500 sayfalık rapor ülkenin güvenlik endişelerini ve bu endişelere yanıtlarını ortaya koymaktadır. Rapor, “Uluslar arasındaki siyasi, ekonomik ve askeri rekabet açıktır ve uluslararası düzene yönelik meydan okuma küresel bir sorundur” demektedir.

Japonya yıllık savunma raporunda, uluslararası toplumun Rusya’nın Ukrayna’yı askeri işgaline müsamaha göstermemesi gerektiğini vurguladı. Raporda Rus işgaline müsamaha gösterilmesi halinde, bunun Asya dahil diğer bölgelerde statükoda tek taraflı bir değişikliğe izin verildiği şeklinde yanlış anlaşılabileceğini vurgulanmakta ve Japonya’nın durumu endişeyle izlediği ifade edilmektedir. Rapor, Çin ve Rus bombardıman uçaklarının ortak uçuşlarına atıfta bulunarak Çin’in Rusya ile askeri ilişkilerini son dönemde daha da hızlandırdığına dikkat çekilmektedir. Geçtiğimiz Mayıs ayında, Çin ve Rus savaş uçakları, Avustralya, Hindistan, Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) oluşan Dörtlü grubunun Japonya’nın başkenti Tokyo’daki zirve toplantısının ardından Japonya yakınlarında ortak uçuşlar gerçekleştirmişti. Rapor, Moskova’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısını “uluslararası hukukun ciddi bir ihlali” olarak nitelendiriyor ve Rusya’nın bir anlaşmazlığı çözmek için güç kullanmasının, Pekin’in kendi toprakları olarak gördüğü Tayvan’ın güvenliğini tehdit eden bir emsal oluşturduğuna dair endişeleri artırdığını iddia etmektedir. Dahası rapor, Moskova’nın caydırıcı olarak nükleer kapasitesine daha fazla güvenebileceği ve bunun da Rus nükleer denizaltılarının rutin olarak aktif olduğu Japonya çevresindeki faaliyetlerde bir artış anlamına gelebileceği konusunda uyarmaktadır.

Savunma raporu Çin için “Pekin, istenmeyen beklenmedik durumlara neden olabilecek tehlikeli eylemler de dahil olmak üzere iddialı bir şekilde hareket etmeye devam ediyor” demektedir. Geçen yılki savunma raporunda olduğu gibi bu yıl da Tayvan konusuna değinen rapor, “Tayvan, ülkemizin güneybatı adalarına çok yakın bir konumdadır ve en az batıdaki adamız olan Yonaguni Adası’na sadece 110 kilometre uzaklıktadır. Japonya’nın önemli deniz yollarına bakan Güeny Çin Denizi, Bashi Kanalı ve Doğı Çin Denizi’nin kavşağında yer almaktadır. Bu nedenlerle Tayvan’ı çevreleyen durumdaki istikrar, yalnızca Japonya’nın güvenliği için değil, aynı zamanda uluslararası toplumun ıstıkrarı için de önemlidir” demekteddir. Kuzey kore açısından ise rapor, Kuzey Kore yönetiminin bu yıl kıtalar arası balistik füzeler ve diğer balistik füzelerin sık sık lansmanını gerekçe göstererek ciddi ve acil bir tehdit olarak konumlandırıyor. Raporda Kuzey Kore yönetiminin daha fazla provakasyona girişebileceği ifade ediliyor.

Bunlara ek olarak, daha uzun menzilli saldırı füzeleri, güçlendirilmiş uzay ve siber yetenekler ve teknolojiye erişim üzerinde daha sıkı kontroller için çağrıda bulunması beklenen ulusal güvenlik incelemesi için de zemin oluşturuyor. Çoğu Japon vatandaşın hükümetin ülkenin kötüleşen bölgesel ve uluslararası güvenlik ortamıyla ilgili endişelerini paylaştığı en son yapılan kamuoyu yoklamalarında savaunma harcmalarının arttırılması yönünde giderek artan desteği görünmektedir. Tokyo hükmeti askeri harcamalarını Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) üyeleri tarafından belirlenen minimum taahhüt olan Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH) % 2’lik düzeyine çıkarmayı planlamaktadır. Japonya’nın mevcut ekonomik büyüklüğü dikkate alındığında bu onu ABD ve Çin’den sonra en fazla askeri harcama yapan üçüncü ülke konumuna yükseltecek. Rapora göre Japonya şu anda GSYH’nın sadece % 0,95’ini savunma harcamalarına ayırmaktadır.

