Kore Yarımadası’nın Düşman Kardeşleri; Kuzey Ve Güney

Yazan  08 Nisan 2014

26 Mart 2014 günü Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (Kuzey Kore) 2009’dan sonra ilk defa orta menzilli iki adet Rodong balistik füzesini doğu kıyılarından Japonya yönünde fırlatmıştır.[1] 27 Mart günü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK)  Kuzey Kore’yi Birleşmiş Milletler (BM) kararlarına aykırı hareket etmekle suçlamıştır.  BMGK’nın uyarılarına rağmen Kuzey Kore’nin BM temsilcisi yeni bir tür nükleer deneme yapacaklarını açıklamış ve nasıl bir deneme yapılacağı sorusuna “bekleyin, göreceksiniz” sözleriyle yanıt vermiştir.[2]

Orta menzilli balistik füze atışlarından dört gün sonra Kuzey Kore ihtilaflı deniz alanlarında yedi ayrı bölgede gerçek silahlarla top atışı icra etmiş, Kore Cumhuriyeti (Güney Kore) de top atışlarının kendi karasularına yapıldığı gerekçesiyle karşılık vermiştir. Güney Kore ayrıca Kuzey Kore’nin topçu bataryalarını vurmak üzere 30 Mart 2014 günü bombardıman uçaklarını havalandırmıştır. Kuzey Kore’nin top atışları, ABD ve Güney Kore birliklerinin birlikte icra ettikleri amfibi eğitimlerin ardından gerçekleşmiştir. [3]

Karşılıklı atışlar esnasında 31 Mart günü Güney Kore’ye ait Baekryeong Adası’nda Kuzey Kore’ye ait insansız hava aracı (IHA) düşürülmüş, aynı IHA’dan 24 Mart 2014’te Askersizleştirilmiş Bölge (Korean Demilitarized Zone- DMZ)’nin hemen güneyindeki Paju’da bulunduğu Güney Koreli yetkililer tarafından belirtilmiştir. IHA’ların yüksek çözünürlüklü kameralara sahip oldukları ve askeri birlikler ile yönetime ait binaların fotoğraflarını çektikleri iddia edilmiştir.[4]

Gelişmeler üzerine ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel ABD’nin Japonya’da bulunan beş füze savunma muhribine ilave olarak, 2017’de iki muhribin daha görevlendirilmesinin planlandığını açıklamıştır.[5]

Kore Yarımadası’nda son iki haftada yaşanan olaylar önümüzdeki günlerde Kore Yarımadası’nda tansiyonun tekrar yükseleceğine işaret etmektedir.

Yarımadada yaşanan gerginlik yukarıda arz edilen gelişmelerden de anlaşılacağı üzere temelde çözüm bekleyen iki önemli sorun olan; “deniz yetki alanları anlaşmazlıkları” ile “Kuzey Kore’nin nükleer programından” kaynaklanmaktadır.

Deniz Yetki Alanları Anlaşmazlığı:

Deniz yetki alanlarına yönelik anlaşmazlık 27 Temmuz 1953’de imzalanan ateşkes antlaşmasından buyana çözüme kavuşturulamamıştır. Ateşkes antlaşmasında iki taraf arasında 38 inci paralele yakın, Askeri Sınır Çizgisi (Millitary Demarcation Line - MDL) tesis edilerek, 4 km. derinliğinde Askersizleştirilmiş Bölge (Korean Demilitarized Zone- DMZ) -- tampon bölge -- oluşturulmuştur.

