Bu sayfayı yazdır

Avrupa, Suriye'ye müdahale için geçerli sebepler açığını kapatmaya çalışırken ortaklık sergileyebiliyor

Yazan  30 Ağustos 2013

İngiliz Parlamentosu'nun Suriye'ye askeri müdahale için aceleci davranılmaması ve BM denetçilerinin raporunun beklenmesine işaret eden tutumu İngiliz hükümetini de operasyona yönelik isteksizliğe sevk etti. Cameron, iradesini Parlamento kararının gereklerine uyma yönünde kullandı. Hükümet iradesinin bu yönde kullanılması, BM denetçilerinin kararlarını açıklamalarının ardından, Parlamentoda yapılacak ikinci oylamadan operasyona destek kararı çıkmasını gölgeledi. Bu kararın özetle şu sonuçları doğurabileceği tahmin edilebilir: 1- İngiltere'nin olası bir askeri operasyona katılmaması. 2- Atlantik ittifakının önemli bir ayağını oluşturan askeri işbirliğinin artık mutlak olmaması. 3- İngiltere'nin uluslararası askeri krizlere yaklaşımında 'Almanya soğukkanlılığı' sergileyebilecek olması. 4- Uluslararası müdahalelerde halk iradesinin kararlara daha fazla yansıtılıp dikkate alınacak olması. 5- Hükümetlerin uluslararası müdahalelerde çok maliyet ile az maliyet arasında denge kurmaya daha fazla özen göstermeye başlayacak olması. Parlamento kararı ile İngiliz hükümeti güven kaybı maliyeti ile karşı karşıyadır. Fakat hükümet, kesinlik olmadan askeri müdahalede bulunulmayacağını açıklayarak, tercihini operasyonun maliyeti yanında daha az maliyetli olarak yorumlanabilecek yönde kullanmıştır. Fransa ve Almanya'da aynı çizgide durmaktadır. 2003 Irak krizinde AB içinde oluşan ayrışma bu sefer Suriye krizinde yaşanmıyor görünmektedir. Bir başka deyişle, İngiltere'nin de frenlenmesiyle Suriye krizi karşısında önde gelen Avrupa ülkeleri ortak tutum sergileme noktasına gelmiştir. Operasyon için BMGK kararı alınması gerektiğine dair görüşler giderek artmaktadır.

Dr. Sezgin Mercan

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
Avrupa Birliği Araştırmaları Merkezi Başkanı