Afrika Rüzgarı Kafkaslara Ulaşacak mı?

Yazan  21 Mart 2011
Güney Kafkasya’da devrim ihtimalinin yüksek olduğu iki ülke vardır: Azerbaycan ve Ermenistan.

 

Kuzey Afrika'dan Orta Doğu'ya yayılan ve daha geniş bir coğrafyada yankılarının süreceği düşünülen devrimler, Güney Kafkasya'da Azerbaycan ve Ermenistan muhalefetini de harekete geçirmiştir. Fakat yaşanacak süreç ve muhtemel sonuçlar açısından bu ülkeler önemli ölçüde birbirinden çok farklıdır.
Güney Kafkasya'da devrim ihtimalinin yüksek olduğu iki ülke vardır: Azerbaycan ve Ermenistan. İki ülkenin birlikte değerlendirilmesi, devrime ilişkin gerçeğe yakın tahminlerde bulunma olanağı sunmaktadır. Azerbaycan ve Ermenistan'ı mukayese ettiğimiz zaman zayıf demokrasileri ve otoriter yönetim biçimlerinin benzerlik gösterdiği söylenebilir. Fakat iktidarların sahip olduğu olanaklar, ellerindeki güç ve bu gücü kullanabilme yetenekleri açısından ciddi farklar bulunmaktadır. Ayrıca bağımsızlık sonrası dönemde rejimin şekillenmesi ve siyasi iktidarların el değiştirmesi süreci bakımından da önemli farkların olduğu görülmektedir.
Ermenistan ve Azerbaycan'ın Farklılaştığı Noktalar
Ermenistan için dış tehdit algılaması her zaman olmuştur. Daha doğrusu Türkiye ve Azerbaycan'dan algılanan tehdit, toplumsal şuura oturtulmuştur. Bu yüzden Ermenistan'da kendini koruma güdüsü güçlüdür. Söz konusu "dış tehditler" her zaman toplumu bir araya getirmektedir. Azerbaycan için de dış tehdit, Ermenistan demektir. İşgal edilmiş topraklar, bir milyondan fazla mülteci, Ermenistan'ın fırsat kolladığı gibi söylemler Azerbaycan'ın gündeminden eksik olmamaktadır. Fakat bu tehdit algısı, Azerbaycan'da siyasal elitler açısından toplumsal konsolidasyonu oluşturamamıştır.
Ermenistan'daki seçim hile ve yolsuzluklarına karşı itirazlar, 2008'de olduğu gibi şiddet kullanılarak yatıştırılmışsa da bugün muhalefetin faaliyet alanı belli bir yere kadar daraltılmıştır. Bu anlamda muhalefet, ülkede oluşabilecek iktidar boşluğunu kapatmaya muktedirdir. Öte yandan Ermenistan'da "az miktardaki nimetlerden çok sayıda elit" faydalanmaktadır. Bu durum ani, beklenmedik ve önlenemez öfke patlamalarını frenlemektedir.
Azerbaycan'da durum farklıdır. Bağımsızlık sonrası dönemde Azerbaycan'da ciddi çalkantılar ve krizler yaşanmıştır. Haydar Aliyev yönetimi otoriter bir düzen kurarak istikrarı sağlamış, muhalefetin gücü gittikçe azalmıştır. Aynı düzen İlham Aliyev döneminde de devam ettirilmiştir. Bugüne kadar muhalefetin parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin itiraz gösterileri kolaylıkla yatıştırılmıştır. Sonuçta ekonomik ve siyasi olanakları elinde biriktirmiş bir iktidar ve sindirilmiş bir muhalefetin bulunduğu bir otoriter sistem ortaya çıkmıştır. İdari sistemde cezasızlık hüküm sürerken, rüşvet, yolsuzluk, hemşericilik gibi negatif haller adeta herkes tarafından mubah görülmüş, en azından çaresizce kabullenilmiştir. Siyasi ve ekonomik gücü tekeline alan yönetim, sistemi adeta rehavet haline dönüştürmüştür.