Kuzey Kore o dönemde kendisini koruyacak deniz kuvvetine sahip olmadığından, kuzeye yönelik tacizleri önlemek amacıyla Batı Denizi’nde bir deniz sınırının belirlenmesi zarureti doğmuştur. ABD liderliğindeki BM Kuvveti (United Nations Command - UNC), Kuzey Kore ile anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustos 1953’de tek taraflı olarak Kuzey Sınır Çizgisi (Northern Limit Line - NLL)’ni tesis etmiştir. Kuzey Sınır Çizgisi (NLL), esas itibarıyla iki ülkeyi birbirinden ayıran sınır çizgisi olan Askeri Sınır Çizgisi (Military Demarcation Line - MDL)’nin denize doğru uzantısıdır.[6] Kuzey Kore kontrolünde bulunan Ongjin Yarımadası’yla Güney Kore’nin egemenliğine bırakılmış olan beş ada (Baekryeong, Daecheong, Socheong, Yeonpyeong ve Woo) arasında kalan deniz alanının orta hattından geçerek Kuzey’in denize çıkışını kapatmaktadır.

Her iki ülke arasında 1953’de imzalanmış olan Ateşkes Antlaşması’nda bu hatta bilhassa yer verilmemiştir. Sınır, güneyden kuzeye olası tecavüzleri önlemek maksadıyla çizilmiş olsa da zamanla Kuzey Kore gemilerinin güneye doğru seyrini kısıtlamak maksadıyla kullanılan bir hat olarak görülmeye başlanmıştır. Kuzey Kore’nin uzun bir süre Kuzey Sınır Çizgisi (NLL)’ne ses çıkarmaması üzerine, BM Kuvveti Komutanlığı konseptin Pyongyang yönetimi tarafından kabul gördüğünü değerlendirmiştir.

Aralık 1973’e gelindiğinde Kuzey Kore, Kuzey Sınır Çizgisi (NLL)’ne itiraz etmiş, hattın güneyinde kalan, Güney Kore’nin egemenliğinde bulunan toplam beş adayı da kapsayan bir sınır çizgisi ile Kuzey Kore karasularını belirlediğini, ayrıca deniz sınırını geçecek olan Güney Kore gemilerinin Kuzey Kore’den onay alması gerektiğini ilan etmiştir.

1977 yılında Kuzey Kore, Güney Kore’nin hak iddia ettiği sınır çizgisine yakın adalar etrafında, 50 deniz mili genişliğinde bir askeri saha tesis etmek istediyse de bu talebi kabul görmemiştir.

2 Ekim 1999’da Kuzey Kore tek taraflı olarak Sarı Deniz’de egemenlik alanı olarak belirlediği beş adayı da içine alan Askeri Sınır Çizgisi (Inter-Korean MDL) tesis etmiştir.

 Ayrıca Kuzey Kore adalardan ya da adalara doğru seyreden gemilerin, tesis edilen rota bacaklarını kullanmaları kaydıyla geçişine müsaade edileceğine ilişkin garanti veren altı maddelik bir statü ilan etmiştir.

Güney Kore hükümeti ve BM Kuvveti; Kuzey Sınır Çizgisi (NLL)’nin de facto olarak mevcut olduğunu, Birleşik Askeri Konsey (ateşkes antlaşması ile vücut bulmuştur) tarafından yeni bir deniz sınır çizgisi tesis edilmedikçe, mevcut deniz sınır hattının geçerli olduğunu savunmaktadır. Kuzey Kore ise, -- 1999 yılından buyana -- daha güneyden çizilecek bir Deniz Askeri Sınır Çizgisi (Maritime Military Demarcation Line)’nin belirlenmesini talep etmektedir.[7]

 

  

Savaşı sona erdiren ateşkes antlaşmasının ardından iki taraf arasında henüz bir barış antlaşması imzalanmamıştır. İhtilaflı Kuzey Sınır Çizgisi (NLL) nedeniyle; 1999, 2002, 2003, 2004, 2009 ve 2010’da taraflar karşı karşıya gelmiş 1999, 2002 ve 2010 yıllarında yaşanan silahlı çatışmalarda iki tarafın da can kayıpları olmuştur.

Kuzey ve Güney Kore’nin Sarı Deniz’de karşı karşıya gelmesininardında yatan temel neden işte bu tartışmalı Kuzey Sınır Çizgisi (NLL)’dir.

