< < Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Öncesi Azerbaycan’da İsmailli Olayları ve Azerbaycan’ı Bekleyen Süreç


Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Öncesi Azerbaycan’da İsmailli Olayları ve Azerbaycan’ı Bekleyen Süreç

Yazan  08 Şubat 2013

Giriş

Azerbaycan'da Ekim 2013 gerçekleştirilmesi öngörülen Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken, 23-24 Ocak 2013'te İsmailli kentinde halkın Vali'ye karşı ayaklanması olarak değerlendirilen olaylar, "Cumhurbaşkanı Aliyev'in yeniden seçilmesini engeller mi?" tartışmalarına zemin hazırlamıştır. İktidar partisi olayları her ülkede gerçekleşen sıradan protesto gösterileri olarak yorumlarken, muhalefet kanadı olayların iktidarın demokratik adımları atmamasından kaynaklandığını düşünmektedir. Çalışmanın ilk bölümünde İsmailli olaylarına, sonraki bölümlerde ise olaylar karşısında iktidarın ve muhalefetin yaklaşımlarına yer verilmiştir. Bu sürecin Azerbaycan'daki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini etkileyip etkilemeyeceği konusu ise sonuç bölümünde değerlendirilmeye çalışılmıştır.

 

İsmailli'de Ne Oldu?

23-24 Ocak 2013'te İsmailli'deki olaylar Vali Nizami Aliekberova'nın sahibi olduğu otelin müdürünün şehir merkezinde kaza yapmasıyla başlamıştır. Alkolün de etkisiyle otel müdürü Emil Şemseddinov olay yerinde bulunan halka bağırarak, aşağılayıcı ifadeler kullanmıştır. Bu sözlere tepki gösteren bölge halkı, önce oteli ve otelin önünde bulunan üç otomobili ateşe vermiş, ardından Vali Nizami Aliekberov'un evini ve bahçesinde bulunan bir otomobili ateşe vermiştir. İsmailli kentinde valiye karşı ayaklanan halkın gösterileri, güvenlik güçlerinin müdahalesi ile önlenmiştir. Azerbaycan İçişleri Bakanlığı olaylardan bir gün sonra İsmailli şehrinin polisin kontrolü altında olduğunu duyurmuştur.[1] İsmailli şehrinde özellikle de valilik binasının yakınında ve merkezi caddelerde, güvenlik birimlerinin sayısının fazlalığı dikkat çekmiştir.[2] İsmailli bölgesinde düzenlenen gösterilerde göstericilere plastik mermi ve göz yaşartıcı bomba atılmasını protesto etmekamacıile sosyal paylaşım sitelerinde örgütlenen gençler, Bakü'nün en yoğun bölgelerinden biri olan Fevvareler Meydanı'nda toplanma kararı almış, ancak polisin gösteri yapılması planlanan alanı abluka altına almasıyla, göstericiler başka bir alanda, Sahil Parkı'nda toplanmıştır. "İsmailli uyumuyor", "İsmailli'ye destek" sloganları ile yürümek isteyen grup, polisin "Dağılın" uyarılarına rağmen dağılmayınca, arbede yaşanmıştır ve polis, uyarılara aldırış etmeyen göstericileri gözaltına almıştır.[3]

 

Azerbaycan İktidarının ve Cumhurbaşkanlığı'nın Tutumu

İktidardaki Yeni Azerbaycan Partisi (YAP) Genel Sekreter Yardımcı Mübariz Gurbanlı, bu tür olayların bütün ülkelerde yaşanan sıradan protesto gösterileri ile aynı olduğunu ve "yönetime karşı başlatılan bir devrim olarak algılanmaması gerektiğini" vurgulamıştır.[4]

Bu gelişmeler sonrasında Azerbaycan Cumhurbaşkanlığından da bir açıklama yapılmıştır. Cumhurbaşkanlığı idaresi Şube Müdürü Fuad Alieskerov, Bakü'de, İsmailli'de ve Azerbaycan'ın bazı bölgelerinde yaşananların kamu düzenini bozmaya yönelik provakatif eylemler olduğunu söylemiştir. Fuad Alieskerov, "Azerbaycan emniyet birimleri tarafından bu adımlar kısa sürede önlendi ve asayiş sağlandı" ifadelerine yer vermiştir. [5]

