Günde sadece 100 kişinin test edildiği, Şam yönetimi gerçekleri gizlediği göz önüne alındığında uzmanların endişesi hiç de yersiz değil.

Suriye’de hastanelerin COVID-19’la başa çıkma konusunda mevcut ihtiyaçları karşılayamadığı ve hijyen koşullarının vahim olduğu, içinde bulunduğu koşulların doğal bir sonucu.

Virüsle mücadele kapsamında Şam yönetimi, sınırlarını kapadı ve vilayetler arasında ulaşımı yasakladı. Okul ve restoranlar da diğer birçok ülkede olduğu gibi virüsün yayılmasını önlemek amacıyla kapatıldı.

Resmi rakamlara göre, Suriye’de şu ana kadar coronavirus nedeniyle iki kişi yaşamını yitirdi, kayıt altına alınan coronavirus vaka sayısı ise sadece 19. Ancak Suriye’deki mevcut durum, verilen resmi rakamların gerçekçiliğini yitirmesine neden oluyor.

Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre, 2019 yılı sonu itibarıyla ülkedeki hastanelerin yalnızca üçte ikisinden azı faal. Sağlık çalışanlarının yüzde 70'i ise savaş başladığından bu yana ülkeyi terk etmiş durumda.

Coronavirüs salgınının dünya çapındaki etkilerinin çok yönlülüğü Suriye için de geçerli bir sonuç olacaktır. Bu doğrultuda, Şam yönetimin gerçek rakamları açıklamaktan kaçınmasının nedenleri de bu çok yönlü sorunlar silsilesinden korunmak olabilir. Salgının yaratabileceği güvenlik açığı ve siyasi boşluk IŞİD dahil olmak üzere Suriye savaşında yer alan çeşitli aktörler tarafından kendi çıkarları için bir fırsat niteliği taşımaktadır.

Sağlık ekipmanları ve personelleri açısından yetersizlik içindeki Suriye için pandeminin tam anlamıyla bir felaket haline gelmesi kaçınılmazdır. Yayılma hızı ve can kaybı diğer ülkelere oranla çok daha yüksek olabilir. Bütün bu etkilerin ise yalnızca Suriye içerisinde etkili olması beklenemez.

Hemen yanı başımızda uzun kara sınırımızın bulunduğu Suriye’nin durum elbette ülkemizi etkileyecektir. Hem bölgede görev yapmakta olan askerimiz hem de sınırların hali bu durumun açık göstergesidir. Virüsle mücadele kapsamında alınan tedbirler arasında bu konuyla ilgili de adımlar atılması gerekmektedir. Fakat önceki gece Gaziantep Karkamış Sınır Kapısı’ndan, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu kalabalık bir grup Suriyelinin Türkiye’ye giriş yapması konuyla ilgili yeterince adım atılmadığının açıkça gözler önüne sermektedir.

Kaynaklar: DW, Reuters, Yeniçağ