Bu sayfayı yazdır

Akdeniz’de Navtex Gerilimi

Yazan  18 Ağustos 2020

Türkiye, Yunanistan’ın Mısır’la yaptığı deniz yetki sınırlandırma anlaşmasının ardından Oruç Reis Araştırma Gemisi’nin sismik çalışmalar için Akdeniz’e açılacağını, pazartesi günü yayımladığı bir Navtex ile duyurdu.

Yunanistan’dan da cevap gecikmedi ve aynı gün, aynı bölge için Navtex ilan edip  Türkiye’nin duyurusunun yasa dışı olduğunu idda etti.Doğu Akdeniz’de giderek artan gerilimin odak noktasında Meis adasının olduğunu söylemek mümkündür. Meis adasının Antalya’ya  olan uzaklığı 1 km, Yunanistan’a olan uzaklığı ise 570 km dir.

Türkiye'nin Meis adasının güneyinde Oruç Reis sismik araştırma gemisinin hidrokarbon arama çalışmaları için Navtex ilan etmesi sadece petrol arama anlamına gelmiyor. Türkiye Navtex ilan etmekle, Yunanistan’ın o bölgede hakkı olmadığını en sert dille gösteriyor çünkü Yunanistan Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarından Türkiye’nin pay almasını önlemeye çalışırken aynı zamanda adaları bahane ederek Türkiye’nin Akdeniz’e çıkmasını da engel olmaya çalışıyor. Yunanistan’ın iddalarına göre adaların kıta sahanlığı hakkı vardır. Bu iddalara göre Türkiye’nin Akdenizin batısında denize çıkma şansı bile kalmıyor. Böyle birşey mümkün mü ? tabiki değil çünkü Uluslararası Deniz Sözleşmelerini ve Mahkeme kararlarına göre anakara ile ada kıta sahanlıkları çakıştığında bütün hak anakaraya aittir.

Ayrıca Yunanistan kendi iddasını kendi çürüttü. Geçen ay İtalya-Yunanistan arasında kıta sahanlığı anlaşma imzalandı. İki ülke Münhasır Ekonomik Bölgelerini ilan etti ve en önemli kısım ise anlaşma iki ülkenin ana karaları dikkate alınarak belirlendi. İtalya ile Yunanistan arasında cok fazla ada yok; sadece İyon adası var.Eğer bu adayı göz önünde bulundursalardı Yunanistan’ın daha geniş bir Ekonomik Münhasır Bölgesi olacaktı.Türkiye’ye karşı adaları bahane eden Yunanistan İtalya’ya karşı böyle bir hak idda etmedi; yani Yunanistan kendi tezini çürüttü.

Özetle; Yunanistan Meis adasından dolayı hak idda edemez. Bunu da Türkiye Navtex ilanıyla gösterdi. Bunun üzerine Yunanistan'da bölgede egemenlik haklarının ihlal edildiğini ileri sürerek Navtex ilan etti. Türkiye ise karşılık olarak, 18 Ağustos tarihi için yeni Navtex yayınladı ve Meis adasının doğusunda Füze denemesi yapılacağını ilan etti. Bu gerginlik de sadece Navtex ilanıyla kalmadı ve Yunanistan bölgeye jetlerini gönderdi.

Bunların ardından, Türkiye jetlerini ve savaş gemilerini yolladı. Türkiye’nin attığı adımlar uluslararası hukuka uygundur. Bu gelişmeler yaşanırken Almanya Türkiye’den diplomasi kapısının açılmasını talep etti ve gerginlik biraz azaldı. Bölgede hidrokarbon arama çalışmalarını Türkiye askıya aldı.

Ancak gerginliğin yatıştığı hafta Kıbrıs adası ile Lübnan arasında yeni bir sondaj faaliyeti daha başladı. Barbaros Hayrettin Paşa gemisini Türkiye bölgeye gönderdi ve Yunanistan bunu AB’ye şikayet etti.

Son gelişmelere bakacak olursak, Türkiye, Yavuz sondaj gemisinin çalışmalarını yürüteceği alana yönelik 18 Ağustos-15 Eylül tarihleri için yeni Navtex ilan etti.Buna göre Türkiye, Yavuz, Ertuğrul Bey, Osman Bey ve Orhan Bey gemileriyle birlikte Doğu Akdeniz'de Kıbrıs'ın güneybatısında çalışmalarını sürdürecek. Navtex duyurusunda, "Çalışma sahasına girilmemesi şiddetle tavsiye olunur. ifadesine de yer verildi. Türkiye'nin bu hamlesine karşılık olarak Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ‘karşı-Navtex’ yayımladı. Rum radyosuna göre, Rum yönetimi, Larnaka'daki 'Arama-Kurtarma Koordinasyon Merkezi' tarafından yayımlanan 'karşı-Navtex'i ile, Türkiye'nin yeni Navtex'inin 'yetkisiz ve geçersiz, Yavuz ve beraberindeki gemilerin bölgedeki faaliyetlerinin de yasa dışı olduğu' iddiasını ortaya attı.

 

İlayda Demirtaş

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
Stajyer