Fakirlik Avantajı
İktidarın sahip olduğu maddi olanaklar da krizlerle mücadelede önemli bir faktördür. Maddi olanaklar sadece dış baskıya, muhalefet baskısına karşı koymak açısından değil, aynı zamanda kamuoyunu manipüle etmek açısından da önemlidir. Ermenistan'da iktidarın maddi olanakları çok sınırlıdır. Bu yüzden protestolara ve baskılara karşı koyma gücü de sınırlıdır. Kabaca "çalınandan herkese pay düşecektir" de denilebilir.
Azerbaycan'da ise siyasi iktidarın sahip olduğu maddi olanaklar ve birikim çok güçlüdür. Doğal kaynakların ve ekonomik işleyişin yönetimin tekeline alınması, serbest ticari teşebbüslerin baskı altında tutulması veya olanaklardan yoksun bırakılması muhalefeti destekleyebilecek orta kesimin oluşmasına imkan bırakmamıştır. Bu yüzden Azerbaycan yönetimi, protestolara karşı koymak için fazlasıyla yeterli olmuştur. Fakat son dönemde Kuzey Afrika'da meydana gelen olaylar bu faktörün tek başına yeterli olmadığını ortaya koymuştur. Kuzey Afrika'nın daha sert, baskı ve şiddete dayalı rejimlerine karşı meydana gelen ayaklanmalar, Azerbaycan yönetimini de hesap-kitap yapmaya zorlamıştır.
Ermenistan'ın iç politikası söz konusu olduğunda diasporanın etkisinin de dikkate alınması zorunluluktur. Ayrıca siyasi parti yapılanmasında bir gelenekselcilik vardır. Sovyet yönetimi altındayken Ermenistan'ın siyasi partileri yurt dışında faaliyetlerini sürdürmüştür. Bu partiler bağımsızlığa giden süreçte kısa bir zamanda Ermenistan'da örgütlenmiştir. Bu partilerin diasporayla sıkı işbirliği vardır ve ülkedeki muhtemel gerginlik hallerinde diaspora, istikrarı sağlamak açısından süreci etkileyebilecek girişimlerde bulunabilecek durumdadır. Diaspora, Ermenistan için aynı zamanda "donör" işlevi de görmektedir.
Azerbaycan'da ise durum bunun tam tersidir. Azerbaycan muhalefeti Sovyet döneminde yurt dışındavarlığını sürdürmeye çalışmış fakat hiçbir zaman etkin olamamıştır. Bağımsızlık sonrasında da Azerbaycan diasporası öncelikle toprak bütünlüğünün korunması, Ermenistan'ın işgal politikasına karşı dünyada kamuoyu bilinci oluşturmak faaliyetleri ile ilgilenmiştir.
Ermenistan'ın dış yardımlara bağımlı bir ülke olması da politikalarının oluşturulmasında önemli olmaktadır. Yardımlar ekonomik yatırımlardan ibaret değildir ve sivil toplum örgütlerine yapılan yardımlar da söz konusudur. Azerbaycan'da ise yabancı menşeli sivil toplum örgütlerinden duyulan rahatsızlık her zaman dile getirilmektedir.
Ne Yapılmalı?
Muhalefetin protestolarının bir devrim sürecini doğurması halinde, Ermenistan'da yumuşak bir geçiş sürecinin yaşanacağı tahmin edilmektedir. Çünkü Ermenistan'da bugüne kadar iktidar değişiklikleri bir darbeyle gerçekleşmemiştir. Petrosyan'ın istifaya zorlaması darbe olarak görülse de ne o ne de dönemin iktidarı, silahlı güç kullanmamıştır. Azerbaycan'da ise bugünkü iktidarın şekillenme sürecinde kanlı olaylar yaşanmış, 1993 yılında Azerbaycan'da kaos ve itaatsizlik baş göstermiş, iç savaşın eşiğinden dönülmüştür.