Kuzey Kore’nin Nükleer Programı:

Kuzey Kore’nin nükleer programı, 1959 yılında Sovyetler Birliği ile Kuzey Kore arasında nükleer işbirliği antlaşması imzalanması ile başlamıştır. Antlaşma çerçevesinde, 1965 yılında Yongbyon yakınlarında bir nükleer araştırma merkezi kurulmuş, yakıt olarak yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum (highly enriched uranium – HEU) kullanan IRT-2M reaktörü Sovyet Rusya tarafından teçhiz edilmiştir.[8]

Pyongyang yönetimi, Sovyet yardımıyla inşa edilen araştırma reaktörünün Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı - UAEA (International Atomic Energy Agency-IAEA) tarafından denetlenmesini kabul eden antlaşmayı 1977 yılında imzalamıştır.

Kuzey Kore 1980’den itibaren nükleer silah geliştirmeye yönelmiş, nükleer tesislerini uranyum üretmek ve dönüştürmek üzere kullanmaya başlamıştır. Program kapsamında her biri gaz soğutmalı, dengelenmiş grafit ve doğal uranyum yakıtlı, tamamen yerli tasarım ve üretim olmak üzere; Yongbyon’da biri 5 MWe’lik araştırma, diğeri 50 MWe’lik prototip enerji, Taechon’da 200 MWe’lik tam ölçekli enerji olmak üzere üç reaktörün inşasına başlanmıştır.

1980 ile 1985 arasında reaktörler için uranyum metal yakıt elemanları üretmek ve “sarı pasta” rafine etmek üzere Yongbyon’da yakıt üretim tesisleri kurulmuştur.[9]

1985 yılında ABD, istihbarat raporlarına dayanarak Kuzey Kore’nin Pyongyang’ın 90 km. kuzeyinde gizli bir nükleer reaktörünün bulunduğunu açıklayınca, artan baskılar üzerine Pyonyang yönetimi, aynı yıl Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Andlaşması (Nuclear Non-Proliferation Treaty-NPT)’na taraf olmak zorunda kalmış; ancak söz konusu antlaşmanın gereği olan Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı - UAEA (International Atomic Energy Agency-IAEA)’nın Güvence Denetimleri Antlaşması (Safeguard)’nı imzalamamıştır.

Kuzey ve Güney Kore arasındaki ilişkilerin 1989’da yumuşamaya başlamasıyla birlikte taraflar arasında iki önemli antlaşma 1991 yılı sonunda imzalanmıştır. Bunlar;

· Uzlaşma, Saldırmazlık, Mübadele ve İşbirliği Sözleşmesi [Temel Antlaşma] (Agreement on Reconciliation, Nonaggression, Exchanges, and Cooperation-Basic Agreement) ve

· Kore Yarımadası’nın Nükleer Deklarasyonu [Birleşik Deklarasyon] (Declaration on the Denuclearization of the Korean Peninsula - Joint Declaration)’dur.

Birleşik Deklarasyon yarımadanın nükleer silahlardan arındırıldığını tetkik etmek üzere, iki taraflı nükleer denetim rejiminin tesisini zorunlu kılmıştır. 19 Şubat 1992’de yürürlüğe giren bildirge ile taraflar; Kore Yarımadası’nda “nükleer silahların test, montaj, üretim, tedarik ve depolanması ile konuşlandırılmasını” yasaklamış, “nükleer yeniden işleme ve uranyum zenginleştirme” faaliyetlerinde bulunmamayı taahhüt etmişlerdir. Her iki tarafın katılımıyla yarımadanın nükleer silahsızlandırılmasını kontrol etmek üzere bir Kuzey-Güney Birleşik Nükleer Kontrol Komisyonu (North-South Joint Nuclear Control Commission - JNCC) oluşturulması kararlaştırılmıştır.

