< < İtalya'nın Dönem Başkanlığında Türkiye'nin AB üyeliği meselesi


İtalya'nın Dönem Başkanlığında Türkiye'nin AB üyeliği meselesi

Yazan  21 Temmuz 2014
AB Dönem Başkanlığı'nı Temmuz 2014'de devralan İtalya'nın genç Renzi hükümetinin öne çıkan isimlerinden AB Bakanı Sandro Gozi ile Roma’daki ofisinde yapılan röportajda öne çıkan ifadeler: *Her türlü yabancı karşıtlığıyla mücadele etmemiz gerek. Bu İslamofobi’yi de, Yahudi karşıtlığını da kapsıyor. Bunların sebebinin ekonomik krizle bağlantılı sosyal krizler olduğunu düşünüyorum. Maalesef AB’nin doğru düzgün bir göç politikası yok. Maruz kaldığımız kontrolsüz göç dalgaları da yabancı düşmanlığının benzini oluyor adeta. **Türkiye için öngörülen katılım stratejisini canlandırmak istiyoruz. ***Suriye ve Irak’ta olanlara Türkiye ile AB arasındaki ekonomik ilişkinin vardığı nokta da eklendiğinde ülkenizin üyeliği bugün 10 yıl önceden çok çok daha önemli. Türkiye’de son dönemde istikrarsızlığın bazı işaretlerini gördük. Dolayısıyla Türk demokrasisinin güçlenmesi ve toplumun modernizasyonu için üyelik sürecini daha güçlü olarak desteklememiz şart. ****Türkiye’deki hâkim ve savcıların bağımsızlığı ve tarafsızlığı konusunda kafamızın netleşmesi gerekiyor. Basın özgürlükleri ve sosyal medya yasakları konusunda kafamızın netleşmesi gerekiyor. Zaten tam da bu yüzden 23. Fasıl (Yargı ve Temel Haklar) ile 24. Fasıl (Adalet, Özgürlük, Güvenlik) bir an önce açılmalı. *****O iki fasıl dışındaki fasıllar üzerinde de çalışabiliriz. Mesela ‘Enerji Faslı’ ile ‘Ekonomik ve Parasal Politikalar Faslı’. ******Türkiye içeride çok çalkantılı süreçlerden geçiyor ama biz temelde ülkenizin AB sürecine bağlılığının devam ettiği kanısındayız. Dış politikada bizi umutlandıran birkaç gelişme de oldu. 24 Nisan’da Ermenilere yönelik taziye mesajı yayınlanması ve Ankara’nın Kıbrıslı liderlerin deklarasyonuna verdiği destek bizim için önemli. *******Elbette her şeyden önce ülkeniz içindeki yüksek gerilimleri aşıp toplumda uzlaşma arayışlarını destekleyen bir tutum bekliyoruz. Avrupa yolunda ilerleme iradesini ortaya koyacak güçlü işaretler bekliyoruz. İfade özgürlükleri alanında iyileştirme ve ilerleme şart. Neyse ki Anayasa Mahkemesi hem bizim açımızdan kaygı uyandıran bazı yasaları ve maddelerine itiraz etti. Bunu yargısal kontrol mekanizmasının ülkenizde hâlâ bir şekilde işlediğini ortaya koyması bakımından önemsedik. Ama asıl görmek istediğimiz bu kadar yüksek gerilimler yaşandıktan sonra hükümetin artık uzlaşmadan yana net tavır koyması. Ankara’dan çoğunluğun azınlığa tahakküm etmediği, bireysel hakların ayrımcılık yapmadan herkes için eşit uygulandığı bir uzlaşmacı yaklaşım bekliyoruz. ********AB’ye aday ve Avrupa Konseyi’ne üye olan bir ülkede her şart ve koşulda bireysel hak ve özgürlüklere kimseyi ayırmadan saygı gösterilmeli. İnananlara da inanmayanlara da saygı göstermek zorundasınız. İnanan da inanmayan da kendisini eşit vatandaş olarak görmeli. **********Bakın bugün müzakere sürecinde tekrar hızlı bir başlangıç yaparsınız, 6 ay sonra yolda başka yeni engeller çıkar. O nedenle de bence önemli olan müzakerelerin hızlı ilerlemesi değil güçlü bir zeminde içerikli bir biçimde ilerlemesi. **********Suriyeli sığınmacılar hepimiz için alarm veren bir durum. Ama sayılara baktığımızda Türkiye elbette çok büyük bir yük altında. AB’nin külfet paylaşımında elini taşın altına koyması şart. Oysa hiçbir ülke bunun bedelini tek başına ödemek zorunda değil. Bu nedenle de biz bu göç dalgaları konusunda güçlü ve ortak bir yaklaşım gerekliliğini gündeme taşıyacağız. *********** IŞİD demokrasimize ve dünyanın istikrarına büyük bir tehdit. Ortadoğu’daki birçok ülkenin geleceğini riske sokan bu fenomenle mücadele için bütün gerekli önlemleri almamız şart. Bunların Ortadoğu’yu radikal bir biçimde İslamlaştırma ihtirasına engel olmalıyız. Ancak öte yandan IŞİD’e karşı uluslararası düzeyde askeri güç kullanılmasını gerektiren bir aşamada olduğumuzu düşünmüyorum. Röportajın tamamı için http://www.hurriyet.com.tr/dunya/26853219.asp
Gözde Kılıç Yaşın

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
Balkanlar ve Kıbrıs Araştırmaları Merkezi Başkanı

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

2. Mahmut, Balkan isyanları, Rus baskısı ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa’yla uğraşırken yeniçeriler, her fırsatta ayaklanmaktaydı. 15-18 Kasım 1808’de Babıali’yi basan yeniçerilerle mücadele eden Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa mahzendeki barutları ateşleyerek içeri giren 600 yeniçeriyle beraber kendini h...