Ermenistan'daki siyasi güçler devrim sürecini muhtemelen "yuvarlak masa yoluyla" takip edecektir. Azerbaycan'daki muhalefetin duruma hakim olma olanakları ise sınırlıdır. Başka bir ifadeyle Azerbaycan muhalefeti halen "durum oluşturma" olanaklarına sahip değildir. Fakat yakın dönemde gösterilerde sergilenecek "performans" olayların hangi mecraya doğru yönelebileceği konusunda belirleyici olacaktır. Muhalif güçleri bir araya getirmek üzere 28 Aralık 2010'da oluşturulan ve "Toplumsal Meclis" anlamına gelen İctimai Palata (İP) saflarını genişletmektedir. İP'nin ilk mitingi Nevruz sonrasında, 2 Nisan'da yapılacaktır.
İP'nin talepleri, ülkede ekonomik, sosyal ve politik reformların yapılması, Bakanlar Kurulu'nun istifası, olağanüstü parlamento seçimlerine gidilmesi, üst düzey yöneticilerin malvarlıklarının şeffaf denetime tabi tutulması ve yolsuzluklara iştirakin belirlenmesi, petrol gelirlerinin adil paylaşımının sağlanması, siyasi tutukluların serbest bırakılması, temel hak ve insan özgürlüklerine saygı, ayrıca serbest toplantı, ifade, dini inanç ve vicdan özgürlükleri üzerindeki sınırlamaların kaldırılması şeklindedir.
Sürecin ilginç olan hususu da, Azerbaycan'daki muhalefet-iktidar dengesinin eskiye yani, "0" pozisyonuna dönmekte oluşudur. 1980'lerin ikinci yarısında, farklı kişi ve kurumları bir araya getiren Azerbaycan Halk Cephesi oluşmuştur. Azerbaycan Halk Cephesi, milliyetçileri, muhafazakârları, dindarları, solcuları, sosyal demokratları bir araya getiren bir oluşumdur. Azerbaycan bağımsızlığına kavuştuktan sonra Azerbaycan Halk Cephesi'nden ayrılan gruplar, siyasi partilere dönüşmüşlerdir. Bunu bu partilerin güçlenmesi süreci izlemeliydi. Fakat günümüzde Azerbaycan'daki siyasi partilerin mali ve maddi olanaklarının çok kısıtlı, aktif tabanının çok zayıf olduğu görülmektedir. Bugün ise Azerbaycan'da iktidara karşı muhalif güçler, sivil toplum örgütleri, siyasi partiler ve kişiler yeniden bir çatı altında toplanmaktadır.
Azerbaycan'ın izlemesi gereken en makul yol, iktidar-muhalefet ilişkilerinin bir yuvarlak masa etrafında çözülmesidir. Aksi bir durum hiçbir şekilde Azerbaycan'a fayda getirmeyecektir. Ancak mevcut durum ve tecrübeler bunun zor olacağını göstermektedir. Rüşvetin ve yolsuzluğun önlenmesi, üst düzey yöneticilerin malvarlıklarının incelenmesi gibi konular çok önemli olsa da yeterli değildir. Siyasi hak ve özgürlükler iade edilmeden, serbest seçim ortamı sağlanmadan kalıcı bir toplumsal barış ve huzur getirilemeyecektir. Bugün bu reformları gerçekleştirmeden siyasal hak ve özgürlükler alanında iyileşme yapılması mümkün değildir. Bu durum sadece öfke patlamasının ileri bir tarihe ertelenmesidir. Unutulmamlı ki spontane bir "geçiş" süreci her zaman beraberinde tahribat ve kayıplar getirir.