Kuzey Kore, 1985’de imzaladığı NPT antlaşması ile taahhüt ettiği, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı - UAEA (International Atomic Energy Agency-IAEA)’nin Güvence Denetimleri Antlaşması (Safeguard)’nı 30 Ocak 1992’de imzalamıştır. Bu çerçevede, Mart 1992’de Kuzey-Güney Birleşik Nükleer Kontrol Komisyonu (JNCC) teşkil edilmiş, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın denetimleri Haziran 1992’de başlamıştır.

Ocak 1993’te nükleer atık içerdiğinden şüphelenilen ve rapor edilmeyen iki tesiste UAEA’nın denetim talebinin Kuzey Kore tarafından reddedilmesi ile birlikte nükleer tesislerin uluslararası denetimleri tekrar kesilmiştir. 2 Mart 1993’de Kuzey Kore NPT’den çekileceğini ve nükleer tesislerine denetçileri almayacağını açıklamıştır.

BM Güvenlik Konseyi (BMGK) Kuzey Kore’yi Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile işbirliği yapmaya sevk etmek ve Kore Yarımadası’nın Nükleer Deklarasyonu (Birleşik Deklarasyon)’na uymasını sağlamak üzere 11 Mayıs 1993’de, 825 sayılı kararını çıkarmıştır.[10]

BMGK’nin 825 sayılı kararı ve ABD’nin nükleer tesisleri vuracağı uyarısının ardından Kuzey Kore, nükleer programını Çerçeve Antlaşması kapsamında tasfiye etmeyi kabul etmiş[11], 21 Ekim 1994’de, Cenova’da, Kuzey Kore ile ABD arasında Çerçeve Antlaşması imzalanmıştır.[12]

Çerçeve Antlaşması ile Kuzey Kore inşa edilmekte olan 50 MWe ve 200 MWe’lık dengelenmiş-grafit reaktörler ile 5 MWe’lik reaktör ve nükleer yakıt işleme ünitesi de dahil olmak üzere nükleer programını dondurmaya ve nihayetinde tasfiye etmeye razı olmuştur. Bunun karşılığında Pyongyang yönetimine ihtiyacına binaen ilk etapta alternatif yakıt verilmesi, müteakiben iki hafif su reaktörü tesis edilmesi sözü verilmiştir. Güvenli ve nispeten az plütonyum üreten 1,000 MWe’lık iki hafif su reaktörü, Kuzey Kore’nin kritik seviyeye ulaşan enerji ihtiyacını karşılayacağı değerlendirilmiştir. Antlaşma ile ABD ve Kuzey Kore arasındaki ilişkilerin tedricen geliştirilmesi ve Kuzey’in Güney Kore ile diyaloga başlaması taahhüt altına alınmıştır.

1994 Çerçeve Antlaşması’nın pürüzsüz uygulanması Güney Kore menşeli hafif su reaktörüne Kuzey Kore’nin itirazları üzerine tıkanmış, Kuzey Kore ve ABD yetkilileri arasında Malezya/Kuala Lumpur’da, 12 Haziran 1995’de yapılan görüşmeler neticesinde taraflar uzlaşmaya varmışlardır. Kuzey Kore, hafif su reaktör modeli ve projeyi yürütecek ana müteahhidin belirlenmesi konularında Kore Yarımadası Enerji Geliştirme Organizasyonu (Korean Peninsula Energy Development Organization- KEDO)’nun kararlarına uymayı kabul etmiştir.

Çerçeve Antlaşması gereğince, Yongbyon’da bulunan nükleer tesislerin bakım ve onarımları 1994’ten başlayarak 2002 yılı sonuna kadar yapılmamıştır; Kasım 2002 başında ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı James Kelly’nin, Kuzey Kore’nin uranyum zenginleştirdiğini açıklamasının ardından ABD, Kuzey Kore’ye ağır yakıt sevkiyatını durdurmuştur. Böylece ABD ile Kuzey Kore arasındaki tansiyon Aralık 2002’de tekrar yükselmiştir.[13]