Çin’den Gelen Tepkiler

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Wang Wenbin 22 Temmuz Cuma günü yaptığı basın açıklamasında Çin’in, savunma bütçesini artırmak ve pasifist anayasayı değiştirmek için daha fazla iç destek elde etmek amacıyla Çin ve diğer komşuları “tehdit” olarak nitelendiren Japonya’nın 2022 savunma raporu nedeniyle Tokyo hükümetini kınadığını ifade etti. Wenbin “Çin’in ulusal savunma politikasını, normal askeri gelişimini ve meşru denizcilik faaliyetlerini kötüleyen, sözde Çin tehditlerini abartan ve Tayvan konusunda Çin’in iç işlerine müdahale eden bayaz kağıda şiddetle karşı çıktığını” ifade etti. Wang, “Çin’in barışçıl kalkınma stratejisine bağlı olduğunu ve doğası itibarıyla savunmacı bir ulusal savunma politikasi takip ettiğini” belirtti. Ancak, “militarizm ve saldırganlık geçmişine sahip olan Japonya’nın savunma raporunda savunmaya yönelik politikalarını gözden geçireceğini, savunma bütçesini artıracağını ve karşı saldırı yeteneklerini geliştireceğini kamuoyuna açıkladığını ve Tokyo’nun pasifizmden daha da uzaklaştığına dair endişelerini artırdığını” söyledi. 

Wenbin, “Japonya’yı komşularından gelen güvenlik tehditlerini oynayarak askeri genişlemesi için mazeretler aramaktan vazgeçmeye, saldırganlık tarihini derinlemesine düşünmeye, barışçıl kalkınma yoluna bağlı kalmaya ve Asyalı komşularının güvenini kazanmak için somut adımlar atmaya çağırdıklarını” kaydetti. Çin’in Tokyo büyükelçiliğ de “savunma raporunun yanlış bir pozisyon ve olumsuz bir ton aldığını, Çin’e kötü niyetli bir şekilde iftira ettiğini ve suçladığını, Çin’in içişlerine büyük ölçüde müdahale ettiğini ve Çin ile Japonya arasındaki dört siyasi belgenin ruhunu ciddi şekilde ihlal ettiğini” söyledi. Buna ek olarak elçilik, İbölgesel barış ve istikrara yönelik en büyük zorluğun Japonya’nın Doğu Çin Denizi’ndeki pervasız ve sağcı provakasyonları ve Güney Çin Denizi’nde ABD ve diğer müttefikleriyle kılıç sallaması olduğunuİ söyledi. Diğer taraftan Çinli analistler de, Japonya’nın Çin’e yönelik saldırgan, kınayıcı ve tutucu zihniyetinin savunma raporunda ifade edilenden daha güçlü olduğunu düşünmekteler. 

Güney Kore’den gelen Tepkiler

Japonya’nın yıllık savunma raporunun yayınlamasının ardından bir tekpki de Güney Kore hükümetinden geldi. Kore hükümeti iki ülke arasında ihtilaflı bir konu olan Dokto-Takeshima Adaları üzerinde Japonya’nın tekrar hak iddia etmesinden dolayı Japonya’yı şiddetle kınadı. Güney Kore Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Choi Young “Hükümet, Japonya’nın tarih, coğrafya ve uluslararası hukuk açısından Kore topraklarının ayrılmaz bir parçası olan Dokdo üzeründeki egemenlik iddiasını tekrarlamasına şiddetle karşı çıkıyor ve onu derhal rapordan çıkarmaya çağırıyor” dedi. Sözcü, böyle bir hareketin “geleceğe yönelik” ikili ilişkiler kurma çabalarına hiçbir faydası olmadığını da sözlerine ekledi.Japonya’nın güvenlik koşullarını ve bunlara yanıtlarını içeren savunma raporunda Tokyo yönetimi ihtilaflı adalara yönelik üst üste 18 yıldır egemenlik iddiasını yenilemiş oldu. Bu son rapor bir önceki raporlardan çok da farklı bir içeriği sahip değildir. Adalar konusunda bir önceki yıllara benzer ifalerini korumuştur. İki ülke arasındaki ihtilaflı adalar üzerinde Seul yönetiminin küçük bir polis müfrezesi ile kontrolü sürmektedir.