 

Ali Asker

İlk Öğretim-Lise:: Alpan Köy-Azerbaycan

Üniversite: Azerbaycan Teknik Üniversitesi- Bakü Devlet Üniversitesi Hukuk Fakültesi (2 Üniversite)

Yüksek Lisans: Marmara Üniversitesi SBE Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı Genel Kamu Hukuku

Doktora: Ankara Ü. SBE Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı Genel Kamu Hukuku

 

Uzmanlık Alanı: Rusya, Orta Asya, Kafkaslar. Demokratikleşme ve Rejim Değişimleri. Türk Dünyası çalışmaları.

 

Bildiği Diller:

Rusça

Azerbaycanca

Bugüne Kadar Çalıştığı Yerler:

1993-1996 İmpuls LTD Şirketi, Genel Müdür danışmanı

1998-2000 Millet gezetesi (Azerbaycan, temsilci muhabir)

2007-2010 (Ayna ve Zerkalo gazeteleri Türkiye temsilcisi)

2009 – ASAM

2009- 21. Yüzyıl T.E.

 

Bilimsel Çalışmalar
Kitaplar
a) Telif Eserler
Azərbaycan hüquq tarixi:cinayət hüququ (qədim zamanlardan 1920-ci ilədək), Azərnəşr, Bakı, 1999, (Mehman Dəmirli ilə birlikdə), 200 s.
Kaymakam Adaylığı Sınavına Hazırlık (Editörler: Tezel Öçal ve Zehra Odyakmaz), Savaş Yayınları, Ankara 2004, 1159 sayfa
Konu Anlatımlı –Testli Anayasa Hukuku, İdare Hukuku ve İdari Yargı (Zehra Odyakmaz ve Ümit Kaymakla birlikte), 1. baskı (448 sayfa), 2. baskı (522 sayfa). 2004 (1. baskı), Ankara 2004 (2. baskı)
Soykırımdan fazlası (Kafkaslarda Ermenilerin yaptıkları mezalim ve Hocalı soykırımı üzerine)- belgesel senaryosu, 43 dak. (tamamlanma aşamasında)
 
b) Çeviri, Aktarma, Derleme, Düzenleme ve Editörlük
Yeni Anayasalar: BDT ve Baltık Ülkeleri, (Dr. Abdurrahman Eren’le birlikte), TİKA Yayınları, Ankara 2005, (Rusça, Ukraynaca, Türkmence, Özbekçe ve Azerbaycan Türkçesinden aktarma ve çeviri, düzenleme, açıklama ve Giriş Makalesi)
Mirza Bala Mehmetzade, Azerbaycan Misak-i Millisi, (Elşad Mahmudov’la birlikte), Azerbaycan Kültür Derneği Yayınları, Ankara 2002, , 87 s., (Osmanlıcadan aktarma ve şerhler)
 
Şahidin Xatirələri, AHC maliyyə naziri Əbdüləli Əmircanın xatirələri Ayna gazetesi, 1, 8, 15, 29, aprel 2006. (Türkiye Türkçesinden Azerbaycan Türkçesine aktarma, kitap olarak yayın aşamasında)
Hüseyin İsmayılov, Azerbaycan’da Aşık Sanatı, Alpan Yayınları, Ankara, 2008, (Azerbaycan Türkçesinden Aktarma, Mahire Gayıbova ile birlikde).
Cemil Hasanlı, Soğuk Savaşın Sınav Meydanı: Türkiye-SSCB İlişkileri, Bilgi Yayınları, Ankara, 2010 (Baskı aşamasında)
 
Tezler:
Doktora: Eski Sosyalist Ülkelerde Siyasi Rejim Değişmeleri, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kamu Hukuku Anabilim Dalı/Genel Kamu Hukuku, (Dnş. Prof.Dr.Anıl Çeçen) Ankara 2007, 391 s.
Yüksek Lisans: Azerbaycan Cumhuriyeti Anayasasında Devlet Sistemi ve Temel Öğeleri, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kamu Hukuku Anabilim Dalı/Genel Kamu Hukuku,  (Dnş.: Prof.Dr. Mehmed Akad İstanbul,, 2000, s.137.
 