 

Muhalefetin Tepkisi

Muhalif Musavat partisinin İsmailli ilçe teşkilatının başkan yardımcısı İlham Hamza'nın vermiş olduğu bilgilere göre, bölgeye gönderilen içişleri bakanlığına bağlı askeri birlikler ve polisler, göstericilere plastik mermilerle müdahale etmiştir.[6] Muhaliflerin bir araya geldiği İctimai Palata örgütü ise yaşanan olaylar konusunda kamuoyuna bir açıklama yapmıştır: "İsmailli'de bölge hükümeti ve memur oligarkların suiistimallerine karşı, halk ayaklanmıştır. İktidar, halkın taleplerini yerine getirmemiş ve ilçeye zırhlı araçlar göndermeği tercih etmiştir. İctimai Palata Koordinasyon Birimi iktidarın sivil halka karşı güç kullanmasına karşı olduğunu ifade etmiş ve zırhlı araç ve askerlerin bölgeden çıkartılmasını, göz altına alınan vatandaşların hemen serbest bırakılmasını talep etmiştir." İctimai Palata, Azerbaycan'ın diğer bölgelerindeki halkın da İsmailli halkına destek olmasını duyurmuştur.[7] Son protesto gösterisine katılan ve gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan muhalefet partisi, Azerbaycan Halk Cephesi Partisi (AHCP) Yönetim Kurulu Üyesi Sahip Kerimli, olayların "devrimin kıvılcımı olduğunu" iddia etmiştir. [8] Ayrıca muhalefetin önemli isimlerinden, Müsavat Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tofig Yakuplu ve "Real" Hareketi'nin eş başkanı İlgar Memmedov, çıkarıldıkları mahkemede "toplumsal asayişin bozulmasına yönelik eylem düzenlemek ve bu eylemlerde aktif iştirak" ve "devlet memuruna karşı koymak" suçlarından ikişer ay hapis cezasına çarptırılmıştır.[9]

 

ABD'nin Uyarısı

Bölgedeki gelişmeleri yakından takip eden Amerika Birleşik Devletleri, Bakü Büyükelçiliği aracılığıyla, Azerbaycan yönetimine, toplantı, gösteri ve düşünce özgürlüğüne saygılı olması yönünde çağrıda bulunmuştur.

ABD'nin Bakü Büyükelçisi Richard Morningstar, Azerbaycan'da son günlerde yaşanan protesto gösterileriyle ilgili bildiri yayınlamıştır. Bakü Büyükelçiliği resmi sitesinde yayınlanan bildiride, 24 Ocak'ta İsmailli bölgesinde insanların yaralanması ve içinde özel otelin de bulunduğu bazı taşınır ve taşınmaz mallara zarar verilmesi ile sonuçlanan toplumsal kargaşa ile ilgili haber aldıkları açıklanmıştır. Bildiride, İsmailli halkına destek vermek amacı ile 26 Ocak'ta Bakü'de gösteri düzenleyen insanlara polisin müdahale ettiği ve onlarca göstericinin tutuklandığı belirtilmiştir. Ülkede, üst düzey devlet memurlarının yasa dışı faaliyetlerine karşı Ocak ayında da iki protesto gösterisinin düzenlendiğinin hatırlatıldığı bildiride, bunlardan birinin orduda savaş hali dışında yaşanan asker ölümlerini protesto amacı ile diğerinin kira bedelleri ve aidatları artırılan Bine Ticaret Merkezi esnafı tarafından düzenlendiği kaydedilmiştir. Bildiride ayrıca, Bine Ticaret Merkezi esnafının gösterisinin plastik mermi ve göz yaşartıcı madde ile dağıltıldığına dair haberler yayıldığı ifade edilmiştir.

