Rusya ile çok taraflı işbirliğini güçlendirme konuları, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov'un yapacağı ziyarette görüşmelerinin ana konusu olacağını ifade etti.

Kazakbayev, "Moskova ziyareti sırasında, heyetimiz iki devlet arasındaki stratejik işbirliğinin geliştirilmesi ile ilgili konuları görüşmeyi planlıyor" dedi.Kırgız-Rus heyetleri arasında yapılacak görüşmelerde, Rusya tarafından Kırgızistan'a tedarik edilen doğalgaz fiyatının indirimi, yerleşim birimlerinin ticarete dönüştürülmesi vehidro elektrik alanındaki projeler konuları masaya yatırılması bekleniyor.

Kazakbayev, Avrasya Ekonomik Birliği yapıları kapsamında Rusya'dan kredi desteği sağlayacağına ve koronavirüs salgınına karşı mücadelede yardıma güvendiğini dile getirdi.Ayrıca ziyaret sırasında, demiryolu ağının geliştirilmesi, Kırgızistan tarım ürünlerinin Rusya pazarlarına tedarik edilmesi ve iki ülke arasında tam teşekküllü ulaşım bağlantılarının yeniden başlatılması konularının tartışılması beklenmektedir. Bakan aynı zamanda, "müzakerelerin tamamlanmasından sonra" bilinmesi nedeniyle yaklaşan cumhurbaşkanları toplantısının gündemini henüz açıklayamayacağını özellikle vurguladı.

Moskova ziyaretinden birkaç gün önce, "Kırgızistan Sözü" adlı gazeteye verdiği demeçte, Kırgız Cumhurbaşkanı Caparov, Kırgızistan uzun yıllar boyunca Rusya ile birlikte yakın ilişkileri sürdürmekte ve geliştirmekte olduğunu ifade etmişti. Ayrıca Kırgızistan için Rusya'nın yeri ve rolü "teorik değil, oldukça pratik" olduğunu ve yakın işbirliğine olan ilgi büyük ölçüde ülkenin "ulusal çıkarları" açısından önemli olduğunu açıklamıştı.

Daha önce Kırgız Dışişleri Bakanı Ruslan Kazakbayev“Rossiskaya Gazeta”ya yaptığı açıklamada, Rusya, Kırgızistan’ın stratejik ortağı ve müttefiki ve güçlü tarihi, ekonomik ve kültürel bağlarının olduğunu belirtmişti. Ayrıca Rus dili, Kırgız Cumhuriyeti Anayasasında resmi olarak kabul edilmiş olduğunu da ifade etmişti.

Son zamanlarda Kırgızistan’da Rus dilinin statüsünün değişeceğine dair çok fazla konuşma yapılmaktadır.Kırgızistan, bağımsızlığına kavuştuktan sonra, anayasasına resmî devlet dili olarak Kırgızca’yı yerleştirmişti. Ama anayasanın bu hükmüne rağmen, sıradan insanlarla birlikte devleti yönetenler, bir türlü eski alışkanlıklarından vazgeçememişler; sokakta, çarşı-pazarda, basın-yayın alanında, devlet dairelerinde, ülkenin parlamentosunda, hatta aile muhitlerinde, bir zamanlar Rusların plânlı politikalarıyla öğretilip benimsetilmiş bulunan Rusça ile konuşmaya, yazmaya ve belgelerin yazımına devam etmektedirler.