Petrol Çağının Sonlarına Doğru

Yazan  26 Temmuz 2021

Yazan: Damla Yalın

Petrol 20. yüzyılı besledi; arabaları, savaşları, ekonomiyi ve jeopolitiği… Şimdi dünya, yeni bir düzene geçişi hızlandıran bir enerji şokunun ortasında. Bir yüzyıldan fazla bir süredir petrol ve gaz endüstrisi, sonuçların hemen hemen her jeopolitik gelişiminde merkezi bir rol oynamıştır. Fosil yakıtların günleri artık sayılı görünüyor, sadece bundan sonra ne olacağını değil, aynı zamanda oraya ulaşmak için ne gerektiğini de düşünmenin zamanı geldi.

Gazın Bitmesi: Petrol Çağının Sonu, David Goodstein tarafından yazılan 2004 tarihli bir kitaptır. Zirvedeki petrolü ve uygarlığın geleceğini anlatıyor. Bu yazımızda da bir kitap incelemesinden ziyade Goodstein’ın ortaya koyduğu argümanlar çerçevesinde petrol çağı ve dünya bu çağın hangi aşamasını yaşıyor sorusuna dair bir değerlendirme yapılacaktır.

Dünya ekonomisi böylesine huzursuz bir geçişe doğru ilerlerken Goodstein petrol çağının sona ermekte olduğu ve geleceğin tehlikeli derecede güvensiz olduğu konusunda bilimsel bir görüş sunuyor. Görünüşe göre petrol talebi artık en büyük tedarikçilerin bile karşılayamayacağı kadar artacak. Aynı zamanda Goodstein zirve gerçekleşse dahi yeni alternatif kaynakların endüstriyi aynı düzeyde besleyebileceği görüşünü reddetmektedir. Dünya petrol üretimindeki yakın düşüş ve bunun sonucunda ekonomik etki ve alternatif enerji kaynaklarının uygulanabilirliği konusunda birtakım güçlüklerin olduğu söz konusudur. Alternatif enerji teknolojilerinin şu anki gelişimini ve dünya nüfusunu göz önünde bulundurduğumuzda, bu teknolojilerin, günümüz sanayisinin devamı için geliştirilmesinin zaman alacağından dolayı etkili olmayacağı kanaati Goodstein’ın kitabında hâkim bir görüştür.

Petrol Zirvesi

Oldukça popüler bir fikir haline getirilen ‘Petrol Zirvesi’ kavramı, 1950’lerde Amerikalı jeolog Marion King Hubbert tarafından ortaya atılmıştır. Hubbert, petrol sahalarının ve doğal gaz rezervlerinin büyüklüğünü tahmin etmek için karmaşık bir matematiksel model inşa etmiştir. Onun görüşüne göre petrol çıkarma oranı, 1970’lerde zirveye dik bir yükseliş ve ardından terminal zayıflama ile bir çan eğrisine benzeyecektir. Ama tüm bu korkular karşılıksız kaldı. Aslında bakılırsa Hubbert, hem gezegenin petrol rezervlerinin gerçek ölçeğini hem de insanlığın daha fazla petrol çıkarmak için fiziksel sınırların üstesinden gelme yeteneğini hafife aldı. Düzenli olarak yeni alanlar keşfediliyor ve mevcut kuyular kötümserlerin düşündüğü kadar çabuk tüketilmedi. Zirveye ulaşmak yerine, bir petrol kuyusunun üretkenliğinin aslında plato eğiliminde olduğu ortaya çıkıyor. Ve sektördeki teknolojik durgunluk döneminde tahminde bulunan Hubbert, hidrolik kırma ve yatay sondajın 60 yıl sonra tüm sektörü yeniden şekillendirerek ‘Şeyl Enerjisi’(1)  devrimini başlatacağını tahmin edemezdi.

Petrol Arzı Kısa Süre İçinde Azalmaya Başlayacak Ve Küresel Bir Krizi Hızlandıracak

Kitaba göre artık petrol çağının son zamanlarındayız. Petrolün bir kısmı kömür ve doğal gazın yerini alsa bile insan uygarlığı 21. yüzyılın sonunda fosil yakıtlarını tüketmeye başlayacak.‘’Fosil yakıtlar olmadan yaşamanın bir yolunu bulamazsak, bildiğimiz uygarlık bu yüzyılda bir gün sona erecek’’ sözleri bir uyarı niteliğindedir.

Kitapta enerji bütçeleri, termodinamik ve entropinin bazı temellerini açıklamış olduğu için, Goodstein’ın konuyu dolambaçlı bir yoldan geçirdiğini söylemek gereklidir. Ama onun argümanlarını nazik bir dokunuşla yazdığı bu kitapta ustaca bir netliğin varlığını da görebilmekteyiz: Petrol çağının son demleri yaşanmaktadır.

Bu endişe verici kitap, petrol kaynaklarının 10 yıl içinde tamamen tükeneceğini açıklıyor. Kitabın yılını göz önünde bulundurduğumuzda şimdiye kadar var olduğu bilinen tüm petrolün bitmesi gerekliydi. En azından yarısından fazlasının bitmiş olması gerekmektedir. Giderek artan talep ve azalan keşifler nedeniyle geri kalanını muhtemelen daha da hızlı kullanacağımız ana ulaştığımızda ne olacak bilinmiyor. Pandemi sürecinin petrole olan etkisini de göz önünde bulundurduğumuzda kesin hatlı bir değerlendirme ortaya çıkarmak güçtür. -Yeri geldiğinde pandemi süreci ve petrole etkisi konusu tartışılacaktır.-

Goodstein, kitabında sıklıkla bulunduğu uyarılarında her defasında bize şunu sormaktadır: Tüm petrol bittiğinde ne yapacağız? En kötü durumda, petrol o kadar hızlı tükenebilir ki, tek uygun fiyatlı alternatif kömürdür. Goodstein, bu gerileme geleceğinde, ‘’sonuçta ortaya çıkan sera etkisi, Dünya’nın iklimini hayata düşman olan yeni bir duruma yönlendiriyor’’ diye yazıyor. En iyi senaryo, uzun vadeli ihtiyaçlarımızı karşılamak için nükleer ve güneş enerjisi kaynakları oluşturana kadar aradaki farkı kapatacak metan bazlı bir yakıt ekonomisini içeriyor.