İsmailli'de yaşanan şiddet olaylarıyla ilgili üzüntü duyulduğunun belirtildiği bildiride ABD'nin yasal şikâyetlerin temin edilmesi için Azerbaycan hükümeti ve vatandaşlar arasında yapıcı diyaloğun kurulması ve hükümet yetkililerine toplantı, gösteri ve düşünce özgürlüklerine saygılı yaklaşmaları yönünde çağrıda bulunulmuştur.[10]

 

Azerbaycan'ı Bekleyen Süreç

Yaşanan gelişmeler ve yapılan açıklamalar irdelendiğinde "Azerbaycan'ı sancılı bir süreç beklemektedir" ifadeleri yanlış olmayacaktır. Azerbaycan'ın iç politikası açısından bu süreç, ülkede protesto gösterilerinin devam edeceğinin habercisi olarak görülebilir. Ancak Azerbaycan muhalefetinin yaşanan her gelişmeyi iktidara karşı büyük bir ayaklanma olarak değerlendirmesi veya bu yönde yorumlanmasına zemin hazırlaması Azerbaycan'ın dünya siyasetindeki itibarını zedelemektedir. Ayrıca bu ayaklanmalar ve benzeri protestolar, Azerbaycan'da halkın güvenlik güçleri ile çatışmasının önünü açacak bir toplumsal tepkiye dönüşebilir. Azerbaycan yönetimi siyasal sistemde diğer partilerin ve adayların demokratik şartlarda mücadele etmesini mümkün kılmalıdır.

Burada Azerbaycan'ın kurucu lideri merhum Ebulfez Elçibey'in yönetimi kaybetmek üzereyken takındığı tavrı hatırlatmak yerinde olacaktır: Elçibey, yönetimi bırakması gerektiği dönemde yanında bulunan, liderleri ve davası için canını bile vermeye hazır olan dava arkadaşlarıyla yönetimi elinde tutmak için bir mücadele başlatabilirdi. Ancak Elçibey bu mücadelenin çatışmaya dönüşme ihtimalinin yüksek olduğu bir süreçte, "kardeş kanı dökülmesin" diyerek halkın birbirine kıymasına müsaade etmemiştir ve Nahçivan'a çekilmiştir.[11] Elçibey'deki bu devlet adamı duruşunun Azerbaycan'daki tüm siyasi liderlere örnek olması Azerbaycan'ın bekası için kaçınılmazdır.

 

Sonuç

Ekim 2013'te gerçekleştirilecek olan Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi, her ne kadar demokratik reformların gerçekleştirilmesi gecikmiş, toplumda bir huzursuzluk oluşmuş olsa da Aliyev'in mevcut şartlarda seçimlerde zorlanacağını söylemek yanlış olacaktır. Aliyev, Ramil Seferov[12]'un Azerbaycan'a iadesini sağlamış ve Seferov'u affederek iç kamuoyunda büyük bir takdir toplamıştır. Bu gelişme Azerbaycan halkının İlham Aliyev'e desteğini artırmıştır. Ayrıca muhalefetin Aliyev'in karşısına çıkabilecek güçlü bir liderden yoksun oluşu ve mevcut muhalefet liderlerinin halk gözünde inandırıcılığının zayıflamış olması İlham Aliyev'i güçlendiren dinamiklerdir. Şuana kadar yaşanan gelişmeler ışığında Ekim 2013'te gerçekleşmesi planlanan Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine Aliyev'in alternatifsiz gireceğini söylemek mümkündür.

Azerbaycan açısından; iç politikada halkın demokrasiye inancı azalmaktadır, dış politikada ise iç karışıklıklar neticesinde Batı'nın Azerbaycan'a yaklaşımı eleştirel temelde şekillenmektedir. Demokrasinin gereği olan adımları atılması, iç politikada Aliyev'in, dış politikada ise Azerbaycan'ın elini güçlendirecek niteliğe sahiptir.

 

 

 

*21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü, Güney Kafkasya-İran-Pakistan Araştırmaları Merkezi, Araştırmacı.

[1] "İçişleri Bakanlığı İsmailli'deki olaylarla ilgili açıklama yaptı", http://www.1news.com.tr/azerbaycan/kulturyasham/20130124123935913.html, 24.01.2013.

[2] "İsmailli'de halk isyanı", http://www.azadliq.info/siyast/26416-ismayillida-xalq-usyani.htm, 24.01.2013.

