BÜYÜKELÇİ MATT BRYZA ABD-AZERBAYCAN İLİŞKİLERİNİ RAYINA OTURTABİLECEK Mİ?

Yazan  07 Haziran 2010
ABD Başkanı Barak Obama`nın Matt Bryza`yı Azerbaycan`a Büyükelçi ataması kararı Bakü`nün siyasi kulislerinde en çok tartışılan konulardandır.

M. Bryza`nın kendisi bu atamanı uzun süreydi bekliyordu. Her fırsatta Azerbaycan`da çalışmak isteğini açık şekilde dile getiriyordu.

Şimdi sırada Bryza`nın adaylığının Senato tarafından onaylanması vardır. Ermeni lobisi yine hareketlenmiş gibi görünüyor. Lobinin etkisi altında olan bazı milletvekillerinin Bryza`nı soruları ile zorlayacakları kesin. Buna rağmen, deneyimli diplomat olan Bryza`nın büyük bir sıkıntı yaşamayacağı ihtimal edilir.

Matt Bryza`nı Azerbaycan`da iyi tanıyorlar. Bryza yıllarca Yukarı Karabağ sorununun çözümüne üstlenen AGİT Minsk Grubu`nun Eş Başkanı görevinde çalışmış, Bakü`ye sayısı belli olmayan seferler gerçekleştirmiş. Buna rağmen, Brayza kadar inişli çıkışlı karma karışık Eş Başkanı da hatırlamıyorum. Amerikalı diplomatın açıklamaları, sayısı belli olmayan tekzipleri Azerbaycan`ı ve Ermenistan`ı her zaman kızdırıyordu. Bryza Erivan`da bir açıklama yapar, Bakü`ye gelince tekzip ederdi ve tersine. Onun bu açıklamalarından hangisinin doğru, hangisinin gerçeği yansıttığını ise belirlemek zor idi.

Örneğin Bryza Eş Başkanı görevinde çalışırken Rus "Eho Moskvı" radyosuna bir röportaj vermişti. Amerikalı diplomat röportajda söylediklerini az kala iki defe tekzip etmek zorunda kalmıştı, bir defasında Azerbaycan`ı, diğerinde ise Ermenistan`ı sakinleştirmek için. O, verdiği demeçte, "Karabağ`dakı bölgeler göçmenlerin geri dönmesi ile eşzamanlı olarak Azerbaycan`a aşamalı şekilde verilecek" söylemişti. Bu açıklama Ermenistan`daki çevrelerde tepkilere yol açtığından Ermeni medyası konuya aydınlık getirmek amacıyla "Eho Moskvı" radyosuna müraacat etti. Radyonun yöneticileri Bryza`nın sözlerini olduğu gibi yayınladıklarını söylediler.

Ermenistan`la ilişkiler bozulmasın diye Bryza radyoya verdiği demeci yalanladı. Amerikalı diplomat Ermeni gazetelerinden birine verdiği demeçte, "Ben asla Karabağ'ın ve bitişik bölgelerin Azerbaycan`a verileceğini söylememişimdir. Minsk Grubu`nun diğer Eş Başkanları ile kararlaştırılmış ifadelerim böyledir: "Yukarı Karabağ için yeni şartlar oluşturulmalı ve bu, görüşmelerin ana konusu olmalıdır" .

Amerikalı diplomatın tekzipleri sınır tanımıyordu. Bryza'nın bir defasında da Ermenistan`da Azerbaycan-Türkiye ilişkilerini değerlendirirken,"bir millet, iki devlet" anlayışının yanlış olduğunu söylemesi haberi yayılmıştı. Onun bu açıklaması halen Azerbaycan ve Türkiye`de hafızalarda. Bryza Erivan`ı terk ettikten sonra böyle bir şey söylemediğini bildirdi.

Bir kez gazeteciler Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı Eski Basın Danışmanı Hazar İbrahim`den Bryza'nın bir açıklamasına değerlendirme yapmasını istiyorlar. Sözlerinde son derece dikkatli olan Basın Danışmanı bile "Sayın Bryza`nın beyanatları hiç de her zaman gerçekleri yansıtmıyor. Bryza bir gün söylediğini yarınki gün tekzip ediyor. Ona göre de Bryzan`ın açıklamalarını değerlendirmek zor".