Kuzey Kore uranyum zenginleştirdiği yönündeki iddiaları önce yalanlamış, sonra doğruluğunu kabul ederek Çerçeve Antlaşması’ndan çekildiğini duyurmuştur.[14] Ayrıca Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı denetçilerini sınır dışı ederek, 1994 yılından itibaren depolanmış bulunan kullanılmış yakıt çubuklarını tekrar işleme tabi tutmak üzere 5 MWe’lik nükleer reaktörünü Şubat 2003 itibarıyla faaliyete geçirdiğini bildirmiştir.[15]

Bu gelişmenin üzerine, Kuzey Kore’nin nükleer silahlanma programı ile ortaya çıkan güvenlik ile ilgili sorunları barışçıl yollarla çözüme kavuşturmak amacıyla; Kuzey Kore, Güney Kore, Çin Halk Cumhuriyeti, ABD, Rusya Federasyonu ve Japonya’nın katılımı ile Altılı Görüşmeler (Six Party Talks)’in yapılması kararlaştırılmıştır.[16]

Bu arada Şubat 2003’de faaliyete geçirilen 5 MWe’lık reaktörün muhtemelen Nisan – Haziran 2005 arasında boşaltılmış ve tekrar yüklenmiş olduğu, Çerçeve Antlaşması ile inşası durdurulan 50 MWe’lık reaktörün onarımı için Ağustos 2005’de yeni bir proje başlatıldığı öğrenilmiştir.[17]

9 Ekim 2006’da korkulan olmuş, Kuzey Kore ilk nükleer denemesini gerçekleştirmiştir. ABD Jeolojik Ölçme Merkezi (United States Geological Survey-USGS) 41°.29N 129°.09E +/- 8.1 km. mevkiinde Richter ölçeği ile 4.2 şiddetinde yer sarsıntısı tespit etmiştir. Japon sismoloji birimleri de bu bilgiyi doğrulamıştır.[18] Pyongyang yönetiminin ilk nükleer denemesinin ardından BM Güvenlik Konseyi 14 Ekim 2006 tarihinde 1718 sayılı yaptırım kararını almıştır.[19]

2003’ten 2007’ye kadar yapılan beş tur Altılı Görüşmelerde önemli bir ilerleme kaydedilememiştir. Beşinci Tur görüşmelerin üçüncü safhasında (8-13 Şubat 2007) Kuzey Kore petrol yardımı ve ABD, Japonya ile ilişkilerin normalleştirilmesi karşılığında nükleer tesislerini kapatmayı kabul etmiştir.[20] 13 Şubat 2007 tarihinde yapılan antlaşma ile Kuzey Kore, 19 Eylül 2005 tarihli nükleer silah programını sonlandıracağına dair nihai ortak bildiriyi uygulamaya geçirmek üzere adım atmayı taahhüt etmiştir.[21]

Kuzey Kore yine rahat durmamış 5 Nisan 2009’da, Kwangmyongsong-2 uydusunu fırlatma girişiminde bulunmuştur. BMGK da Kuzey Kore’yi suçlayan 13 Nisan 2009 tarihli “Başkanlık Açıklaması”nı yayınlamıştır.

BMGK’nın başkanlık açıklamasına tepki olarak Pyongyang yönetimi bu sefer, 14 Nisan 2009’da Altılı Görüşmeler (Six Party Talks)’den çekildiğini ve “nükleer zenginleştirme programına devam edeceğini” ilan etmiş ve ülkede tekrar faaliyete geçirimiş olan nükleer denetçileri sınır dışı etmiştir.[22]

İkinci nükleer deneme ilkinden yaklaşık üç yıl sonra 25 Mayıs 2009’da yapılmıştır.[23] BMGK, 25 Mayıs 2009’daki nükleer denemesi ve müteakip tarihlerde icra ettiği füze atışları nedeniyle Kuzey Kore’ye yönelik olarak 12 Haziran 2009 tarihinde oybirliği ile 1874 sayılı yaptırım kararını almıştır.

