Bu sayfayı yazdır

Güney Çin Denizinde Yükselen Tansiyon

Yazan  08 Haziran 2011
Güçlenen Çin bölgedeki sınır sorunlarında tavrını sertleştiriyor

Ekonomik ve askeri olarak gittikçe güçlenen Çin bölgesinde geçmişten gelen tartışmalı egemenlik alanlarına daha fazla müdahil olmaya başlamaktadır. En son Vietnam ve daha önce Filipinler ile Güney Çin denizinde yaşanan gerginlik devam etmektedir.

 

Filipinler ile Gerilim:

Güney Çin Denizindeki tansiyon son birkaç günde Çin, Vietnam ve Filipinler arasında askeri bir çatışmaya gidebilecek noktaya gelmiştir. Bölgedeki gerginlik Filipin hükümetinin Paracel (西沙群岛) adaları üzerinde hâkimiyet ilanı ile başlamıştır. Bunun üzerine Çin bölgeye savaş gemisi yollamış ve bunun amacının Çinli balıkçı gemileri korumak olduğunu açıklamıştır. Çin'in Filipinler karasularında daha önce de 6-7 kez ihlalde bulunduğu Filipinler Başbakanı tarafından ileri sürülmüştür. Çin'in bölgeye radar ekipmanı ve askeri mühimmat sevk ettiği iddia edilmektedir.[1]

Vietnam ile Gerilim:

5 Haziran tarihinde Güney Çin Denizinde Vietnam'a ait petrol ve doğalgaz gemilerinin Çin'e ait askeri gemiler tarafından tehdit edilmesi üzerine Vietnam'da Çin karşıtı gösteriler yapılmıştır. Vietnam, Çin'in karasularını ihlal ettiğini ileri sürmektedir.[2] Gösterilerin internet üzerinden organize edildiği ve Hanoi ve Ho Chi Minh şehirlerinde geniş katılımla düzenlendiği bildirilmektedir. Uzun zamandır tansiyonu yüksek olan Vietnam Çin ilişkilerinin söz konusu bölge'de artan Çin egemenliği üzerine daha da gerginleşeceği öngörülmektedir.[3]

Bölge'nin Stratejik Önemi:

Güney Çin Denizi olarak adlandırılan ve Çin'in Güney Batısında bulunan bölge stratejik açıdan son derece önemli bir bölgedir. Vietnam, Filipinler ve Malezya'nın da içinde bulunduğu bölge ayrıca Çin'in dünyaya açılan önemli kapılarından biridir. Halihazırda Çin'in ihracat ve ithalatının merkezi durumunda bulunan Doğu Çin'in dünyaya açılan kapısı bu bölgeden geçmektedir. Bu nedenle Çin için bölgedeki hakimiyeti hayatidir. ABD'nin son dönemde Japonya, Vietnam, Malezya gibi bölge ülkeleri ile gelişen ikili ve çok taraflı askeri işbirliğindeki artış ve Malaka Boğazına yönelik saldırı tehditleri Çin'i bölgede ön alıcı faaliyetlere itmektedir. Çin'in geçmişten beri tartışmalı olan bölgelerde etkinliğini arttırdığını; ekonomik, siyasi ve kültürel Yumuşak Gücünün (Soft Power) dışında askeri açıdan da artık varlığını hissettirdiğini görmekteyiz.

 

Sonuç:

Çin'in son yıllarda giderek artan siyasi ve askeri etkinliği bölge ülkelerini ve ABD'yi endişelendirmektedir. Bunun yanında 2012 yılında Çin Komünist Partisinde gerçekleşecek olan yönetici değişiklikleri de dikkatle izlenmektedir. Son birkaç ayda Çin'de bazı general ve politikacılar tarafından dile getirilmeye başlanan ve "sertlik" yanlısı olarak nitelenebilecek görüşler ön plana çıkmaya başlamıştır.[4] Çin'in artık uluslararası alanda askeri gücünü daha etkin kullanabileceği düşünülmektedir. Bu yeni yaklaşımın Çin yönetiminde daha fazla öne çıkması ile komşu ülkeler ve buna paralel olarak ABD ile askeri bir karşılaşmanın yaşanabileceği öngörülmektedir. 2012'den sonra yeni Çin yönetiminin alacağı kararlar hem bölge hem de dünya için büyük önem taşımaktadır.

 


 

[1] Voice of America, "Philippines seeks answers about latest South China Sea İncident" (Filipinler Güney Çin Denizinde yaşanan son olaylar ile ilgili cevap arıyor) http://www.voanews.com/english/news/Philippines-Seeks-Answers-About-Latest-South-China-Sea-Incident-122936653.html, (Erişim 5 Haziran 2011).

[2] Sina İnternet Askeri Haberler , 越南称中国巡逻艇在南海破坏越南探油船并警告 (Vietnam Çin devriye gemilerinin petrol gemisini tehdit ettiğini ve kara sularını ihlal ettiğini ileri sürdü) http://mil.news.sina.com.cn/2011-05-28/1119649475.html, (Erişim 5 Haziran 2011).

[3] BBC news update, "Vietnamese hold Anti-China Protests: South China Sea" (Vietnamlılar Çin Karşıtı Gösteri yaptılar: Güney Çin Denizi)http://www.bbcnewsupdate.com/vietnamese-hold-anti-chinese-protestsouth-china-sea.html, (Erişim 5 Haziran 2011).