Bryza hatta bir defasında Cumhurbaşkanın Diş İlişkilerden Sorumlu Müsteşarı Nevruz Memmedov'u da kızdırmıştı. Memmedov "Azadlık" radyosunun sorularını yanıtlarken, Bryza hakkında bunları söylemişti: "Eş Başkanları soruna çözüm bulamıyor, ancak bölgeye sürekli seferler ediyor ve sanki kendilerini uğraşıyor gibi gösteriyorlar. Bu diplomatlar gelecekte daha iyi görev hakkında düşünüyorlar. Örneğin Bryza, ABD Başkanı ve Dışişleri Bakanına yanlış malumatlar vermekle görevinde ilerlemek hakkında düşünüyor".

Matt Bryza`nın bu açıklamaya yanıtı da enteresan olmuştu. Kendisi tekzip vermekten bıkmayan Amerikalı diplomat ayni yöntemi Memmedov'a şunu önermişti: "Bence, Nevruz Memmedov'un sözleri yanlış anlaşılmış, ya da o bu sözlerini geri alarak tekzip vermelidir. Çünkü bu hiçbir tarafa faydası olmayan açıklamadır".

Biz Bryza`yı böyle tanıdık. Ancak AGİT-in Minsk Grubu`nun Eş Başkanı olmakla Büyükelçi görevinde çalışmanın farklarını da göz ardı edemeyiz. Yukarı Karabağ sorununun çözümüne ulaşmak, taraflar arasında eşit mesafe saklamak zor, büyükelçi ise devletinin politikasını hayata geçiriyor ve sakin bir hayat sürüyor. Ancak Bryza`yı bu görevde de ciddi sınav bekliyor. Bryza, ABD-Azerbaycan ilişkileri tarihinin en soğuk zamanında Büyükelçi görevine atanıyor. Ona Bakü`de haleflerinden daha zor görevler düşmektedir.

Obama Devlet Başkanı seçildikten sonra iki ülke arasındaki ilişkilerde soğuk rüzgarlar esiyor. Obama hükümeti Azerbaycan yönetiminin iç ve dış politikasını eleştirirken, Bakü de Beyaz Saray`ın Yukarı Karabağ sorununa dikkatinin azalmasından, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in halen Washinton`a resmi sefere davet edilmemesinden, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın Nisan ayında ABŞ başkentinde gerçekleşen nükleer konferansa davet edilirken, ayni davetin Aliyev'e sunulmamasından rahatsız. Şimdi Bakü`nün Bryza`dan beklentisi bu ilişkileri rayına oturtulmasında önemli rol üstlenmesidir. Bakü bu sonuca ulaşmak için Bryza`nın eski açıklamaları ve davranışlarını unutmağa da hazırdır. Washinton ile ilişkilerde gerginlik Bakü`nün işine yaramıyor, Çünkü bu Azerbaycan dış politikasında ilan edilen dengesel politikanın Rusya ve İran`ın lehine bozulmasına yol açar.

Bakü`de bazı çevreler Bryza`nın Yukarı Karabağ sorununun çözümüne olumlu katkısı olabileceğinin de altını çiziyorlar. Doğrudur, Bryza sorunu Bakü`de çalışan tüm eski Büyükelşilerden iyi biliyor. Ancak Bryza`nın bu konuda etkili olması için Washington`un politikasının değişmesi lazım. Barak Obama Türkiye-Ermenistan sınırının açılmasını, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin kurulmasını Yukarı Karabağ sorununun çözümünden önde tutmakta devam edecekse, Bryza`dan fazla bir şey beklememek lazım.

Elhan Şahinoğlu, "Atlas" Araştırmalar Merkezinin Başkanı

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

2. Mahmut, Balkan isyanları, Rus baskısı ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa’yla uğraşırken yeniçeriler, her fırsatta ayaklanmaktaydı. 15-18 Kasım 1808’de Babıali’yi basan yeniçerilerle mücadele eden Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa mahzendeki barutları ateşleyerek içeri giren 600 yeniçeriyle beraber kendini h...

Error: No articles to display