BMGK’nın 1874 sayılı kararı, 14 Ekim 2006’da alınan 1718 sayılı karara ilave olarak, Kuzey Kore’nin mali işlemlerine ve silah sanayinin gelişmesine yönelik kısıtlamalar içermiş, açık denizlerde seyreden ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti ile ticaret yapan gemilerin yükünün denetime tabi tutulmasına ilişkin hükümleri içermiştir.[24]

Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı, BMGK’nin 1874 sayılı kararına tepki göstererek, 13 Haziran 2009 tarihinde, plütonyum stoklarının silah haline getirileceği ve uranyum zenginleştirmeçalışmalarına başlanacağını açıklamıştır.[25]

Kuzey üçüncü ve son nükleer silah denemesini 12 Şubat 2013’de gerçekleştirmiş, Çin Bilim ve Teknoloji Üniversitesi patlamanın 41°.17N 129°.04E +/- 94 m. mevkiinde meydana geldiğini ve 12.2 kt +/- 3,4 kt değerinde enerji ortaya çıkardığını tespit etmiştir.[26]

Sonuç:

Deniz yetki alanları üzerinde yaşanan gerginlikler ile Kuzey Kore’nin nükleer programından kaynaklanan gerilimler eş zamanlı cereyan etmese de tarafların deniz üzerindeki karşılaşmaları genellikle Kuzey Kore’nin bölgeyi ateş denizine çevirme tehditlerine kadar varmaktadır.

Deniz yetki alanları üzerinde yaşanan çatışmaların, 2003 yılına kadar mavi yengeçlerin avlanma sezonu olan Mayıs - Eylül ayları arasındaki dönemde gerçekleştiği, 2003 yılından sonraki angajmanların ise bölgede varlık gösteren askeri platformların tacizlerinden kaynaklandığı görülmektedir. Bu açıdan bakıldığında sorunun zaman içerisinde bölgenin zengin canlı kaynaklarının paylaşılması mücadelesinden, karşılıklı güç gösterisine doğru meylettiği değerlendirilmektedir.

Mevcut durumu itibarıyla Kuzey Sınır Çizgisi (NLL)’nin, Kuzey Kore’nin Ongjin Yarımadası yakınında bulunan okyanus kaynaklarına ulaşmasını engellediği, bu çerçevede uluslararası deniz hukukunun kapatmama prensibine aykırı olduğu mütalaa edilmektedir. Kuzey Sınır Çizgisi (NLL)’nin “kapatmama” ilkesinden başka deniz hukukunun “anakaraların adalara üstünlüğü” ile “hakkaniyet” prensiplerinden de yoksun olduğu görülmektedir.

Ancak sınırlandırmanın Uluslararası Adalet Divanı (UAD)’nca yapılması konusunda her iki Kore de Uluslararası Adalet Divanı (UAD)’nin yargı yetkisini kabul etmekten uzak durmayı tercih etmektedir. Mahkemenin çıkarlarına aykırı olarak alabileceği bir karara bağlanmayı arzu etmedikleri anlaşılmaktadır.[27]

Sarı Deniz’de çatışmanın önüne geçmek her iki tarafın da görevi olduğundan, daha adil ve mahfuz bir hattın tesisi için çalışmaları gerekmektedir. Bu çerçevede, Kuzey Kore’nin geleneksel politikasından saparak, sorunları sadece ABD ile müzakere etmek isteğinden vazgeçmesi gerekmektedir.

Kuzey’in nükleer programına gelince; Pyongyan’ın nükleer silah denemeleri ile teknoloji ve tecrübe açısından önemli bir seviyeye ulaştığı, nükleer programını ABD müdahalesine karşı caydırıcılığı sağlamak üzere kullandığı anlaşılmaktadır. Ayrıca gelişen şartlara bağlı olarak ekonomik yardım veya karşılıklı ilişkilerin normalleştirilmesi karşılığında nükleer program ve silahlarını müzakere edebileceği mütalaa edilmektedir.