Makaleler
-       Telif
Auen Kilsə Qanunnaməsində cinayət hüququ normaları (Mehman Demirli ile Birlikte), Qanun, Bakı 1996.
Mədinə şəhər dövlətinin təşəkkülü və konstitusiyasının əsas cəhətləri, Qanun No:8, Bakı 1997.
Azerbaycan Cumhuriyeti Anayasasına Göre Devlet Organlarının Yapısı ve İşleyişi, Yeni Türkiye Dergisi (Türkoloji ve Türk Tarihi Araştırmaları Özel Sayısı), Ankara 2003, s. 207,
Azerbaycan Cumhuriyetinde Kadın Hakları ve Günümüz Sorunları, Yıl: 1, Sayı: 1, s. 21-23. Türk Dünyası İnsan Hakları Bülteni, Ankara, Eylül 2004.
Erivan’a Yılbaşı Hediyesi: Rusya Ermenistan’ı Saldırı Amaçlı Silahlarla Donatıyor, Stratejik Analiz, Cilt: 9, Sayı:107, Mart 2009, s. 18-20.
Gürcistan ve Azerbaycan Askeri İşbirliğinde, Stratejik Analiz, Cilt: 9, Sayı:108, Nisan 2009, s. 15-17.
Ermenilerin Azerbaycan’da Yaptıkları Soykırımlar ve Devam Eden Çözümsüzlük, Stratejik Analiz, Cilt: 9, Sayı:108, Nisan 2009, s. 28-38.
Gergin Gündem: Türkiye-Ermenistan Sınır Kapısı SorunuStratejik Analiz,Cilt: 10, Sayı 109, Mayıs 2009, s.30-36.
Gürcistan'da Sıcak gelişmeler:  Tamamlan(ma)mış Devrim, Paylaşılamayan Bölge,Stratejik Analiz, Cilt: 10, Sayı:110, Haziran 2009, s. 30-36.
ABD-Rusya Rekabeti Bağlamında Manas Üssü Sorunu, Stratejik Analiz, Cilt: 10, Sayı:111, Temmuz 2009, s. 20-23.
Azerbaycan’da Demografik Gelişmeler Işığında Bazı Tespit ve Tahminler, Stratejik Analiz, Cilt: 10, Sayı:111, Temmuz 2009, s. 64-72.
İç Savaş Eşiğindeki Kuzey Kafkasya, 21.Yüzyıl Dergisi, Ekim 2009, Sayı:10, s.43-52
Rusya’nın Modernizasyonu Mümkün mü? , 21.Yüzyıl Dergisi, Kasım 2009, Sayı:11, s.69-74
Kafkaslarda Barışa Giden Yol Savaştan mı Geçmeli? , 21.Yüzyıl Dergisi, Aralık 2009, Sayı:12, s.65-74
Türkiye Azerbaycan İlişkilerinin Çok Boyutlu Temelleri, 21.Yüzyıl Dergisi, Ocak 2010, Sayı:13, s.37-54 (Arif Keskin ve Kamil Ağacan’la birlikte)
Bakü'de Kuzey’den Esen Rüzgarlar, 21.yüzyıl Dergisi, Şubat 2010, Sayı:14, s.7-10
 ‘’Ermeni Açılımı’’ Sonrası Türkiye-Azerbaycan İlişkileri, 21.Yüzyıl Dergisi, Mart 2010, Sayı:15, s.45-56
Kırgızistan’da Bitmeyen Devrim mi, Fillerin Tepişmesi mi? , 21.Yüzyıl Dergisi, Mayıs 2010, Sayı:17, s.33-40
Ankara’dan Medvedev Geçti: İlişkilerin Değerlendirilmesi, 21.Yüzyıl Dergisi, Haziran 2010, Sayı:18, s.49-56.
Sırat Köprüsü Kadar Zorlu Geçiş, 21.Yüzyıl Dergisi, Temmuz 2010, s. 65-72.
Rusya Federasyonu’nun Yeni Askeri Doktrini Bir Tepki Belgesi mi?MSI, Sayı: 054, Nisan 2010, s. 48-54.
Protokoller, “Soykırım Tasarısı” ve Türkiye-Ermenistan İlişkileri, Türk Yurdu Dergisi,
Kırgızistan Yol Ayrımında: Demokrasiye mi, Otoriterizme mi? 2023 Dergisi, Yıl:9 Sayı:109.
Herkesin Sınıfta Kaldığı Ders: Kırgızistan Olaylarında Okunması Gerekenler, 2023 Dergisi, Temmuz 2010, Sayı: 111, s. 54-58.
Medvedev’in “Eksen Kayması”: Ne Kadar Kayabilir ki? 21.Yüzyıl Dergisi, Ağustos 2010, Sayı:20, s. 39-48.
Rusya’nın Balkanlar Politikasının Bazı Hususları, 2023 Dergisi, Ağustos 2010, Sayı:112, s. 54-59.
Kilise Savaşları: Moskova-Kiev-İstanbul, 21. Yüzyıl Dergisi, Eylül 2010, Sayı: 21, s. 31-38.
Kafkasya’daki Silahlanma Rusya-Türkiye İlişkilerinin Neresinde? 21. Yüzyıl Dergisi, Ekim 2010, Sayı: 22, s. 21-28.
Kırgızistan Seçimleri Demokratikleşmeye Vesile Olabilir mi? 21. Yüzyıl Dergisi, Kasım 2010, Sayı: 23, s. 8-10.
Ermenistan'da Anayasal Dönüşüm Süreci ve Anayasanın Temel Özellikleri, Ermeni Araştırmaları Dergisi, Sayı: 36, Terazi Yayıncılık, Ankara Kasım 2010, s. 191-218. 
Qırğızıstanda demokratik transformasiya cəhdi, Analitik Baxış, Say:4, SAM,  s. 22-28.
Rusya'nın Afganistan Politikasında Belirsizlik, 21. Yüzyıl Dergisi, Ocak 2011, Sayı: 25, s. 39-45.
Gözetlemeye Devam: Gebele Radar Üssü’nün Modernizasyon, EkoAvrasya, Yıl:4, Sayı: 14, Bahar 2011, s.36-37.
Türkiye-Ermenistan İlişkileri ve Rusya’nın Tutumu, 21. Yüzyıl Dergisi, Şubat 2011, Sayı: 26, s. 15-21.
Rusya: Olgular ve Tahminler Işığında, Mart 2011, Sayı: 27, s. 45-51.
Mağrip’ten Esen Rüzgarın Rusya’da ve Güney Kafkasya’da Etkileri, 21. Yüzyıl Dergisi, Nisan 2011, Sayı: 28,  s.39-46.
 