[3] "Azerbaycan'da protesto gösterileri", http://www.haber7.com/turk-cumhuriyetler/haber/982208-azerbaycanda-protesto-gosterileri, 26.01.2013.

[4]"Protestolar gözleri Azerbaycan'a çevirdi", http://www.aa.com.tr/tr/dunya/127309--protestolar-gozleri-azerbaycana-cevirdi, 29.01.2013.

[5] "Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı'ndan gözdağı", http://www.trthaber.com/haber/dunya/azerbaycan-cumhur-baskanligindan-gozdagi-72650.html, 28.01.2013.

[6] "Azerbaycan'da gergin bekleyiş", http://www.dunyabulteni.net/?aType=haber&ArticleID=244439, 25.01.2013.

[7] "İsmailli'de halk isyana kalktı", http://www.musavat.com/new/%C3%96lk%C9%99/142502-%C4%B0SMAYILLIDA_XALQ_%C3%9CSYANA_QALXDI, 24.01.2013.

[8] "Gözler Azerbaycan'da" erişim: http://www.bursadabugun.com/haber/gozler-azerbaycan-da-165950.html, 29.01.2013.

[9] http://www.dunyabulteni.net/?aType=haber&ArticleID=245844, 04.02.2013.

[10] "Azerbaycan'a özgürlük uyarısı", http://www.usasabah.com/Guncel/2013/01/31/abdden-azerbaycana-ozgurluk-uyarisi, 31.01.2013.

[11] Bilal ŞİMŞİR, "Azerbaycan: Azerbaycan'ın Yeniden Doğuşu Sürecinde Türkiye-Azerbaycan İlişkileri", Bilgi Yayınevi, Nisan 2011, Ankara, s.736.

[12] Ramil Seferov, 2004'te Macaristan'da yapılan NATO eğitimi sırasında, Ramil Seferov'un şahsına ve Azerbaycan'a ağır hakaretler eden, Azerbaycan bayrağını parçalayıp ayakları altına alan Ermeni subayı Gurgen Margaryan'ı öldürme suçundan 8 yıl tutuklu kalmış ve sonrasında Azerbaycan'ın isteği üzerine ülkesine iade edilmiştir.

 

 

Ahmet Turan Esen

İlk ve orta öğrenimini Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinde tamamlamıştır. Lisans eğitimini (2006-2010 dönemi) Kırıkkale Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde başarıyla tamamlamıştır. Daha sonra Yalova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Uluslararası İlişkiler anabilim dalında Yüksek Lisans eğitimine başlamıştır. Halen Yalova Üniversitesi’nde Yüksek Lisans öğrencisi olan Ahmet Turan Esen, “Türkiye-Azerbaycan İlişkileri ve Türkiye’nin Güney Kafkasya Politikasına Yansımaları” başlıklı yüksek lisans tezini hazırlamaktadır.

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü’ndeki görevine Nisan-2012’de başlamıştır.

 

Yabancı Diller

İngilizce

 

Makaleleri

Ahmet Turan Esen, Hakan Boz, Turgay Düğen, Alper Özcan, “Türkiye-Azerbaycan-KKTC Birleşik Devletleri”, 21. Yüzyıl Dergisi, Temmuz - 2012.

Ahmet Turan Esen, “Davutoğlu Bakü’yü Nasıl Küstürdü?” 21. Yüzyıl Türkiye Dergisi, Ekim - 2012.

Ahmet Turan Esen, “Türk Konseyi, Türk Birliği’nin Anahtarı Olur Mu?”, 21. Yüzyıl Türkiye Dergisi, Kasım - 2012.

Ahmet Turan Esen, “Yeni Gürcistan: Batı Ekseninde Rusya’yla Dost”, 21. Yüzyıl Dergisi, Aralık-2012.

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

2. Mahmut, Balkan isyanları, Rus baskısı ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa’yla uğraşırken yeniçeriler, her fırsatta ayaklanmaktaydı. 15-18 Kasım 1808’de Babıali’yi basan yeniçerilerle mücadele eden Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa mahzendeki barutları ateşleyerek içeri giren 600 yeniçeriyle beraber kendini h...

Error: No articles to display