Bu konuda da jeologların fikir ayrılıklarının söz konusu olduğunu belirtmek gereklidir. Yani bazı jeologlara göre tüm petrol kaynaklarını tüketeceğimiz konusu gerçek değildir. Ancak muhafazakâr hesaplamalar bile, petrol fiyatlarının öngörülebilir gelecekte çoğu insanın ulaşamayacağı kadar artacağını tahmin ediyor.

Goodstein özetle; alternatif enerji kaynakları konusunda ki temkinli iyimserliği bir kenara bırakıp fosil yakıtlar olmadan yaşamayı öğrenmemiz gereken bir yüzyılın içersinde olduğumuzu söylüyor.

Covid-19’un Petrol Üretimine Etkisi

Şu sıralar petrol üretiminde bir karamsarlığın hâkim olduğu gerçek. Covid-19 bu yılın başlarında küresel ekonomiyi vurdukça, petrol talebi beşte birden fazla düştü ve fiyatlar düştü. O zamandan beri gergin bir toparlanma oldu, ancak eski dünyaya dönüş pek olası değil. Fosil yakıt üreticileri güvenlik açıklarıyla yüzleşmek zorunda kalıyor. ExxonMobil, 1928’den beri üyesi olan Dow Jones Industrial Average’dan çıkarıldı. Suudi Arabistan gibi petrostatların bütçelerini dengelemek için varil başına 70-80 dolar petrol fiyatına ihtiyaçları var. Bugün sadece 40 dolardan kazılıyor.

Pandemi, petrol fiyatlarının düşüşü Arap dünyasında bir devrin sonunu getiriyor. Petrol üreten ve üretmeyen tüm ülkeler çok ciddi bir ekonomik darboğazda. Petrol fiyatları son dönemde tarihi dipleri bulurken bundan en olumsuz etkilenen bölge Ortadoğu oldu. The Economist dergisi, 18 Temmuz’da yayınladığı “Arap dünyasında petrol çağının sonu yaklaşıyor” başlıklı yazısında insan hareketliliğinin ve iktisadi faaliyetlerin durmasıyla koronavirüsün petrol fiyatlarını tüm zamanların en düşük seviyelerine indirdiği, toparlanmanın yıllar alacağı, yine de fazla ümitlenmemek gerektiği, çünkü dünya ekonomilerinin fosil yakıtlardan uzaklaştığı vurgulanıyor. “Dünya düşük fiyat çağına girdi ve hiçbir bölge Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dan daha fazla etkilenmeyecek” deniyor.

“Petrol, verimsiz ekonomileri finanse etti, nahoş rejimleri destekledi ve istenmeyen yabancı müdahalelerine davetiye çıkardı. Dolayısıyla petrol çağının sonu, eğer ki daha dinamik ekonomiler ve temsili hükümetler yaratacak reformları teşvik ederse felaket olmayabilir” diye devam eden analiz bu yolda direnç olacağına ise kesin gözüyle bakıyor.

Ürpertici Bir Senaryo: Ya Petrol Çağı Biterse

Bu gidişatın geniş çaplı bir değişikliğin habercisi olduğu belli. Umarım Goodstein yanılıyordur. Kanıtın gücüne ve onun argümanına bakılırsa, pek de iyimser bir yorum yapmış oluruz. Eğer haklıysa, gelecek nesil için büyük bir felaket.

Ne dersiniz… Petrol çağı biter mi?

Kaynak

https://en.wikipedia.org/wiki/Out_of_Gas:_The_End_of_the_Age_of_Oil, 23.07.2021 tarihinde erişim sağlandı.

https://www.economist.com/leaders/2020/09/17/is-it-the-end-of-the-oil-age, 24.07.2021 tarihinde erişim sağlandı.

https://www.project-syndicate.org/onpoint/the-end-of-the-oil-age-by-edoardo-campanella-2021-04?barrier=accesspaylog, 24.07.2021 tarihinde erişim sağlandı.

(1) https://tr.wikipedia.org/wiki/%C5%9Eeyl, 24.07.2021 tarihinde erişim sağlandı.

https://www.bloomberg.com/opinion/articles/2019-10-29/oil-age-is-coming-to-a-close-sooner-than-we-think, fotoğraf (1) 25.07.2021 tarihinde erişim sağlandı.

https://fikirturu.com/jeo-strateji/arap-dunyasinda-petrol-caginin-sonu-yaklasiyor/, fotoğraf (2) 25.07.2021 tarihinde erişim sağlandı.

 

 

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

2. Mahmut, Balkan isyanları, Rus baskısı ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa’yla uğraşırken yeniçeriler, her fırsatta ayaklanmaktaydı. 15-18 Kasım 1808’de Babıali’yi basan yeniçerilerle mücadele eden Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa mahzendeki barutları ateşleyerek içeri giren 600 yeniçeriyle beraber kendini h...