 
 -       Aktarma ve Çeviri
Sergey Yatsenko, Vusunlar, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:1, Ankara 2002, s. 776-781. (Rusçadan çeviri)
 Nikolay Bokovenko, Tagar Kültürü, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:1., Ankara 2002,s. 518-525. (Rusçadan çeviri)
Sergey G.Skobelev, Vladimir N.Nechiporenko, Stepan V.Pankin, Arkeolojik Kaynaklara Göre Orta Yenisey Kırgızları, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:2., Ankara 2002, s. 391-396. (Rusçadan çeviri)
Boris İ.Marşak, Türkler ve Soğdlular, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:2., Ankara 2002, s. 170-178. (Rusçadan çeviri)
İrina F.Popova, Orta Asya Türkleri ve Erken Tang Çin Devleti, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:2., Ankara 2002, s. 127-132. (Rusçadan çeviri)
Yuriy F.Buryakov, Eski ve Orta Çağ Dönemlerinde Büyük İpek Yolu Üzerinde Orta Asya Türkleri, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:3., Ankara 2002, s. 234-242. (Rusçadan çeviri)
Yunus Nesibli, Orta Çağ Gürcü Kaynaklarında Türkler, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:4., Ankara 2002, s. 722-730. (Rusçadan çeviri)
Svetlana İ. Valiulina, İdil Bulgarlarında Cam Sanatı, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:6., Ankara 2002, s.55-62. (Rusçadan çeviri)
Yuriy F. Buryakov, Timur, Timurlular ve Bozkırın Türk Göçebeleri, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:8., Ankara 2002, s. 534-539. (Rusçadan çeviri)
Talaybek Koyçumanov, Temirbek Bobuşev, Sovyet Sonrası Orta Asya Geçiş Ekonomilerinin Sorunları ve Entegrasyonun Geleceği, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:19., Ankara 2002, s.15-23. (Rusçadan çeviri)
Kamil Veli Nerimanoğlu, Azerbaycan’ın Devlet Dili Siyaseti, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:19., Ankara 2002, s.244-251. (Azerbaycan Türkçesinden aktarma)
Aman Hanberdiyev, Türkmenistan’da Eğitim ve Bilgisayar, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:19., Ankara 2002, s. 815-827. (Rusçadan çeviri)
Ovez Gündogdiyev, Türkmenlerde Savaş Sanatı ve Silahlar (VI-XVI. yy.), Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:19., Ankara 2002, s.828-833. (Rusçadan çeviri)
Rafael Muhammetdinov, Boşevizm, “Milli” Komünizm ve M.Sultan Galiyev Fenomeni, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:18., Ankara 2002, s.843-853. (Rusçadan çeviri)
Djenish Djunushaliev, Kırgızistan’da 1916 İsyanı, Türkler (Editörler: Hasan Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Cilt:18., Ankara 2002, s.627-630. (Rusçadan çeviri)
S.Oboznov, Rusya ve Latin Amerika BM`de: İşbirliği Sorunları ve Geleceği, Avrasya Dosyası, BM Özel, İlkbahar 2002, Cilt:8, Sayı:1, s. 225-237. (Rusçadan ceviri, A.İsayev ile birlikte).
Nursultan Nazarbayev, Krizin Anahtarları, Stratejik Analiz, Cilt:10, Sayı:110 Haziran 2009, s. 89-95.

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

2. Mahmut, Balkan isyanları, Rus baskısı ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa’yla uğraşırken yeniçeriler, her fırsatta ayaklanmaktaydı. 15-18 Kasım 1808’de Babıali’yi basan yeniçerilerle mücadele eden Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa mahzendeki barutları ateşleyerek içeri giren 600 yeniçeriyle beraber kendini h...

Error: No articles to display