ABD'nin yapmaya çalıştığının İran'ı tecrit etme stratejisi olduğunu ancak bunun Türkiye ve İran arasındaki ilişkiye son verdirildiği takdirde başarılı olmasının mümkün olduğunu belirtti.

Suriye-Kürdistan Demokratik Partisinde yönetici Ali Muslim, özellikle söz sahibi uluslararası güçler tarafından görüşme masasına sunulan birçok senaryonun bulunmasına rağmen Suriye'nin geleceğinin nihai şeklinden bahsetmenin belki de erken olduğunu belirtti.

Suriye krizinin güç dengeleri ve çıkarlar açısından karmaşık bir denkleme mahkum olduğunu, bunu kırmanın ya da ihlal etmenin kolay olmadığını ancak ABD eğiliminin SDG içinde olmak üzere Suriye Kürtleri ve Türkiye arasında uzlaşma durumu yaratma istikametinde yoğunlaştığını sözlerine ekledi.

Muslim, 2008-2010 yılları arasında ülkesinin Ankara'daki büyükelçilik görevini yürüten ve aralarında Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da bulunduğu Türkiye'deki siyasi liderlik ile iyi ilişkileri hala korumaya devam eden emektar diplomat Jeffrey'in Suriye özel temsilcisi olarak atanmasının bu çerçevede geldiğine işaret etti.

Kürdistan Demokratik Partisinde yönetici Ali Muslim, şayet ABD'nin Suriye'de Kürtlere özgü bir projesi varsa en önemlisi Türkiye'yi Rus ekseninden uzaklaştırmak ve İran ekseninden izole etmek olan birkaç stratejik nedenden ötürü Türk müttefiğinin çıkarları ile çelişir olmayacağını belirtti.

Suriye'de Kürtler'in siyasi geleceğinin mevcut veriler kapsamında en azından Türk tarafıyla mutabakatı kabul etme durumuna büyük ölçüde bağlı olduğuna işaret etti. ABD'lilerin Fırat'ın doğusunda kalması konusunda Muslim, bunun IŞİD'in bitmesi ve İranlıların Suriye'den gitmesine bağlı olduğunu, bunun yakın gelecekte mümkün olmadığının açık olduğunu, bu nedenden ötürü önümüzdeki zaman sürecinde kalacağını ve uzayabileceğini belirtti.

(Kaynak:http://www.basnews.com/index.php/ar/news/kurdistan/486704)