[4]Çin Harp Akademileri Komutanı General Liu Yuan'in (刘源), Zhang Mu Sheng (张木生) adlı yazarın kitabı olan "为什么改造我们的文化与历史观"(Neden Kültür ve Tarih Bakış Açımızı Yeniden İnşa etmeliyiz?) için yazdığı önsöz'ün bu yeni sertlik yanlısı görüşün manifestosu haline geldiği görülmektedir. Bakınız:http://theory.people.com.cn/GB/12328780.html (Erişim 5 Haziran 2011).

 

 

Giray Fidan

 06.04.1980 Ankara Doğumlu

Eğitim:

İlkokul ve Ortaokul eğitimini Özel Yükseliş Kolejinde, Lise eğitimini Gazi Anadolu Lisesi ve Mustafa Kemal Lisesinde tamamlamıştır. 1998-2000 yılları arasında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Klasik Arkeoloji Bölümünde eğitim görmüştür. 2001 – 2005 yılları arasında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Sinoloji Ana Bilim dalında ve 2002 – 2003 yılları arasında Beijing Language and Culture University (北京语言文化大学) lisans eğitimini tamamlamıştır. 2005 – 2007 yılları arasında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Sinoloji Ana Bilim Dalında yüksek lisans eğitimini “Qin Devrimleri: Qin Shi Huang Dönemi Çin’de yapılan Devrimler ” konulu teziyle tamamlamıştır. 2007 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Sinoloji anabilim dalında doktora eğitimine başlamış; 2007 – 2008 tarihleri arasında Milli Eğitim Bakanlığı bursuyla Min Zu University of China (中央民族大学) Tibetoloji bölümünde araştırma yapmış ve Tibetçe eğitimi almıştır. Doktora çalışmasını 2010 yılında “Çin Kaynaklarına Göre 16. Yüzyılda Osmanlı – Çin İlişkileri ve Çin’de Osmanlı Ateşli Silahları” konulu teziyle tamamlamıştır.

 

Yabancı Diller:

Çince

İngilizce

Tibetçe

 

Yayınlar:

Kitaplar:

Kanuni Devrinde Çin’de Osmanlı Tüfeği ve Osmanlılar, Yeditepe Yayınevi, 2011, İstanbul.

Çin Dili ve Çince Dilbilgisi, Efil Yayınevi, 2011, Ankara.

Makaleler:

Giray Fidan,"Ming Tarih Kayıtlarına Göre 16. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu-Ming Çin'i İlişkileri", Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Türkiyat Araştırmaları Dergisi, Sayı 30, Güz 2011, ss. 276-287.

Giray Fidan, "Tibet ve Türk Geleneklerinde Bozkurt Sembolü", Uluslararası Asya ve Kuzey Afrika Çalışmaları Kongresi (ICANAS) konferansı dâhilinde "38. ICANAS Doğubilim Çalışmaları" bildiri kitapçığında s. 151-155, Ankara, 2009.

Giray Fidan, “Ulus Devlet Olma Yolunda Bir Medeniyet: Çin”, 21. Yüzyıl Dergisi, Nisan 2011, Sayı 28, ss. 55-59.

Giray Fidan, “Türk Çin İlişkilerinde 40 Yıl”, 21. Yüzyıl Dergisi, Ocak 2011, Sayı 25, ss. 91-97.

Giray Fidan, “Çin – Arap Dünyası İlişkileri: Eski Köye Yeni Adet”, 21. Yüzyıl Dergisi, Mart 2011, Sayı 27, ss. 53-59.

Giray Fidan, “Irak’ın Yeniden Yapılanmasında Çin’in Politikaları”, 21. Yüzyıl Dergisi, Ağustos 2010, Sayı 20, ss. 69-74.

Giray Fidan, “Pekin’in Yüksek Rakımlı Sorunu: Tibet” 21. Yüzyıl Dergisi, Eylül 2010, Sayı 21, ss. 79-86.

Giray Fidan, “Çin Halk Cumhuriyeti Japonya İlişkileri: İşbirliği Yapan Devletler Düşman Halklar”, 21. Yüzyıl Dergisi, Ekim 2010, Sayı 22, ss. 29-34.

Giray Fidan, “21. Yüzyılda Çin: Büyük gücün büyük sorunları” 21. Yüzyıl Dergisi, Kasım 2010, Sayı 23, ss. 45-50.

Giray Fidan, “Türk Silahlı Kuvvetleri Çin Halk Kurtuluş Ordusu İlişkileri”, 21. Yüzyıl Dergisi, Aralık 2010, Sayı 24, ss. 17-23.

Giray Fidan, “Japonya’da Nükleer Felaket”, 21. Yüzyıl Dergisi, Mayıs 2011, Sayı 29, ss. 63-67.

Giray Fidan, “Pakistan: Çin’in İsrail’i” 21. Yüzyıl Dergisi, Haziran 2011, Sayı 30, ss. 17-23.

Giray Fidan, “Çin’in Orta Asya Enerji Politikası” 21. Yüzyıl Dergisi, Temmuz 2011, Sayı 31, ss. 23-29.

Giray Fidan, “Çin’in ABD Stratejisi: Yeni Bir Soğuk Savaşa Doğru” 21. Yüzyıl Dergisi, Ağustos 2011, Sayı 32, ss. 49-57.

Giray Fidan, “Ejderha Kara Kıta’da: Çin’in Afrika Ajandası” 21. Yüzyıl Dergisi, Eylül 2011, Sayı 33, ss. 83-90.

         2010 yılından itibaren Bozok Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Yabancı Diller Bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.