Bu sayfayı yazdır

Amerika Suriye’nin Kuzeyinde Kürt Devleti mi Kuruyor?

Yazan  22 Eylül 2020

Kürt Ulusal Birliği Partileri (PYNK) Müzakere Heyeti Üyesi Sema Bektaş, PYNK ve ENKS’nin “Kürt Yüksek Konseyi” kurulması konusunda anlaşmaya vardıklarını açıkladı.

Anlaşma da Bektaş, “Her iki taraf Serêkaniyê, Afrin ve GirêSpî’den göç edenlerin geri dönmesi, Suriye’de izlenilecek olan Kürt siyasi stratejisi, Kürtlerin uluslararası arenada temsil edilmesi ve kazanımlarının nasıl korunacağı; kadınların temsiliyeti ve iç kuralların belirlenmesi gibi 6 madde konusunda anlaştı. Bu anlaşma hususunda Kürt Yüksek Konseyi kurulmasına karar verildi” dedi. Ayrıca bu ggelişme, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’nin dün Rojava’yı ziyaret etmesi ve her iki Kürt partisiyle görüşmesinin ardından yaşandı. 

Amerika’nın bu girişimi Irak’ın kuzeyinde kurulması düşünülen Kürt Devleti ile bağlantılı olarak Suriye’nin kuzeyinde de bir Kürt Devleti kurulmasını amaçladığı göz önüne alındığında, Türkiye açısından yeni bir tehlike ve bu tehlikeye yönelik yeni stratejiler geliştirme zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Amerika’nın korumasında kurulacak bir terör devleti Türkiye açısından esaslı bir beka sorununu oluşturmaktadır. Önümüzdeki günlerde Türkiye’nin buna ilişkin atacağı adımlar merak konusu olmakla birlikte bu gelişmenin Doğu Akdeniz, Ege ve Karabağ sorunu ile paralel olarak ortaya çıkması ülkemiz açısından endişe yaratmıştır. Tüm bunların yanında Suriye’de Amerikan hamlelerine karşı Türk-Rus ilişkileri giderek daha da bir önem kazanıyor. Rusya’nın da bu gelişme karşısında ne tür tavır alacağı Suriye merkezi hükümetinin bir askeri harekat yapıp yapmayacağı ve Türkiye’nin Esad’la işbirliği içerisinde hareket edip etmeyeceği önümüzdeki günlerde belli olacak; ancak görünen o ki, Türkiye Esad’la işbirliği yapmak konusunda daha bir zorunluluk içine girecektir.

Jeffrey’nin ziyaretiyle yaşanan bu gelişme, ABD’nin bölgede kalıcı rol oynamak ve uzun süreden beri Kürt Devleti kurmak emellerini gerçekleştirmek üzere harekete geçtiğinin bir göstergesi. Dikkat çekici olan ise Türkiye’nin Arap Ülkeleri ve AB’yi karşısına aldığı, yalnızlaştığı bir dönemde böyle bir gelişmenin yaşanmasıdır.

 

Kaynak: basnews

İlayda Demirtaş

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
Stajyer