El Kaidenin bir kolu olan İslam Devletinin Suriye’nin kuzeyinde Kürtlerin elindeki yerlere yaptığı yeni bir saldırı, Kürtlerin bölgesel bir askerlik çağrısını tetikledi ve yardımlarına Türkiye’den Kürtler geliyor. Suriye’deki savaş hâlihazırda bir dizi bölgesel oyuncuyu içine çekti ve bölgedeki Kürtlerin dâhil olması, İslam Devletinin geçen ay geniş topraklar elde ettiği Suriye ve Irak’taki giderek daha parçalanmış bir hâl alan durumu karmaşıklaştırıyor. Suriyeli yetkililer, iki hafta önce Sünni militanların, Irak’tan ele geçirilen ve aralarında yeni füzelerin ve ABD yapımı zırhlı Humvee araçların da bulunduğu silahlarla Suriye’nin Ayn el Arap şehrine yeni bir saldırı başlattığını söylüyor. Kürtlerin çoğunlukta olduğu ve merkezî hükûmetin kontrolünün sona ermesinin ardından nüfuzlarının artmasının bir parçası olarak 2012’den bu yana Kürtlerin kontrolünde olan şehir, Kürtler arasında Kobani olarak biliniyor. Silahlı Suriyeli Kürt grup Halk Savunma Birliklerinin (YPG) sözcüsü Redur Xelil, “Kuzey Kürdistan’daki -Türkiye Kürdistan’ı- kardeşlerimiz, gençlerin, savunma amacıyla Kobani’ye gönderilmesi için bir kampanya başlattılar. Türkiye’den Kobani’ye geçen ve şimdi Halk Savunma Birliklerinin yanında cephede olan bazı gençler var. Hepsi de İslam Devletini püskürtmek için.” dedi. Bir Türk güvenlik yetkilisi, Kuzey Irak’taki Kürdistan İşçi Partisi (PKK) kamplarından Kürt militanların Suriye’ye doğru gittiğini söyledi. İsminin açıklanmasını istemeyen yetkili, “PKK, İslam Devletinin saldırılarının ardından bazı militanlarını Kobani’ye gönderdi.” dedi. Suriye hâlihazırda, Lübnan ve Irak’tan Şii grupların Şam hükûmetinin yanında savaştığı ve dünya çapında Sünni yabancı savaşçıların İslam Devleti ile birlikte mücadele ettiği bir mezhebi savaş alanına dönüştü. Türkiye’den Kürtlerin, bir süredir gizliden Suriye’deki Kürtlerin yanında savaştıklarına inanılıyor. Suriyeli Kürtler, hâlihazırda etnik Kürt bölgelerde özerk bir il yönetimi ilan etti. -- İslam Devleti “İlerleme Kaydediyor”-- Suriye İnsan Hakları Gözlemevinin kurucusu Rami Abdurrahman, geçen ay kendi liderini halife yani bütün dünya Müslümanlarının lideri ilan eden İslam Devletinin, son 15 günde Kobani yakınında en az 10 köyü ele geçirdiğini söyledi. Abdurrahman, “Kesinlikle ilerleme kaydediyorlar.” dedi. Abdurrahman, Ayn el Arap’ın Türkiye sınırında İslam Devletinin kontrolünde olmayan tek yer olduğunu söyledi. Abdurrahman ayrıca ölen Kürtler arasında, iki PKK’lı savaşçının olduğunu belirtti. Kürt militanların şemsiye siyasi grubu Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK), cumartesi günü, “bütün Kürtlere” Kobani’ye gidip “direnişe katılma ve ona sahip çıkma” çağrısı yaptığı bir açıklama yayımladı. Söz konusu açıklamada, Kobani’ye yapılan saldırının “aslında bütün Kürdistan halkına bir saldırı” olduğu söylendi. Türkiye’nin güneydoğusunda güvenlik kaynakları Reuters’a, açıklamanın ardından Türkiye’den çok sayıda Kürt’ün Suriyeli Kürt kuvvetlere katıldığını söyledi. Abdurrahman'a göre, Türkiye’den 800-900 Kürt savaşçı şu anda Kobani’de savaşıyor. (Kaynak:Tom Perry, Şeyhmus Çakan,Reuters,İngiltere,14 Temmuz 2014) NOT:Yazılardaki kavramsallaştırmalar dikkatimi çekiyor. Araplar ve Türkmenler dini ve mezhep kimlikleri ile tanımlanırken söz konusu kürtler olunca derhal etnik kimliğe vurgu yapılıyor.Sanki kürtlerin içinde sunni,şii,hristiyan,yahudi yokmuş gibi konuşuluyor.Etnik kimlik temelinde yeknesak bir şekilde korunuyorlar.Ama söz konusu Türkmenler olunca adlarını zikretmekten kaçınıldığı gibi derhal şii veya sünni oldukları öne sürülüyor.Keza Araplar da şii ve sunni olarak tanımlanıyor.Halbuki IŞİD gibi radikal sunni islamcı gruplar içinde kürtler de var.En azından Türkiye'den IŞİD'e katılanların çoğunun kürt kökenli olduğu biliniyor.Irak'ı bölerken de şii,sünni,kürt diye bölüyorlar.İki yüzlü davranıyorlar.Etnik temelde bölünecekse Arap,kürt,Türkmen şeklinde bölünmeli,mezhep ekseninde bölünecekse şii ve sünni olarak bölünmeli.Batılıların yaptığı bir ikiyüzlü bölümlemeye ne yazık ki biz de uyup ona göre önermelerde bulunuyoruz.