Karar, Yunanistan İltica Dairesi tarafından yakın zamanda yapılan bir tavsiyeye ve belirli sığınmacı gruplarının yaşam koşulları ve insan haklarına ilişkin en son bilgilere dayanıyordu. Tavsiyeye göre, bu gruplara mensup kişiler ırk, din, milliyet, siyasi inanç veya sosyal statü nedeniyle hiçbir riskle karşılaşmazlar. Göç Bakanı Notis Mitarakis de, gelişmeyi "yasadışı göç akışlarıyla (Avrupa Birliği'ne doğru) ve kaçakçılık raketlerinin suç faaliyetiyle mücadelede önemli bir adım olarak" övdü. Mitarakis bu kararın kaçakçılara karşı daha sıkı davranması konusunda Türkiye'ye baskı unsuru olacağını da belirtti.

“Türkiye Bütün Şartları Yerine Getirebilir”

Yunan Dışişleri ve Göç Bakanlığı tarafından yapılan ortak açıklamada bu Suriye, Afganistan, Pakistan, Bangladeş ve Somali’den gelenlerin iltica başvurularını inceleme konusunda Türkiye'nin bütün şartları yerine getirebileceğini ve herhangi bir tehlikede olmadıkları belirtildi. Bu yüzden başvurularını Yunanistan yerine Türkiye'de yapabilecekleri vurgulandı.

Adalardaki Sığınmacı Sayısı Azaldı

Atina'nın bu kararı ile birlikte söz konusu ülkelerden gelen sığınmacıların Avrupa Birliği'nde kalma ihtimalinin azaldığı açıkça görülüyor.0 Yunan adalarındaki mülteci kamplarında kalan kişi sayısı da büyük ölçüde azalmış durumda. Yunanistan Vatandaşı Koruma Bakanlığının geçen Mayıs ayında açıkladığı verilere göre Midilli, Sakız, Kos, Leros ve Samos adalarındaki toplam sığınmacı sayısı 40 binden 9 bine geriledi.

18 Mart Mutabakatı AB Lehine İşliyor

2015 yılında Avrupa Birliği ile Türkiye arasında imzalanan 18 Mart Mutabakatı’ndan sonrasında geçen süreçte Avrupa ülkelerine sığınmacı akışını önlemede en önemli etken Türkiye olmuştur. Fakat son dönemde Yunanistan’ın Türk karasularına sığınmacıları zorla itmesi raporlarla belgelenmiş olup Yunan hükümeti gerek Birleşmiş Milletler’den gerekse AB’den uyarılar almıştır.

BM verilerine göre bu yıl 3 binden fazla kişi botlarla Ege Denizi'ni geçerek Yunanistan'a ulaştı. Bu sayı 2014-2015 elde edilen günlük sayıdan bile daha düşük. Yalnızca geçişler değil Yunan adalarında bulunan sığınmacı sayısında da çarpıcı bir düşüş mevcut.

Görünen o ki, Yunanistan, AB’nin üzerine yüklediği sığınmacı yükünü hafifletmiş ve daha da hafiflemesi için çaba sarf ediyor. Fakat AB’nin sığınmacı krizinin yükünü omuzlarına yüklediği asıl ülke Türkiye oldu. Yunanistan ise sığınmacılar konusunu da Türkiye’ye baskı amaçlı kullanmaya çalışıyor. Bununla birlikte bir yılı aşkın süredir gerçekleştirdiği Türk karasularına sığınmacıları zorla geri gönderme uygulamasını reddetmesi bir yana; Türkiye'yi güvenli bölge ilan ederek iltica başvurularını kabul etmeyeceğini açıklamasıyla Türkiye’nin dünya üzerinde hiçbir ülkede olmayan sığınmacı yükünü artırmak ve Türkiye’yi baskılamak çabasındadır.

Kaynak: ekathimerini, DW Türkçe, EuroNews, TRT Haber