Plütonyum üretim kapasitesini artırması ve dolayısıyla plütonyum ihraç etmesinin önüne geçilebilmesi, Yongbyon’da bulunan 50 MWe’lık reaktör ile reaktör çekirdeği üreten tesislerin durdurulması ve uranyum zenginleştirme faaliyetlerinden vazgeçirilmesi için Pyongyang ile Altılı Görüşmelerin tekrar başlatılmasının olumlu adımlar olabileceği değerlendirilmektedir.

Kuzey Kore’nin yeni tür nükleer denemeden kastının balistik füzelerle atmosferde detonasyon olabileceği, gerçekleştirmesi durumunda uluslararası toplumun tepkisinin çok daha sert olacağı, Pyongyang’ın nükleer programını müzakere etme seçeneğini de kaybedeceği mütalaa edilmektedir.

Son olarak, Kuzey Kore’nin bölgede gerginliği artıran her hamlesi izolasyonunun daha da derinleşmesine, ABD’nin bölgedeki askeri varlığını güçlendirmesine neden olmaktadır. Yarımadada 2010’da yaşanan gerginlikler[28] ABD’nin Güney Kore’deki askeri mevcudiyetini artırmasına, 2012’de Güney Kore’ye devredilmesi planlanan askeri birliklerin harp zamanı kontrolünün 2015 yılına kadar ABD’de kalmasına, Jeju Adası’nda yeni bir deniz üssünün kurulmasına, ABD ile Güney Kore birlikleri arasında daha fazla birleşik askeri tatbikatlar icra edilmesine neden olmuştur. 

 


[1]Stewart, P. (2014, 6 Nisan), U.S., eyeing North Korea, to send more missile defense ships to Japan, Reuters, erişim 6 Nisan 2014, http://www.reuters.com/article/2014/04/06/us-usa-japan-defense-idUSBREA3500M20140406

[2]Nichols, M. (2014, 4 Nisan), North Korea tells world 'wait and see' on new nuclear test, Reuters,
erişim 6 Nisan 2013, http://www.reuters.com/article/2014/04/04/us-northkorea-usa-un-idUSBREA331IG20140404

[3]Scanlon, C. (2014, 31 Mart), North and South Korea exchange fire across western sea border, BBC News Asia, erişim 6 Nisan 2014, http://www.bbc.com/news/world-asia-26815041

[4]Seoul examines 'North Korea drone’, (2014, 2 Nisan), BBC News Asia, erişim 6 Nisan 2014, http://www.bbc.com/news/world-asia-26835228

[5]Stewart, P. (2014, 6 Nisan), U.S., eyeing North Korea, to send more missile defense ships to Japan, Reuters, erişim 6 Nisan 2014, http://www.reuters.com/article/2014/04/06/us-usa-japan-defense-idUSBREA3500M20140406

[6]Hyŏn In-taek, Schreurs Miranda Alice, The environmental dimension of Asian security: conflict and cooperation over energy, resources, and pollution (2007)

[7]A.g.e.

[8]Hecker, S.S. ve Liou, W. (2007, Mart), Dangerous Dealings: North Korea’s Nuclear Capabilites and the Threat of Export to Iran, Arms Control Association, erişim: Aralık 2010, https://www.armscontrol.org/act/2007_03/heckerliou

[9]A.g.e.

[10]Nuclear Weapons Program, Federation of American Scientists, erişim: Nisan 2014, http://www.fas.org/nuke/guide/dprk/nuke/index.html

[11]North Korea and weapons of mass destruction, Wikipedia, erişim: Nisan 2014, http://en.wikipedia.org/wiki/North_Korea_and_weapons_of_mass_destruction

[12]Nuclear Weapons Program, Federation of American Scientists, erişim: Nisan 2014, http://www.fas.org/nuke/guide/dprk/nuke/index.html

[13]Hecker, S.S. ve Liou, W. (2007, Mart), Dangerous Dealings: North Korea’s Nuclear Capabilites and the Threat of Export to Iran, Arms Control Association, erişim: Aralık 2010, https://www.armscontrol.org/act/2007_03/heckerliou

