikârdır. Tansiyonun giderek arttığı ve çözümsüzlüğün artık sona ermesi gerektiği düşüncesi, Güney Kafkasya’da küçük bir hatalı adımın büyük çatışmalara neden olacağı bir süreci beraberinde getirmiştir. Örneğin; Hocalı Havaalanı’nın açılması konusunda ısrarcı olan Sarkisyan’ın bu doğrultudaki bir adımı, Azerbaycan’ın askeri müdahalesine zemin hazırlayacak bir niteliğe sahiptir.

 


*Ahmet Turan ESEN, 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü, Güney Kafkasya-İran-Pakistan Araştırmaları Merkezi, Araştırmacı, This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

[1] Kamer KASIM, “Türkiye-Ermenistan İlişkileri: Protokollere Giden Süreç ve Sonrası”, Ermeni Araştırmaları Dergisi, Sayı:37-38, Ankara, 2011.

[2] “Ermenistan’da Sarkisyan yeniden seçildi”, 19 Şubat 2013, erişim: http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2013/02/130219_armenia_results.shtml.

[3] “Cumhurbaşkanı adaylarından biri açlık grevine girdi”, 21 Ocak 2013, Ermeni Haber,  erişim: http://www.ermenihaber.am/?lang_id=1&news_=3&cur_news=324.

[4] “Ermenistan'da seçimler ertelenmeyecek”, 5 Şubat 2013, Dünya Bülteni, erişim: http://www.dunyabulteni.net/?aType=haber&ArticleID=245948.

[5] “Ermenistan’da seçimlerin ertelenmesi talep ediliyor”, 10 Şubat 2013, Rusya’nın Sesi,  erişim: http://turkish.ruvr.ru/2013_02_10/Ermenistanda-sechimlerin-ertelenmesi-talep-ediliyor/.

[6] Hatem CABBARLI, “Ermenistan'da Cumhurbaşkanlığı Seçimleri: İlk Olarak Toplumsal ve Siyasal Ortamın Değerlendirmesi”, 18.12.2012, Newtimes, erişim: http://newtimes.az/tr/r0/s4/d5/2/n1283/Ermenistanda-Cumhurba%C5%9Fkanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-Se%C3%A7imleri-%C4%B0lk-Olarak-Toplumsal-ve-Siyasal-Ortam%C4%B1n-De%C4%9Ferlendirmesi.

[7] CABBARLI, a.g.m.

[8] “Sarkisyan’dan yeni soykırım saçmalaması”, 16 Ocak 2012, erişim: http://www.1news.com.tr/guneykafkasya/ermenistan/20130116032722089.html.

[9] Araz ASLANLI, “Sarkisyan yine yapmış Sarkisyanlığını”, 23 Ocak 2013, NewsAze, erişim: http://newsaze.com/araz_aslanli_sarkisyan_yine_yapmis_8220sarkisyanligi8221ni...-l-12-sayfa_id-676-y-116-id2-8456.

[10] “Havaalanı’nı haksızca sahipleniyor”, 13 Şubat 2013, Yeniçağ Gazetesi.

[11] “Sarkisyan yeniden Cumhurbaşkanı seçildi”, 19.02.2013, Rusya’nın Sesi, erişim: http://turkish.ruvr.ru/2013_02_19/Ermenistan-Sechimler-sonuchlar/ .

[12] “Sarkisyan karşıtları sokakta”, 21 Şubat 2013, Dünya Bülteni, erişim: http://www.dunyabulteni.net/?aType=haber&ArticleID=248220.

[13] “Ermenistan’da muhalefet meydanlara indi”, 20 Şubat 2013, Euronews, erişim: http://tr.euronews.com/2013/02/20/ermenistan-da-muhalefet-meydanlara-indi/.

[14]“Ermenistan’da seçim krizi”, 19 Şubat 2013, erişim: http://www.turkishny.com/headline-news/2-headline-news/114786-ermenistanda-secim-krizi .

[15] “AGİT gözlemcileri Ermenistan’daki seçimleri eleştirdi”, 19 Şubat 2013, erişim: http://www.1news.com.tr/azerbaycan/siyaset/20130219023225625.html.

[16] “AB, Ermenistan’ı seçim yasalarında değişiklikler yapmaya çağırdı”, 20 Şubat 2013, erişim: http://www.1news.com.tr/azerbaycan/siyaset/20130220043723103.html.

[17] “Türk Dışişleri, Cumhurbaşkanı Gül'ün Serj Sarkisyan'a gönderdiği tebrik mektubu konusunda açıklama yaptı”, 22 Şubat 2013, erişim: http://www.1news.com.tr/turkiye/20130222105003946.html.

[18]“Ferhad Memmedov: Serj Sarkisyan Ermenistan halkına karşı zafer kazandı” , 20 Şubat 2013, erişim:http://www.1news.com.tr/azerbaycan/siyaset/20130220061918788.html.

[19]Ümit ÖZDAĞ, Özcan YENİÇERİ, “Ermeni Psikolojik Savaşı”, Kripto Yayınları, Ankara, 2009, s.225.

Ahmet Turan Esen

İlk ve orta öğrenimini Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinde tamamlamıştır. Lisans eğitimini (2006-2010 dönemi) Kırıkkale Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde başarıyla tamamlamıştır. Daha sonra Yalova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Uluslararası İlişkiler anabilim dalında Yüksek Lisans eğitimine başlamıştır. Halen Yalova Üniversitesi’nde Yüksek Lisans öğrencisi olan Ahmet Turan Esen, “Türkiye-Azerbaycan İlişkileri ve Türkiye’nin Güney Kafkasya Politikasına Yansımaları” başlıklı yüksek lisans tezini hazırlamaktadır.

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü’ndeki görevine Nisan-2012’de başlamıştır.

 

Yabancı Diller

İngilizce

 

Makaleleri

Ahmet Turan Esen, Hakan Boz, Turgay Düğen, Alper Özcan, “Türkiye-Azerbaycan-KKTC Birleşik Devletleri”, 21. Yüzyıl Dergisi, Temmuz - 2012.

Ahmet Turan Esen, “Davutoğlu Bakü’yü Nasıl Küstürdü?” 21. Yüzyıl Türkiye Dergisi, Ekim - 2012.

Ahmet Turan Esen, “Türk Konseyi, Türk Birliği’nin Anahtarı Olur Mu?”, 21. Yüzyıl Türkiye Dergisi, Kasım - 2012.

Ahmet Turan Esen, “Yeni Gürcistan: Batı Ekseninde Rusya’yla Dost”, 21. Yüzyıl Dergisi, Aralık-2012.