[14]Nuclear Weapons Program, Federation of American Scientists, erişim: Nisan 2014, http://www.fas.org/nuke/guide/dprk/nuke/index.html

[15]Hecker, S.S. ve Liou, W. (2007, Mart), Dangerous Dealings: North Korea’s Nuclear Capabilites and the Threat of Export to Iran, Arms Control Association, erişim Aralık 2010, https://www.armscontrol.org/act/2007_03/heckerliou

[16]China: Korean six-party talks to help avoid new conflict(2010, 18 Aralık), RIA Novosti, erişim: Nisan 2014, http://en.ria.ru/world/20101218/161836382.html

[17]Hecker, S.S. ve Liou, W. (2007, Mart), Dangerous Dealings: North Korea’s Nuclear Capabilites and the Threat of Export to Iran, Arms Control Association, erişim: Aralık 2010, https://www.armscontrol.org/act/2007_03/heckerliou

[18]Nuclear Weapons Program, Federation of American Scientists, erişim: Nisan 2014, http://www.fas.org/nuke/guide/dprk/nuke/index.html

[19]Security Council Condemns Nuclear Test By Democratic People’s Republic of Korea, Unanimously Adopting Resolution 1718 (2006), United Nations Security Council, erişim: Nisan 2014,  http://www.un.org/News/Press/docs/2006/sc8853.doc.htm

[20]China: Korean six-party talks to help avoid new conflict(2010, 18 Aralık), RIA Novosti, erişim: Nisan 2014, http://en.ria.ru/world/20101218/161836382.html

[21]Hecker, S.S. ve Liou, W. (2007, Mart), Dangerous Dealings: North Korea’s Nuclear Capabilites and the Threat of Export to Iran, Arms Control Association, erişim Aralık 2010, https://www.armscontrol.org/act/2007_03/heckerliou

[22]Parry, R. L. (2009, 24 Nisan),  North Korea is fully fledged nuclear power, experts agree, The Times Asia, erişim Aralık 2010, http://www.thetimes.co.uk/tto/news/world/asia/article2610159.ece

[23]Timeline of the North Korean nuclear program, Wikipedia, erişim: Nisan 2014,  http://en.wikipedia.org/wiki/Timeline_of_North_Korea_nuclear_program

[24]Security Council, Acting Unanimously, Condemns In Strongest Terms Democratic People’s Republic of Korea Nuclear Test, Toughens Sanctions, United Nations Security Council, erişim: Nisan 2014,  http://www.un.org/News/Press/docs/2009/sc9679.doc.htm

[25]Nuclear Weapons Program, Federation of American Scientists, erişim: Nisan 2014, http://www.fas.org/nuke/guide/dprk/nuke/index.html

[26]2013 North Korean nuclear test, Wikipedia, erişim: Nisan 2014,  http://en.wikipedia.org/wiki/2013_North_Korean_nuclear_test

[27]Kotch J. B. ve Abbey M., Asian Perspective, Vol.:27, No.:2, 2003, “Ending Naval Clashes On The Northern Limit Line And The Quest For West Sea Peace Regime

[28] Binzat, G. (2011, Haziran), Kore Yarımadasında Oynanan Oyun: Cheonan Vakası, ASSSA SAM, erişim: Nisan 2014, http://www.asssastratejibulteni.com/Kore_Yarimadasinda_Oynanan_Oyun_Cheonan_Vakasi.pdf"

Gökhan Binzat

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
Bilimsel Danışmanı

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

2. Mahmut, Balkan isyanları, Rus baskısı ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa’yla uğraşırken yeniçeriler, her fırsatta ayaklanmaktaydı. 15-18 Kasım 1808’de Babıali’yi basan yeniçerilerle mücadele eden Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa mahzendeki barutları ateşleyerek içeri giren 600 yeniçeriyle beraber kendini h...

Error: No articles to display